orijinal adı: the housemaid
yazar: freida mcfadden
yayım yılı: 2022
aynı adlı serinin ilki olan kitap, dışarıdan mutlu aile profili çizen nina ve andrew çiftinin evine millie adındaki hizmetçinin gelmesini ve ailenin ardındaki gerçekleri ortaya çıkarmasını konu alır.
yazar: freida mcfadden
yayım yılı: 2022
aynı adlı serinin ilki olan kitap, dışarıdan mutlu aile profili çizen nina ve andrew çiftinin evine millie adındaki hizmetçinin gelmesini ve ailenin ardındaki gerçekleri ortaya çıkarmasını konu alır.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "jinju" tarafından 20.08.2023 12:13 tarihinde açılmıştır.
1.
canım atun amara sayesinde kitaplığıma katılan, freida mcfadden'ın 2022'de yazdığı, aynı ismi taşıyan serinin ilk kitabı.
konu
genç yaşlarda cezaevinden çıkan güzeller güzeli millie işsiz kalmıştır ve hatta arabasında yaşamaktadır. ergenlikte hapsa girip on yıl sonra çıkan işsiz güçsüz biri bile arabada yaşayacak lükse sahip görüyo musun elin ameigalısını? bir yerde hizmetçilik ilanı görüyor millie, hemen başvuruyor. sabıkasından bahsetmiyor tabii, ev sahibi de bu konuda araştırma yapmayınca işe alınıyor. yatılı olarak işe girdiği bu evde millie hanımının dengesizliğine, beyinin zengin ve yakışıklılığı, evin çocuğunun ise şirretliğine para için katlanmak zorunda.
ancak işler tabii ki zamanla iyice karışıyor, millie kendini bambaşka bir yerde buluyor.
eyyor
kitap kendini bir çırpıda okutacak kadar akıcı, şıppadanak bitiyor. çünkü neden? düşünmüyoruz. kitap boyunca derin manalar, uzun cümleler, bilmediğimiz kelimeler, kavramlar, düşünmeye, araştırmaya, durup dinlenmeye itecek hiçbir şey yok. tık diye başlayıp yak diye bitiriyorsun.
yine de konu güzel, arada bir klişelere giriş yapsa da sıkmıyor. gerilim kategorisinde yer alsa da kitapta yalnızca cinsel gerilim var. tatilde okumam etkilemiş olabilir mi bilmiyorum ama gerilim havası alamadım ben.
öte yandan nina'nın gel gitleri güzel verilmişti. gerçekten var nina gibiler abv onların.
yiğidi öldür hakkını ver
kitabın finalinde hani öyle bi cümle olur ki ikinci kitap geleceğini anlarsın ya. bomboş gerilim yaratır hani?
bu kitapta o "tu bi kontinyud" cümlesi gerçekten ilgimi çekti. hem de gerilim yaratmadan. "wow, ikinci kitapta daha gelişmiş, daha komplike bir senaryo beni bekliyor olabilir." dedim. hojdu.
ikincisi kitap türkçeye çevrilince onu da bekliyorum atuncum. ehheeh. şaka şaka.
konu
genç yaşlarda cezaevinden çıkan güzeller güzeli millie işsiz kalmıştır ve hatta arabasında yaşamaktadır. ergenlikte hapsa girip on yıl sonra çıkan işsiz güçsüz biri bile arabada yaşayacak lükse sahip görüyo musun elin ameigalısını? bir yerde hizmetçilik ilanı görüyor millie, hemen başvuruyor. sabıkasından bahsetmiyor tabii, ev sahibi de bu konuda araştırma yapmayınca işe alınıyor. yatılı olarak işe girdiği bu evde millie hanımının dengesizliğine, beyinin zengin ve yakışıklılığı, evin çocuğunun ise şirretliğine para için katlanmak zorunda.
ancak işler tabii ki zamanla iyice karışıyor, millie kendini bambaşka bir yerde buluyor.
eyyor
kitap kendini bir çırpıda okutacak kadar akıcı, şıppadanak bitiyor. çünkü neden? düşünmüyoruz. kitap boyunca derin manalar, uzun cümleler, bilmediğimiz kelimeler, kavramlar, düşünmeye, araştırmaya, durup dinlenmeye itecek hiçbir şey yok. tık diye başlayıp yak diye bitiriyorsun.
yine de konu güzel, arada bir klişelere giriş yapsa da sıkmıyor. gerilim kategorisinde yer alsa da kitapta yalnızca cinsel gerilim var. tatilde okumam etkilemiş olabilir mi bilmiyorum ama gerilim havası alamadım ben.
