homofobik canlıların çok güçlü ve dokunulmaz* argümanları. nefret suçları yazsın bakalım homofobikliklerinden bize ne o zaman görür. çarşıda, orta yerde gökkuşağı tişörtü falan giysin, homoseksüelim desin bakalım ona ne yapıyorlar. işte bu yüzlerden dolayı homofobin bizi ilgilendiriyor çünkü eşcinsellerin tabii ki özgürce yaşama, homoseksüel olduğunu özgürce ve korkmadan ifade edebilme hakları olmalı. sen eşcinsel, son derece normal insanlara aşırı bir antipati, bir nefret beslediğinde bir kere asıl senin bu tutumun anormal oluyor ve belirttiğim haklara erişimlerine engel oluyorsun. şimdi o antipatik, homofobik kafan anladı mı homofobinden bize ne? homofobinin mavi gözlü insanlara karşı nefret besleyip onları dışlamaktan, yeri geldi mi katletmekten, rencide etmekten, taciz etmekten, yeri geldi mi darp etmekten hiçbir farkı yoktur! sen sadece sevmiyorum desen bile senden aldığı destekle başkaları bunları yapmayacak diye bir şey yok anlamıyor musun? sen homofobinle işte bunlara neden oluyorsun!
devamını gör...
evet başlığı açan yazarı neden takip ettiğimi şimdi hatırladım. helal olsun lan konuş. senin gibi insanları gördükçe gözlerim doluyor... sigara dumanından da olabilir bilmiyorum. katıldığım başlıktır. rahat bırakın abi bizi paramız olsa gitmeyeceğiz sanki yurt dışına. bezdik lan bezdik..
devamını gör...
homofobik olmayan bir heteroseksüel olduğumu anladığım başlık olmuştur zira yazara hak vermekteyim.
devamını gör...
(bkz: gerçek homofobi bu değil)
devamını gör...
"heterofobimden sana ne" kadar gerizekalıca bir cümle.

heteroseksüel olduğunuz için yargılandığınızı, dışlandığınızı, ikinci sınıf vatandaş muamelesi gördüğünüzü, can ve mal güvenliğinizin olmadığını düşünün.

sırf karşı cinsten hoşlandığınız için ayrımcılığa uğradığınızı.

o zaman "nefret suçu" kavramını daha iyi kavrarsınız.

salak salak konuşmanın manası yok.

(bkz: empati)
devamını gör...
çok çeşitli fobilerim var. mesela yüksekten korkuyorum. çok yüksek bir yere çıktığımda başım dönüyor ve bayılacak gibi oluyorum. uçakta cam kenarına oturdum bir keresinde de aşağıya bakmak gibi bir hata yaptım. öyle bi başım döndü ki anlatamam size.

köpekten de korkarım ben. sokakta gezerken köpek gördüğümde yolumu değiştiririm. çok zorladılar beni bir iki sevsen gezdirsen alışırsın en azından ufak köpeklerle sorun yaşamazsın dediler ama ben küçük büyük tüm köpeklerden korkuyorum. yanıma gelsinler istemiyorum.

denize girdiğimde ayağıma bir şey değmesinden, biraz açılınca köpek balığı gelecek beni yiyecek diye de çekiniyorum. baktığında karasularımızda köpek balığı yok ama ya yolunu şaşırmış biri gelip benim bacakları kıtlarsa? ya böyle acayip renkli bir balık bana dokunur da zehirlenip ölürsem? bu yüzden çok fazla açılmadan, yosunların olmadığı sularda en fazla 30 dakika kalıp çıkıyorum.

çok dar ve kapalı alanlar başka bir korkumdur. nefes alamıyorum böyle yerlerde. asansör dar ise binemiyorum kaç kat çıkacaksam merdivenleri kullanıyorum, arabanın içi çok sıkışık ise binemiyorum. havadar ve geniş olmalı benim bineceğim araba, yaşayacağım ev ya da asansör. yoksa nefes alamıyor, panik atak gibi bir korku haliyle içinde bulunduğum yerden orayı yakarak yıkarak kurtulmaya çalışıyorum.

homofobiğim aynı zamanda. o insanlar bana güven vermiyor. bir erkeğin erkek, kadının kadın gibi olmasına alışık olduğumdan farklı yönelimlerde olması bana güven vermiyor. düşününce bu normallik algısı hatalı belki ama hepimiz az çok normal dediğinde aklına gelen heteroseksüel bireyler olduğundan homoseksüellik bana güvenilmemesi gereken bir tercih gibi geliyor. bu insanlara da güven duyamadığımdan uzak duruyorum.

saydığım tüm bu korkular benim kendi içimde yaşadığım şeyler. ne yükseklik şikayetçi benden ne köpekler, ne dar alanlar ne de homoseksüeller. ben kendi içimde yaşıyorum tüm bu korkuları da heyecanları da baş dönmelerini de kusmaları da. bir tane köpeğe taş atmışlığım yok, bir tane yüksek binayı yıkma isteği duymadım, denizlere girenlerle sorun yaşamadım, asansörü ya da herhangi dar bir alanı da yıkmaya çalışmadım. belki içinden çıkarken biraz heyecandan biraz da korkudan bazı asansörlerin kapılarını biraz zorlamışımdır hepsi o.

homolar istediği gibi giyinebilirler, sokakta bankta caddede el ele kol kola da gezebilirler, normal çiftlerin yaptığı hemen her şeyi toplum içinde de yapabilirler ağzından mı öpmüş umursamam. sadece ben sizinle arkadaş olmak istemiyorum, sizi sevme zorunluluğum yok, yaşamlarınızı istediğiniz gibi devam edebilirsiniz. ben sizden korkuyorum ama gördüğüm kadarıyla siz de ben (ben nezdinde homofobikler) den korkuyorsunuz. siz korkularınızı bırakabiliyor musunuz da bana korkularımı bırakmamı söylüyorsunuz? ben sizden korktuğumda faşistsem sen de benden korktuğun için faşistsin, ben seni değiştirmeye çabalamıyorsam sen de beni değiştirmeye çabalama. bazı ikililer birlikte çok güzeldir, bazı kimseler de ayrıyken güzeldir. illa herkesin herkesle anlaşabildiği, arkadaş olabildiği, sevip sevişebildiği bir dünya hayal edebilirsin bir sıkıntım yok bununla ilgili ama uygulama kısmında bu hayaline beni ''zorla'' ortak etme.

belki sizin bahsettiğiniz ve değiştirmeyi istediğiniz homofobik tanımı ben değilimdir ama homofibik bir birey olarak üzerime alındım ve açıklama gereği hissettim. sizin benimle de bir sorununuz olacağını sanmıyorum açıkçası derdiniz daha çok ''homoların hepsi ölsün'' düşüncesindeki insanlar gibi geliyor ama dedim ya alındım homofobiklere laf atılınca.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"homofobimden sana ne" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim