hekimlerin çoğunun kendisini allah sanmaları

tamam ulan siz bizi yarattınız dedirten başlıktır. sıraya girin de her gün birinize tapayım.

edit: buradaki cevaplar bile bu tespiti doğrulamaktadır. ne kibirmiş kardeşim. hasta olunca gelirsiniz ama diyor. ha ha ha. insanların en savunmasız hallerini lehinize çeviren kişilersiniz işte çoğunuz. yurt dışına gideceklermiş. güle güle.

haşa onlar allah değildir.
onların öyle bir egoları vardır ki allah bile esirgeyen ve bağışlayanken bunların egosu bundan bile üstündür.
özel ofisine gittiğinde canım diyen bu tipler hastanede kendilerini allah'ın da üstünde görürler
daha da yazıp günaha girmek de ağzımı bozmak da istemiyorum.

ben yarı yarıya doğru olduğunu düşünüyorum bu başlığın.

bazıları işin iç yüzünde gerçekten çok yoruluyorlar. 5 dakikada bir hasta bakmak zorunda kalacak kadar yoğun olanlar var. haliyle herhangi bir hastaya o kadar da odaklanamıyorlar, yüzeysel ilgilenmek zorundalar.

bazısı da gerçekten ego yapıyor, ağzından çıkacak iki lafa bakan hastayı tabiri caizse hastanede süründürüyor.

bazısı da ego yapmakta haklı. benim hayatımda okuduğum kitapların kim bilir kaç mislisini ezbere biliyor, uyguluyor.

insan var insan var işte.

benden başlayabilirsin tapmaya.
tanım : ego kelimesini cümle içinde kullanmayı öğrenen bir vatandaşımızın daha gereksiz çıkışı.

hekimlerin kendisini allah sandığını düşünecek kadar hekim nefreti ile yaşayan insanların düşüncesi.

ölüyorum dediğinizde hekimlere koşmayacaksınız o zaman, homeopatik olup, evrenin gücü ile vırt zırt ile iyileşmeye çalışacaksınız.

hekimlerin kendilerini allah sandığı falan yok. sizler komplekslerinizi o kadar engelleyemiyorsunuz ki hakkını arayan, daha iyilerine layığım diyen herkesi düşman ilan edip, yaftalıyorsunuz.

hekimi dövüyorlar, bıçaklıyorlar, öldürüyorlar. ömrünüzde belki de tatil için iki gün gitmeyeceğiniz yerlere mecburi hizmete gönderiyorlar. devlet su işlerinin, öğretmenlerin, hakimlerin, polislerin evleri, lojmanları varken hekimlerin ortak kullanabilecekleri bir hekimevi bile yok.

her türlü bakanlığın servisi varken, hastaneler doktorlarına servis bile ayarlamıyor.

lise mezunu bekçinin mesleğe başladığı maaş ile üniversite sınavında ilk onbine giren öğrencilerin 6 sene eğitim öğretim sonunda aldığı maaş neredeyse başa baş.

sonra insanlar hakkını arayınca, yok bunlar allah, yok bunlar ego sahibi.

siz yaşamayı ölmemek ve her türlü eziyete katlanmak sandığınız için, azıcık sesini çıkaranı tu kaka ilan ediyorsunuz.

kısa zamanda bir hekime, mümkünse ruh ve sinir hastalıklarına görünmenizi temenni eder, acil şifalar dilerim.

hekim hekimdir beğenmiyorsan başkasına gidersin doktor değiştirme hakkin her zaman vardır.

yalnız hekimlerin göç u arttıkça o allah sandıkların var ya aha işte onları mumla arayacaksın.

allah olduğumu iddia etmiyorum ama yarı tanrı olduğumu da inkar etmem.

“ben allah’ım”
~ rastgele bir hekim

işleri hayat kurtarmak dostlar.bu basite alınacak bir eylem değil.bu eylem biraz ego ister bence.saygiyi ve hayranlığı hak eden bir iş sonuçta. kişi bu işi yapmak için bütün eğitim levellarini başarıyla geçmiş. zor ve yoğun bir çalışmayla gelmiş oraya.her türlü saygıyı hak ediyor.

