fakirlerin çok çocuk yapması
başlık "zamansız kelebek" tarafından 09.02.2021 21:20 tarihinde açılmıştır.
1.
sonu anne ya da babanın ben bu çocuklara bakamıyorum lo deyip banyoda intihar etmesiyle sonuçlanır. en az 3 çocuk= en az 3 müslüman...
devamını gör...
2.
kimseyi ilgilendirmeyen bir durum.
devamını gör...
3.
valla kendi tercihleridir ama o çocukların hayat şartları için aşırı üzücü durumdur. sen çocuğuna adım atabileceği, ilerleyebileceği bir şeyler bırakamadıktan sonra soyunu devam ettirsen ne olur?
devamını gör...
4.
rızkını veren var düşüncesi. oysa bir veren varsa on çalan var. bu davranışları paçalarından akan cahilliktir.
devamını gör...
5.
eser yenenler fakir mi şimdi?
adam geçen sene evlendi iki çocuğu var?!
adam geçen sene evlendi iki çocuğu var?!
devamını gör...
6.
malesef ülkenin sorunu.
devamını gör...
7.
fakirler çocuk yapmasa siz zenginler çalıştıracak adam bulamazsınız.
devamını gör...
8.
gelişmiş ülkelerde bu durum çok azdır. insanlar bilinçlidir çünkü. bebekleri olsa bile bunun hazırlığını yapabilecek kabiliyettedir. çocuğunu en iyi seviyede yetiştirmek için uğraşırlar. gelişmeyen ülkelerde ise hem doğum oranı fazla olup bilinçli insan sayısı azdır. "en az 3 çocuk" lafına kanıp duruyor millet. o çocuk senin sunacağın hayatı hakediyor mu bakalım? zaten fakir insanlar dikkat etselerdi toplumda daha sağlıklı bireyler meydana gelirdi. #prezervatiflerbedavaolmalı.
devamını gör...
9.
yapılan bir araştırmaya göre savaş ve kıtlığa maruz kalan insanlar soylarıyla ilgili endişe duydukları için çoğalma eğiliminde oluyorlarmış.
devamını gör...
10.
onların açısından da düşünmek lazım.
korunmaya kalksan, onun için bile ayrı bir bütçe ayırman gerekebiliyor. dünya paraya satılıyor.
korunmaya kalksan, onun için bile ayrı bir bütçe ayırman gerekebiliyor. dünya paraya satılıyor.
devamını gör...
11.
parayla oynayamıyorlar, kendileriyle oynaşıyorlar gayet doğal* bi hikaye var da çok sansürlemem lazım belki bi ara editlerim.
devamını gör...
12.
biyolojik olarak gen aktarımını çok yapan insan başarılıdır. yani ibrahim tatlıses bu konuda einstein denndaha başarılıdır. ne yazık ki biyolojik gen aktarimi ile zihin gelişimi ters orantida ilerler. düşünebilen insanlar az çocuk yaparken ( ya da hiç yapmazken ) düşünmeyen kesim ( bu kesim toplumun %95 i) çok çocuk yapar. bunun sonucunda zeki insanlar artmazken aptal insanlar gün geçtikçe çoğalıyor. zeki insanların nesli gittikçe tukenmektedir sahip çıkalım.
devamını gör...
13.
hayatım boyunca assslllla anlam veremeyecek olduğum şeyler arasında ilk 3’e girer.
devamını gör...
14.
bazı asya ve afrika ülkelerinde gözlemlenen durumdur.
çoğaldıkça açlık ve yoksulluk ve gıda ihtiyacı daha da artacaktır.
kırılması çok zor bir kısır döngüdür.
çoğaldıkça açlık ve yoksulluk ve gıda ihtiyacı daha da artacaktır.
kırılması çok zor bir kısır döngüdür.
devamını gör...
15.
açlık ve yoksulluk yüzünden yapıyorlar zaten dediğim başlık.
fakirin sıkıntılarla baş etme yöntemi kontrolsüz sekstir.
fakirin sıkıntılarla baş etme yöntemi kontrolsüz sekstir.
devamını gör...
16.
savaştan kaçıp bizlere sığınanlarda da görülen durumdur. hayır iş yok, ev yok başka memlekettesin bu neyin rahatlığı?
devamını gör...
