ilk görüşmede sorulması gereken sorular

"bir günün nasıl geçiyor?" diye sormuştum. "11:00-12:00 gibi uyanıyorum" demişti. "bu kadar büyük yatırımlarınız, şirketleriniz var. işlerin bir ucundan tutmayı düşünmez misin?" demiştim. "benim paraya ihtiyacım yok ki" demişti. "güler sabancı para için mi çalışıyor zannediyorsun?" demiştim, cevap verememişti.

düzenli olarak kitap okuyup, okumadığını; okuyorsa en son hangi kitabı okuduğunu sormuştum. "en son ortaokulda dönem ödevi için zorla bir kitap okuduğunu ama ismini hatırlamadığını, o günden beri de kitap okumadığını" söylemişti.

"dandik bir vakıf üniversitesi"nden mezun olması da entelektüel zayıflığının önemli bir karinesiydi.

"kendinden bahset biraz" demiştim. lafı saçlarına getirmişti. haftada 3-4 kez fön çektirdiğini, fön ücreti 30tl olmasına rağmen üstüne de 50 tl bahşiş bıraktığı için o kuaföre ne zaman gitse hiç sıra bekletilmediğinden marifet gibi bahsetmişti.

meraklısı için not: muhatabım evlilik amaçlı görüştürüldüğüm, istanbul'daki çok ünlü ve büyük bir inşaat firmasının veliaht prensesi idi. ikinci görüşme "asla" olmadı. para herkes için önemli ama benim için her şey değil. keşke paraya kul olanlar da bunu anlayabilseydi.

bilmiyorum pek. spontane bir herif olduğumdan ve hep önümde iyi kötü bir içki olduğundan mütevellit o an ne soruyorum bilmiyorum.

akışa bırakırım genelde.

bana sağlığın nasıl iyi misin minvalinde ve dünün nasıl geçti? demelerini isterdim. kimse sormadı.

benim için çok kıymetli olurdu.

varan olmayan yüzümüze bakıyor, üstümüze bakıyor. bir kalbe dokunanı görmedik kardeşim, aha geldik gidiyoruz.

beş yıl içinde kendini nerede görüyorsun?
zugra ya sevgilerle.

adı, yaşı, mesleği, neler yaptığı, kısa bir hayat hikayesi, sorusu olup olmadığı.

hep senin sorularını sana yöneltmemeli arada onun da merak ettiklerini sorması gerekli. yoksa merak ettiği yapacak bir şey yok. sakince limonatanı iç ve adios panços.

(bkz: bu kapı neden kilitli değil)(bkz: sen kimsin) (bkz: banyoma nasıl girdin)

karşı tarafın kültürel birikimini tartmaya yönelik her türlü soru.

mesela the beatles sevip sevmemesi kritik bir sorudur, en azından benim adıma