horizontal ile vertical'ı karıştırmak

şehirlere bombalar yağardı her gece (vertical eylem),
biz durmadan sevişirdik (horizontal eylem).

vertical limit filmini izledikten sonra artık karıştırmıyorum.

horizon ufuk demek zaten. birde ben iş icabı çok kullanıyorum. o yüzden unutmam namümkün. o asimetrik lensleri bir karıştırırsam yollarda insanlar bi karanlık bi aydınlık bi karanlık bi aydınlık diye araba sürer. çok mühim bi kişiyim ben olum.

şahsen mümkün olmayan hadise.
horizon = ufuk demek.
aklınızda ufkun tam karşısı ve epeyce uzun yatay bir çizgide olduğunu bilin yeter.
horizontal = yatay
vertical = dikey

olarak otomatiğe alınmış olur.

-vertical: dikey
"e ve i" sesli harfleri ortak.

-horizontal: yatay
tekrar eden iki sesli harf var.

insanların ne kadar güzel dertleri var he. ben daha horizontal nedir? vertical nedir? ondan habersizim. millet biliyor ve o da yetmeyip karıştırıyor. işte bunlar hep ingiliççe.

bu bir hobi bence.
yonetilemeyen hobilerden.
kac yuzyillik muhendisim.
ingilizcem ana dil seviyesinde.*
hala karistiririm.
bi milyar yildir autocad ve photoshop kullanmama ragmen hala karistiririm.
3 milisaniye de olsa karistiririm. karistiririm yani.
lan hangisi hangisiydi diye bi sorarim kendi icimde.
ve benim icin horizontal aslinda mantiken dikeydir.
kabullenemiyorum anliyor musunuz?
vertical cok yatay durmuyor mu?
horizontal h gibi dik bir harfle baslayarak nasil yatayi ifade edebilir?
cok sacma.
etimoloji beni yerlen1 ediyorsun etimoloji...
hayir yok mu dil bilimci kardesim ben haksiz miyim bana biri bi cevap versin?
ben yanlis mi dusunuyorum?
cok sacma ya.
hayatta bazi seyler ciddi cok sacma.
naglet girsin yeter be. sinirlendim.

bir yerde okuduğum bilgi ile asla karistirmadigim durumdur.

yatarken horladigimiz için horizonal yataydır.

"siz nasıl sevişiyorsunuz öyle gençler? horizontal horizontal..." dedirten hede. penetrasyon hiç de horizontal değil, yani en son bıraktığımda değildi. bilemiyorum altan *