ibb'nin düzenlediği ramazan etkinliğinde söylenen şarkıya büyük tepki

istanbul büyükşehir belediyesi'nin, yenikapı'da düzenlediği ramazan etkinliklerinde söylenen 'kaç kadeh kırıldı sarhoş gönlümde..' şarkısı tepkilere neden olmuş.

müslüm gürses sevmiyorlar mıymış? daha önce ezan okuttular diye biliyorum çünkü.

iftar programının, yapmadı demesinler diye yani göstermelik yapıldığı belli. program da bu tarz şarkıların çalınmış olmasına kimsenin şaşırmaması gerekiyor. kimsenin, özellikle de ibb yönetim kadrosunun ramazanın manevî iklimi ile ilgili bir fikri olmadığı ortada.

ki, ibb den bağımsız olarak, iftar sofrasının vazgeçilmezi olarak lanse edilen kola neyin nesi? hiç bir allahın kulu da çıkıp demiyor ki; ya kardeşim ramazan- iftar- sahur ile kola arasında herhangi olumlu bağlantı yok; siz kimi kekliyorsunuz, demiyor. ama tabiki şunu da unutmamak lâzım; bir keresinde kola yi protesto etmek için bir yemekte bir ilin en yetkili mülki idare amiri, kolayı protesto ediyorum fanta içiyorum demişti. böyle bir denklemde ınsanların kolaya karşı bilinçlenmesini beklemek, onun da ötesinde ibb iftar programından beklenti içine girilmemesini beklemek abeste iştigal olacaktır.

ergenliğe bile girmemiş küçücük kız çocuklarının başlarını kapatıp, anlamadığımız arapça parçalar söylettirip yapsalardı değil mi?
tepki kaynağını verseydi başlık sahibi yazar arkadaş daha iyi olurdu. kim tepki göstermiş?
t: başlıkta göremediğim tepki. olasılık durumunda sana ne lan denilesi!
edit: www.milliyet.com.tr/the-oth...

sarkidan bile nem kapmak nedir arkadas. nasil bir hastalikli zihniyettir bunlar.

ramazanda alkol alinsa hadi diyecegim de icinde kadeh geciyor diye tepki gostermek net hastalikli bir zihniyetin yansimasidir.

ulan sarkilara bile dusmanlar. cidden inanilmaz.

bir de bu sarkidan yola cikip, ibb'nin ramazan ve dinle alakasi yok denmis ahahaha.

sahur programını sırf yaptı desinler diye yapan ağrı belediyesi'nin yaptığı belli. program da * ** o tarz şarkıların çalınmış olmasına kimsenin şaşırmaması, herkesinde** birazcık şaşırması gerekiyor. kimsenin, özellikle de ağrı belediyesi yönetim kadrosunun ramazanın manevî iklimi ile ilgili gerçekten bir fikri olduğu ortada.
ki, ağrı belediyesi'nden bağımsız olarak sahur sofrasının vazgeçilmezi olarak lanse edilen pide neyin nesi? hiç bir allah'ın kulu da çıkıp demiyorki; ya kardeşim ramazan- iftar- sahur ile pidenin arasında herhangi olumlu bağlantı yok; siz kimi kekliyorsunuz, demiyor. ama tabiki-ki bi-ti-şikkiiii şunu da unutmamak lâzım; bir keresinde pide yi protesto etmek için bir yemekte bir ilin en yetkili mülki idare amiri, pideyi protesto ediyorum pasta yiyiyorum demişti.
böyle bir denklemde ınsanların pideye karşı bilinçlenmesini beklemek, onun da ötesinde ağrı belediyesi sahur programından beklenti içine girilmemesini beklemek abeste iştigal olacaktır.
çünkü pide alamıyoruz diyen insanlar ya hay-in'dir veyada altın vuruşsuz olmaz veya çehapeli.

alternatif bir şarkı

şarkı seçimiyle ibb’nin özel olarak ilgilenmediğini düşünmeleri gereken kişilerin verdiği tepkidir. geçen gün akgençlik sahurunda gerilla şarkısı çalınıyordu. ona da tepki gösterselerdi keşke.

osuruktan nem kapmak temalı tepki olsa gerek. öküz altında buzağı ararken de görülmüş bu tepkiyi veren kişiler.

ahahah ekrem başkan tostçu mahmut'a çevirmiş ortalığı

tepkiyi gösterenlerin sıralı listesi aşağıdadır:
yeni akit gazetesi
akit tv
sabah gazetesi
a haber'deki sabah haberleri sunucusu erkan tan
her akşam her konu hakkında konuşan "yandaş herbokolog" gazeteci-yazarlar tayfası ki bunların pelikancı olanları çok meşhur ve bir o kadar da çirkeftir.

yobazları kudrutmuşsa, hedefine ulaşmış demektir
kudurun la yobazlar.