iklimler (film)

2006 yapımı nuri bilge ceylan filmi. filmde kendisinin de oynadığını gördüğümde şaşırmıştım. hala izlemedim. bu filmin adı her geçtiğinde aklıma andré maurois'in iklimler adlı kitabı gelir. bu kitabı da hala okumadım. dünya yapılmamış şeylerin dünyası. hayat yaşanmamış dünlerin akışı.

2006 yapımı nuri bilge ceylan filmidir.

filmin başrolünde eşi ebru ceylan ile birlikte yer alıyorlar. yazan ve yöneten nuri bilge ceylan, görüntü yönetmeni ise gökhan tiryaki.

kadın erkek ilişkilerini başarılı şekilde ele almış nuri bilge ceylan. kendisi filmde yaprakdal bir karakteri canlandırıyor ve çok başarılı.

açık ara en kötü nuri bilge ceylan filmi olduğunu düşünüğüm filmdir.

filmde düzenli bir ilişkisinden sıkılan ve ara vermek isteyen bir erkeğin, farklı heyecanların ardından eski düzenine, sükûnetine geri dönmek istediği ve eski sevgilisinin peşinden gittiği anlatılıyor.

tabii ki eski sevgilisi kabul etmiyor. çünkü aniden bırakılmak ve üstüne de tam tekrar düzen kurmuşken "benimle gel" denmesi kızı sarsmıştır. yazıktır o kıza.

filmin kötü olan tarafı kesinlikle yavaş olması falan değil, aksine yavaş filmleri daha çok severim. replikler çok bayattı, hadi bu da hayatın içindendi eyvallah ama oyunculuk???
bu kadar donuk ve zorlama oyunculuklar daha görmedim sanırım.
ilk filmi olmamasına rağmen en acemice filmi budur nuri bilge'nin.

nuri bilge ceylan'ın fotoğrafçı ve senarist eşi ebru ceylan ile başrolde olduğu 2006 yapımlı türk filmi.

filmin adının iklimler olmasının nedeni karakterlerin ruh hallerinin ve duygularının sürekli değişiyor olmasıdır. iklimler gibi.

buradaki isa karakterinde kendimi görüp kendimden nefret etmeme sebep olan filmdir.
isa maymun iştahlı, ne istediğini bilemeyen, elde ettikten sonra savurup kaybettiği huzur kafasına dank edince karşısındaki insanın o anki halini umursamadan tekrardan elde etmeye çalışan ama tüm bunları kendi bencilliği için yapan narsist bir karakterdir. nbc'nin ayrıca film hakkında yorum yaparken erkekler hakkında da beni de şaşırtan son derece isabetli bir tespiti olmuş.
"erkekler birliktelik sırasında eğer birlikteliği olmasa sonsuz ihtimal ve olasılık görür. bu yüzden hayatlarındaki kadınlardan kurtulmak isterler. ama kadın hayatlarından çıkınca hayatın o kadar da olasılık ve ihtimal barındırmadığını fark ettiklerinde eski huzurlarina özlem duyarlar"
minvalinde bir şeydi. o isa benim işte. sadece ciddi iliskimde aldatmiyorum tek farkımız o.

dipce: nbc filmleri izleyen festival bı tip değilim.