öte yandan nina'nın gel gitleri güzel verilmişti. gerçekten var nina gibiler abv onların.
yiğidi öldür hakkını ver
kitabın finalinde hani öyle bi cümle olur ki ikinci kitap geleceğini anlarsın ya. bomboş gerilim yaratır hani?
bu kitapta o "tu bi kontinyud" cümlesi gerçekten ilgimi çekti. hem de gerilim yaratmadan. "wow, ikinci kitapta daha gelişmiş, daha komplike bir senaryo beni bekliyor olabilir." dedim. hojdu.
ikincisi kitap türkçeye çevrilince onu da bekliyorum atuncum. ehheeh. şaka şaka.
devamını gör...
2.
freida mcfadden’ı meşhur eden hizmetçi serisinin ilk kitabı.
hapisten yeni çıkmış millie’nin bir evde hizmetçi olarak iş bulmasıyla başlıyor olaylar. ev sahibesi manyak çıkıyor ve sonra olaylar gelişiyor.
kitabın ilk kısımlarında biraz sıkıldım açıkçası ama hikayeye giriş yapmak için gerekli ayrıntılardı. sonraki kısımlarda da bunu çok güzel telafi etti.
ters köşe yapacak bir kitap olduğunu biliyordum yorumlarından ama böyle bir şey çıkacağını asla tahmin etmezdim. yazar cidden harikalar yaratmış ters köşe konusunda.
karakterlerin işleniş tarzı, o gizem ve ufak gerilim anları çok tadındaydı. devam kitaplarını da mutlaka okuyacağım, umarım ilk kitap kadar tatmin edici olurlar.
buradan sonrası spoiler içerir.
“ama bu olmamış.” dedirten tek kısım eve gelen polisin kızının adamın eski nişanlısı çıkması oldu. sonuçta olay koskocaman bir şehirde geçiyor. bu kadar büyük tesadüf olması kurguda küçük de olsa bir kolaya kaçma gibi geldi açıkçası.
bir de okurken millie ile andrew aşkının bu kadar kolay gelişmesi insanda şüphe uyandırıyor. bu kadar kolay gelişince ilişki “evet, tamam, bu adamda bir sıkıntı var.” dedim ki boyutunu hiç tahmin edemesem de haklı çıkmış oldum.
hapisten yeni çıkmış millie’nin bir evde hizmetçi olarak iş bulmasıyla başlıyor olaylar. ev sahibesi manyak çıkıyor ve sonra olaylar gelişiyor.
kitabın ilk kısımlarında biraz sıkıldım açıkçası ama hikayeye giriş yapmak için gerekli ayrıntılardı. sonraki kısımlarda da bunu çok güzel telafi etti.
ters köşe yapacak bir kitap olduğunu biliyordum yorumlarından ama böyle bir şey çıkacağını asla tahmin etmezdim. yazar cidden harikalar yaratmış ters köşe konusunda.
karakterlerin işleniş tarzı, o gizem ve ufak gerilim anları çok tadındaydı. devam kitaplarını da mutlaka okuyacağım, umarım ilk kitap kadar tatmin edici olurlar.
buradan sonrası spoiler içerir.
“ama bu olmamış.” dedirten tek kısım eve gelen polisin kızının adamın eski nişanlısı çıkması oldu. sonuçta olay koskocaman bir şehirde geçiyor. bu kadar büyük tesadüf olması kurguda küçük de olsa bir kolaya kaçma gibi geldi açıkçası.
bir de okurken millie ile andrew aşkının bu kadar kolay gelişmesi insanda şüphe uyandırıyor. bu kadar kolay gelişince ilişki “evet, tamam, bu adamda bir sıkıntı var.” dedim ki boyutunu hiç tahmin edemesem de haklı çıkmış oldum.
devamını gör...