17.
herhangi bir ırka bağlanmaması gereken eğitim seviyesiyle bağlantılı olan durumdur.
devamını gör...
18.
tarim toplumundan endüstri toplumuna geçememekten kaynaklanir. tarim toplumumda çocuk aileyle toprakta çalışrak eve gelir getirir, uretime katkıda bulunur ancak günümüzde çocuk aile için bir gelir değil aksine bir gider kaynağıdır.
bu yüzden aileler günümuzde daha az çocuk yapmaktadır.
bu yüzden aileler günümuzde daha az çocuk yapmaktadır.
devamını gör...
19.
akla bebeklerini aç bırakma pahasına afrodizyak etksi var diye bebek mamalarını yiyen suriyelileri getiriyor.
"suriyeli mültecilerin kaldığı kamplarda bebek mamalarının afrodizyak (cinsel gücü artırıcı) etkisinin olduğuna dair dedikodu kulaktan kulağa yayılıyormuş. iddiaya göre; dedikodunun yayılması ile birlikte, ergenlik çağını aşmış gençler ile özellikle 50 yaş üstü erkekler, aşırı oranda mama tüketmeye başlamış. hatta bazı kamplarda kadınlar da aynı gerekçeyle mamaya yönelmiş. iddiaya göre; kamp dışındaki evlerde veya gönüllü kamplarında kalanlar da aynı dedikoduya inanınca, bazı ilçelerde mama sıkıntısı baş göstermiş.
enteresan, bu bilgiler asparagas bir haber gibi duruyor değil mi? ama bu haberi habertürk gazetesinin saygın siyaset yazarı muharrem sarıkaya, bizzat kampları ziyaret ettikten sonra yazdı.
152 bin suriyeli bebek
başbakan yardımcısı lütfi elvan açıkladı; türkiye'de doğan suriyeli bebeklerin sayısı 152 bine ulaşmış. bu arada bebek mamaları da pahalı; kutusu 40-50 lira. çocuk bezi ve bebek maması parası yüzünden ikinci çocuğu yapmayı düşünmeyen aileler tanıyorum ben.
kutu kutu bebek maması yiyen erkekleri gözünüze getirin! bu nasıl bir içgüdü acaba?
suriyeli aileler; çadırda 16, konteynerde ise 25 metrekarelik alanlarda ortalama beş kişi kalıyor ama çadır kentlerde günde ortalama 125 çocuk doğuyor. nüfusun genç kalması için 'üç çocuk yapın' uyarılarına rağmen ülkemizde lüks evlerde, rahat hayat sürüp ikinci çocuk yapmayı düşünmeyen ya da çocuk yerine kedi-köpek bakanları düşününce durum daha da enteresanlaşıyor değil mi?
suriye'de savaş devam ederken, bombalar yağarken; türkiye'de zor şartlarda yaşayan suriyeli göçmenler, neden kutu kutu mama yiyip çocuk yapmaya çalışıyor dersiniz?
hayata tutunmak
marmara depreminden sonra ünlü bir prezervatif markası, depremden sonra prezervatif satışlarının arttığını açıklamıştı.
yani insanlar yine deprem olur mu korkusu ve kaygısıyla uyuyamadıkları için daha çok seks yapmıştı. belki de suriyeli işsiz mülteciler, can sıkıntısından daha çok sevişiyor olabilirler. bu konuda insan psikolojisine dair daha birçok fikir ortaya atmak mümkün.
araştırmalar; savaşlardan sonra dünya nüfusunun hızla arttığını gösteriyor. özellikle 2. dünya savaşı'nın yaralarının sarıldığı 1950'lerden sonra dünya nüfusu katlanarak arttı. her şeyini kaybetmiş suriyeli göçmenler de doğal olarak hayata tutunmak, geleceğe dair umutlanmak için daha fazla çocuk yapıyor.
bu yazıyı okurken dinlenecek şarkı da rahmetli ahmet kaya'dan gelsin: 'kum gibi.' 'martılar ağlardı çöplüklerde biz seninle gülüşürdük... şehirlere bombalar yağardı her gece, biz durmadan sevişirdik.'"
