hostel

daha önce herhangi bir şekilde tanımadığınız, tamamen güven ilişkisine dayalı bir konaklama sistemidir. yalnız başına gezmeyi sevenlerin en büyük kurtarıcısıdır. vakti zamanında ucuza konaklama imkanı sağlamak için yaratılmış olan hostel konsepti gün geçtikçe taleplerle birlikte şekillenerek gayet konforlu ve lüks alternatifler sunmaktadır. genel mantığı size çoğunlukla 4-6 yatağın bulunduğu bir odada yatacak bir yatak ve ortak duş imkanı sunmasıdır.

bir otelin size sunamayacağı dostlukları ve samimiyeti otel fiyatının 1/10'una sunabilmektedir. çoğunluğunda sabah kahvaltısı da ücrete dahildir. şimdiye dek dünyanın pek çok farklı şehrinde onlarca hostel'de konakladım ve güvenlik açısından hiçbir problem yaşamadım. buna marakeş'te gecesi 5€'ya 10 kişi ile birlikte kaldığım oda da dahil.

hostellerin genellikle çok merkezi konumlarda olması da en büyük tercih sebeplerinden biridir. örneğin venedik'te gecesi 100€'dan aşağıya bir otel odası bulma imkanınız olmamasına rağmen 20€'ya bir hostel odasında konaklayabilirsiniz.

eğer gezerken konaklama açısından beklentiniz gece uyuyacak herhangi bir yerden öteye geçmiyorsa hosteller biçilmiş kaftandır. şimdiye dek dünyanın farklı köşelerinden çok farklı meslek gruplarına mensup insanlarla tanışmamı ve tanışmaktan öteye iletişimimi devam ettirmemi sağlamış, istanbul'a gezmeye gelmek isteyen birkaç tanesini ağırlamama dahi vesile olmuştur. farklı meslek gruplarından kastım yeni zelandalı bir çoban'dan ingiliz bir doktara kadar uzanmakta.

genellikle hostellerde balkon, teras gibi bir toplanma alanı mevcuttur. akşama kadar şehri köşe bucak gezmiş ya da şehre daha farklı bir sebep ile gelmiş insanlarla bu buluşma noktalarında beraber bir şeyler içebilir ve gece yarılarına kadar sohbetler edip kültür alışverişinin dibine vurabilirsiniz. ortak rotalarınızın olduğunu fark ettiklerinizle birkaç gün yolculuğa birlikte devam edebilirsiniz. sözün özü hostel renkliliktir, sürprizlerle doludur.

ancak tüm bu söylediklerime ve şimdiye kadarki güzel tecrübelerime rağmen dikkat edilmesi gereken belli başlı hususlar da yok değildir. öncelikle ben hostel araştırmasında ve rezervasyonunda genellikle hostelworld uygulamasını kullanmaktayım. çeşitlilik açısından oldukça zengin ve misafir deneyimlerini okuma şansı sunuyor. ayrıca iptal-iade konularında kurumsallığını hissettiriyor. bu uygulama üzerinden gideceğim şehirdeki hostelleri kontrol edip çoğunlukla 10 üzerinden 9 puan ve üzerinde almış olanları tercih ederim. dikkat edilmesi gereken bir diğer nokta eğer gideceğiniz hostel'de kilitli bir dolap mevcut olmayacaksa yanınızda kilit taşımaktır. böylece dolabınıza çantanızı koyup kilitledikten sonra içiniz daha rahat olacaktır.

pandemi döneminde büyük darbe aldığını düşündüğüm bu sektör umarım pandeminin en yakın zamanda bitmesiyle tekrar eski günlerine döner.

son 1 aydır çalışmakta olduğum yer. çalışmak için gerçekten çok keyifli bir ortama sahip, asla sıkılmıyorsunuz, işi gücü bitirdikten sonra etrafta illa ki sohbet, muhabbet edilecek insan bulabiliyorsunuz, sürekli yeni insanlar tanıyorsunuz. ancak eğer sırf ucuz diye ev kirası vermek yerine buradan bir yatak ya da oda kiralayan birkaç tane sabit müşteriniz varsa geçmiş olsun. sürekli birbirlerinin arkasından konuşuyorlar ve sizin hostel içerisinde ki hiyerarşinizi kullanarak kendilerince sizi etki altına alıp kendi aralarında ki olaya dahil etmeye çalışıyorlar. ayrıca son zamanlarda araplar cidden hayattan bezdirdi, erkekleri sapık, kadınları şirret. birde lavaboları ve duşları o kadar berbat bir hale getiriyorlar ki, yani anlatmayayım ya. hadi lan o kadar da değildir demeyin, anlatsam türkiye ayağa kalkar.

ruh hastalarını içinde barındıran, vahşet görmeyi seven insanlar için film. sardıra sardıra izlenmez de, zor bela izlediğim ve garip bulduğum film.

ilk 2 filmde quentin tarantino yapımcılar arasındayken ve filmler "quentin tarantino presents" yazısıyla açılırken, 3. ve dahi son filmde ismi geçmiyor. bu türü sevenler dışında bir kitleye hitap edecek bir seri de değil. yalnız slovakya'da geçen ilk 2 filmde filmde pat diye sokakta insanların karşısına dikilip "dolar dolar" diyen çocuklar hakikaten serinin en akılda kalanları. damlarına konduğumun çocukları ne kadar sinir bozucuydu ya.