hem fakir hayatı hem de zengin hayatı yaşamış insan

benim bu insan.
eskiden gerçekten çok fakirdim, şimdi ise akıl almaz derecede zenginim.*
fakirlere söylenilen şeylerin tamamen yalan olduğunu görmek müthiş bir zevk veriyor insana. vay efendim şükret, parası çok olanın derdi çok olur, karnın doysun yeter vb. daha aklıma gelmeyen yüzlerce saçma sapan şeyler işte.

maaşı aldığım ilk iki gün zengin hayatını dibine kadar yaşıyorum. dibine kadar dediğim de pringles falan alıyorum kendime. et döner falan yiyorum yani o derece. zenginlik için vizyonum bile yokken zengin hayatını nasıl yaşayabilirim ki? önemli olan gönül zenginliği zaten. di mi?

9 yıl önce üç dört milyon lira benim için orta düzey bir miktarda paraydı sonra bir şeyler oldu battım, yavaş yavaş küçülerek bittim, üç beş girişimim daha oldu fena da gitmedi toparlar gibi de oldum şimdi mi ne oldu, son atımlık barutumda bitti doğalgaz okumaya başladım asgari ücretle, çok eğlenceli ee düşmez kalkmaz bir allah demişler, kalkarım geri bu günleri yaşamakta varmış ne yapalım.

zengin hayatı yaşamadım çok ama fakir de olmadım, ortası bir hayatım oldu hep , bu ortasinin da iki ortası var ama zenginliğe yakın olanı ve fakirliğe yakın olanı. ben fakirliğe yakın olanı değil diğerini yaşadım bekarken, şimdilerde fakirliğe yakın olan ortadadayim sanırım. hep merak etmisimdir ama koskoca evler arabalar, lüks yaşam gerçekten neyle sahip olunuyor, şaka gibi sinir bozucu? ( çok çalışmakla olmadığı kesin)