kaynak "sabah gazetesi "
"suriyeli mültecilerin kaldığı kamplarda bebek mamalarının afrodizyak (cinsel gücü artırıcı) etkisinin olduğuna dair dedikodu kulaktan kulağa yayılıyormuş. iddiaya göre; dedikodunun yayılması ile birlikte, ergenlik çağını aşmış gençler ile özellikle 50 yaş üstü erkekler, aşırı oranda mama tüketmeye başlamış. hatta bazı kamplarda kadınlar da aynı gerekçeyle mamaya yönelmiş. iddiaya göre; kamp dışındaki evlerde veya gönüllü kamplarında kalanlar da aynı dedikoduya inanınca, bazı ilçelerde mama sıkıntısı baş göstermiş.
enteresan, bu bilgiler asparagas bir haber gibi duruyor değil mi? ama bu haberi habertürk gazetesinin saygın siyaset yazarı muharrem sarıkaya, bizzat kampları ziyaret ettikten sonra yazdı.
152 bin suriyeli bebek
başbakan yardımcısı lütfi elvan açıkladı; türkiye'de doğan suriyeli bebeklerin sayısı 152 bine ulaşmış. bu arada bebek mamaları da pahalı; kutusu 40-50 lira. çocuk bezi ve bebek maması parası yüzünden ikinci çocuğu yapmayı düşünmeyen aileler tanıyorum ben.
kutu kutu bebek maması yiyen erkekleri gözünüze getirin! bu nasıl bir içgüdü acaba?
suriyeli aileler; çadırda 16, konteynerde ise 25 metrekarelik alanlarda ortalama beş kişi kalıyor ama çadır kentlerde günde ortalama 125 çocuk doğuyor. nüfusun genç kalması için 'üç çocuk yapın' uyarılarına rağmen ülkemizde lüks evlerde, rahat hayat sürüp ikinci çocuk yapmayı düşünmeyen ya da çocuk yerine kedi-köpek bakanları düşününce durum daha da enteresanlaşıyor değil mi?
suriye'de savaş devam ederken, bombalar yağarken; türkiye'de zor şartlarda yaşayan suriyeli göçmenler, neden kutu kutu mama yiyip çocuk yapmaya çalışıyor dersiniz?
hayata tutunmak
marmara depreminden sonra ünlü bir prezervatif markası, depremden sonra prezervatif satışlarının arttığını açıklamıştı.
yani insanlar yine deprem olur mu korkusu ve kaygısıyla uyuyamadıkları için daha çok seks yapmıştı. belki de suriyeli işsiz mülteciler, can sıkıntısından daha çok sevişiyor olabilirler. bu konuda insan psikolojisine dair daha birçok fikir ortaya atmak mümkün.
araştırmalar; savaşlardan sonra dünya nüfusunun hızla arttığını gösteriyor. özellikle 2. dünya savaşı'nın yaralarının sarıldığı 1950'lerden sonra dünya nüfusu katlanarak arttı. her şeyini kaybetmiş suriyeli göçmenler de doğal olarak hayata tutunmak, geleceğe dair umutlanmak için daha fazla çocuk yapıyor.
bu yazıyı okurken dinlenecek şarkı da rahmetli ahmet kaya'dan gelsin: 'kum gibi.' 'martılar ağlardı çöplüklerde biz seninle gülüşürdük... şehirlere bombalar yağardı her gece, biz durmadan sevişirdik.'"
kaynak "sabah gazetesi "
devamını gör...
20.
büyük saksıda olan bir bitki yaprak verir, tersine toprağı az gelen, susuz kalan bir bitki çiçek açar, çünkü ölmek üzeredir ve son enerjisini soyunu devam ettirmek için harcamak zorundadır.
açlık ve yoksulluk çekenlerin çok çocuk yapmasında da içgüdüsel bir sebep olmalı, yoksa aklın alabildiği bir durum değil.
edit: ilk 11 kelime ilave edildi
açlık ve yoksulluk çekenlerin çok çocuk yapmasında da içgüdüsel bir sebep olmalı, yoksa aklın alabildiği bir durum değil.
edit: ilk 11 kelime ilave edildi
devamını gör...