havuz problemlerini havuza girerek çözmeye çalışan gerzek
başlık "kırk küp kırkının da kulpu kırık küp" tarafından 28.10.2025 22:29 tarihinde açılmıştır.
1.
bazı insanlar problemi defterde çözer, bazıları tahtada, bazılarıysa problemi yaşar.
anlatacağımız gerzek yaşayan.
matematik öğretmeni ona a havuzu tek başına 6 saatte, b havuzu 4 saatte doluyor dediğinde, ben o havuzu 2 saatte doldururum hocam demişti.
ve bir gün gerçekten doldu. ama suyla değil, aptallıkla.
sabah 9.00 bahçede bulunan eski taş havuzu musluğa bağladı.
tamam dedi kendi kendine, a musluğu açık, b musluğu yarı açık… ben de içindeyim, çünkü deneyeceğiz, en ampirik yöntem bu.
matematikten nefret eden herkesin duymak isteyeceği son cümleydi bu:
ben problemi yaşayarak çözeceğim.
birazdan yaşayacağı şey aslında problem kelimesinin tam anlamıydı.
su doldukça, o hesap yaptı:
a musluğu dakikada 10 litre, b musluğu 15 litre veriyor. yani 25 litre/dakika.
ben 80 kiloyum… 1 litre = 1 kg… o zaman ben hacimsel olarak 80 litre yer kaplıyorum.
vay anasını! matematik ne güzel şey derken matematik kan ağlıyordu haberi yoktu gerzeğin.
dedi ve boğulma riskine karşı hiç önlem almadı.
çünkü güveniyordu. kendine değil, formüllere.
insanoğlunun binlerce yıldır mantık dediği şeyin sınırlarını test ediyordu; ne yazık ki laboratuvarı plastikti, zekası da güvenli modda varsa tabii.
komşular panikle bağırırken o hala entelektüel bir matematiksel sakinlik içindeydi:
lütfen karışmayın!
su seviyesi benimle orantılı!
bu havuz problemi matematiğe adanmıştır.
matematiğe adanmıştı evet ama matematik de onunla gurur duymuyordu.
o sırada pisagor mezarında ters dönüyor, arşimet ise evreka değil eyvah diye haykırıyordu. öklit ise kelimelerin kifayetsiz kaldığı yerde idi.
bir süre sonra su taşmaya, gerzek batmaya başladı.
adamın kafasında hala diferansiyel denklemler vardı.
bir musluk kapansa, diğeri açık kalsa sistem dengede olur mu? diye düşünürken, kendi sisteminin dengesi bozuldu.
yani olmayan beyin fonksiyonları.
bir polis raporunda şöyle geçti olayı:
şahıs havuz problemine gerçeklik kazandırmaya çalışırken, batmanın soyut değil, somut bir şey olduğunu fark etmiştir.
işte o gün, matematik kitaplarının kenarına şu not düşüldü:
bazı denklemler çözülmez, bazı insanlar da çözülmeye değmez.
anlatacağımız gerzek yaşayan.
matematik öğretmeni ona a havuzu tek başına 6 saatte, b havuzu 4 saatte doluyor dediğinde, ben o havuzu 2 saatte doldururum hocam demişti.
ve bir gün gerçekten doldu. ama suyla değil, aptallıkla.
sabah 9.00 bahçede bulunan eski taş havuzu musluğa bağladı.
tamam dedi kendi kendine, a musluğu açık, b musluğu yarı açık… ben de içindeyim, çünkü deneyeceğiz, en ampirik yöntem bu.
matematikten nefret eden herkesin duymak isteyeceği son cümleydi bu:
ben problemi yaşayarak çözeceğim.
birazdan yaşayacağı şey aslında problem kelimesinin tam anlamıydı.
su doldukça, o hesap yaptı:
a musluğu dakikada 10 litre, b musluğu 15 litre veriyor. yani 25 litre/dakika.
ben 80 kiloyum… 1 litre = 1 kg… o zaman ben hacimsel olarak 80 litre yer kaplıyorum.
vay anasını! matematik ne güzel şey derken matematik kan ağlıyordu haberi yoktu gerzeğin.
dedi ve boğulma riskine karşı hiç önlem almadı.
çünkü güveniyordu. kendine değil, formüllere.
insanoğlunun binlerce yıldır mantık dediği şeyin sınırlarını test ediyordu; ne yazık ki laboratuvarı plastikti, zekası da güvenli modda varsa tabii.
komşular panikle bağırırken o hala entelektüel bir matematiksel sakinlik içindeydi:
lütfen karışmayın!
su seviyesi benimle orantılı!
bu havuz problemi matematiğe adanmıştır.
matematiğe adanmıştı evet ama matematik de onunla gurur duymuyordu.
o sırada pisagor mezarında ters dönüyor, arşimet ise evreka değil eyvah diye haykırıyordu. öklit ise kelimelerin kifayetsiz kaldığı yerde idi.
bir süre sonra su taşmaya, gerzek batmaya başladı.
adamın kafasında hala diferansiyel denklemler vardı.
bir musluk kapansa, diğeri açık kalsa sistem dengede olur mu? diye düşünürken, kendi sisteminin dengesi bozuldu.
yani olmayan beyin fonksiyonları.
bir polis raporunda şöyle geçti olayı:
şahıs havuz problemine gerçeklik kazandırmaya çalışırken, batmanın soyut değil, somut bir şey olduğunu fark etmiştir.
işte o gün, matematik kitaplarının kenarına şu not düşüldü:
bazı denklemler çözülmez, bazı insanlar da çözülmeye değmez.
devamını gör...
2.
hız problemlerini a şehrinden b şehrine hız yaparak çözmeye çalışıp kaza yapan gerzeklerle yarışır belki
devamını gör...