ülkede bilen o kadar horlanir hale geldi ki ülkenin en zor ve kaliteli eğitimini alan bu insanlara 'paranı veriyorum bakacaksın' ayarı çekiliyor. ee öyle olunca artık çaresizce aldıkları eğitimi hatırlatmak zorunda kaldılar.bunu söyleyince de başımıza kakti oluyor.
kacirdiginiz bir şey var dostlar.doktor dünyanın her yerinde doktor. avrupa buradaki maaşın en az üç katı ve mükemmel şartlarla hekim arıyor.gider.sen kaybedersin.

küstürdünuz, yordunuz insanları artık ya.iki aydır maaşlarının dörtte biri yatmıyor bu insanlara. iki aydır. senin iki ay boyunca maaşının dörtte biri verilmese yakarsın yıkarsın ortalığı.sessiz sakin eylem yapıyor, destek bile bulamıyorlar kamuoyundan.bu kadar yalnız,bu kadar çaresiz bırakılmamalılar ya.
daha pandemi bitmedi bile. ne kadar çabuk unutuldu yaptıkları?
ya bu insanlar kötü değil,düşman değil.
ilkokuldaki en çalışkan çocuk, ortaokuldaki matematik birincisi,lisedeki her sınavı iyi yapan sıra arkadaşın. işte o çocuklar büyüdü. okurken bile kimseye zararı yoktu. bugün de doktor oldular.her dakikası aşırı önemli olan bir işte 36 saat aralıksız çalışıyorlar.
bu insanın derdi para,saygısızlık,şiddet olmamalı. egoymus.aldığı eğitimi hatırlatmak zorunda birakmasan ses çıkarmayıp işini yapacak zaten.

ayıp vallahi ayıp.

her işin zor tarafları vardır. ayrıca bu yıllarca dirsek çürütmek de bahane olamaz çünkü istenilen meslek için alınan eğitimdir herkesin harcadığı zamandır. ancak hastaları aşağılayıp kendini âlim tüm hastaları cahil ve zavallı görmenin, günde yetmiş hastaya bakıyorum diye birini bile düzgün şekilde teşhis ve muayene etmeyi düşünmeden baştan savmak için yazılan birkaç ilacın bahanesi ve açıklaması olamaz. işini düzgün yapanlara sözüm yok ama geneli kendini tanrı gibi görenlerden maalesef.

eğer öyleyse ki ben daha hiç rastlamadım, ateist hekimler tarafından tedavi edilmelidir. tabi bir de şöyle bakmak lazım, şu anın hekimleri zamanının en parlak (çalışkan ve zeki, ya da sadece çalışkan) lise öğrencileriydi. tahminim lise hayatları çok da kolay geçmedi. ardından başarılı bir sınav sonucu bir buçuk milyon insan içinde ilk 10-12 bin kişi içine girdiler. ve bu parlak öğrencilerin bir çoğu tıp fakültesini seçti. neden? mesela fizik öğretmeni olmak aklından geçmedi mi hiç birinin, ya da ne bileyim veteriner, çevre mühendisi ve benzeri. muhakkak geçmiştir. ama biz de bir kural var ki eğer sıralaman iyiyse o sıralamaya göre tercih yaparsın. daha iyisini yazabilirsin ama daha kötüsünü asla!!! tıp fakültesini yazarken bir çoğunun motivasyon kaynağı her ne kadar çok zor bir bölüm okuyacak olsalar da mezun olduktan sonra iş bulma ve geçim derdi gibi problemlerinin olmayacağıydı. tabi bazıları da sadece insanların hayatlarını kurtarmak için yazdılar bu bölümü. ama kabul edelim büyük bir çoğunluğunun, en azından yarısının motivasyon kaynağı bu değildi. sonuç skandal. zaten halihazırda meslek seçimi için yapılan sınavda(öss sınavı işte adı sürekli değişiyor) en başarılı olanlardan biri olmasına rağmen aslında istediği mesleğin bu olmadığını ve bundan 10 sene önce istediği mesleği seçme hakkı varken bunu kullanmadığını anlayan hekimbirey bir de geçim sıkıntısıyla yüz yüze geldi.(çünkü ülkedeki en başarılı 10 bin öğrencinin 9 binin aynı mesleği yapmayı istemesi pek gerçekçi değil, hatta zekaya biraz ters düşen bir şey). üstüne üstlük mesleklerinin saygınlığı da ellerinden alınmaya çalışılıyor. hekimlik saygın bir meslektir arkadaşlar, diğer çoğu meslekte olduğu gibi. çoğumuzun ruh hali sağlıksız, çoğumuzun geleceği elinden alındı ancak çoğumuza vaat edilmeyen şey sevgili hekimlerimize vaat edilmişti. saygın ve zengin bir yaşam. lütfen, biraz daha anlayışlı olalım. allah yakar sonra.

o kadar sene ben de okusam, insanlara deva olsam, bi' faydam dokunsa ben de kendimi allah sanardım, kimse kusura bakmasın.

t: bir iddia.