1.
hani her alanda mevcuttur ama en çok ekranda görünenlerde daha çok olur.
mesela yılmaz güney'in eşine yaptıklarını biliriz ama asla görmek istemeyiz keza woody allen üvey kızına taciz mi tecavüz mü eden biriydi neydi fakat onuda daima bi yüceltiriz, sanırım bob dylan bir röportaj sırasında karsına saldırmıştı * fakat onuda pek severiz ama kamera önünde olmayan biri kadının yanından geçse sapık ilan ederiz.
*
mesela yılmaz güney'in eşine yaptıklarını biliriz ama asla görmek istemeyiz keza woody allen üvey kızına taciz mi tecavüz mü eden biriydi neydi fakat onuda daima bi yüceltiriz, sanırım bob dylan bir röportaj sırasında karsına saldırmıştı * fakat onuda pek severiz ama kamera önünde olmayan biri kadının yanından geçse sapık ilan ederiz.
*
devamını gör...
2.
aklıma biri geldi… biri işte…
devamını gör...
3.
hayattır. itin uğursuzun yüceltilmesi hayattır. hayatın özetidir. nedenini ben de bilmiyorum çünkü nereye giderseniz gidin, kimle konuşursanız konuşun ite kopuğa düşmandır, hep iyilikten yanadır, iyi insanlardan yanadır. aynı şekilde nereye giderseniz gidin, kimi gözlemlerseniz gözlemleyin maalesef ki insanlar söylediklerinin tam aksidir. insanlar, ite kopuğa bayılır. insanlar, itin kopuğun kölesidir, ite kopuğa tapar. şimdi biraz düzenleyelim son cümleleri: insanlar, paraya bayılır. insanlar, gücün kölesidir, güce ve paraya taparlar. şunu demek istiyorum, it ve uğursuz alelade bir insan ise * ittir, uğursuzdur. yoksa asıl it ve uğursuz, kolay kolay it ve uğursuz olmaz, olduğu durumlar var mıdır, elbette vardır. fakat genelde sistem şu şekildedir: aslında it ve uğursuz olmayan insanlar, it ve uğursuz olarak bellenir de asıl it ve uğursuzlar o şekilde bellenmez. bu anlattığım durumu çok güzel anlatan bir alıntı yapmak istiyorum ismet özel'den: "belki firavunlar piramitlerini kırbaç altında inleyen kölelerin emekleri ile yükselttiler. günümüzde olay biraz farklı. köleler, belki ben de firavun olurum düşüncesi ile piramidin inşasına gönüllü olarak ve tebessüm ederek katılıyorlar."
nitekim iti kopuğu yücelten de it köpektir. itin kopuğun yaptığını destekleyen de ittir köpektir. hatta ve hatta itin uğursuzun yaptığına fırsatı olduğu hâlde sesini çıkarmayan da aynen böyledir.
şimdi biraz daha ileri gitmek istiyorum. aslında bu durum hâlihazırda tam burada, bulunduğumuz bu sözlükte de her gün gerçekleşiyor. çünkü bu sözlükte insanlar her gün kendi haklarını savunuyorlar. kendi mensup oldukları inanca veya inançsızlığa söz gelince herkes başlıkların altına doluşuyor. kendi ırkına hakaret edilince herkes konuşuyor herkes yazıyor. bil umum inandığı, değer verdiği her ne ise gelip savunuyor insanlar, savunurlar. savunsunlar da kesinlikle savunmalılar. ancak sadece kendi inançlarını, ırklarını, cinsiyetlerini, cinsel tercihlerini* müdafaa ediyorlar. işin samimiyetsiz kısmı tam burada başlıyor işte, tiksinç ve mide bulandırıcı kısmı. çünkü hak sizin ise hak oluyor. ya diğerlerinin hakkı?
burada bitmiyor tabii. insanlar, kendi haklarından başka kimsenin hakkını savunmadığı gibi savunanı da desteklemiyorlar hatta destekleyene de karşı cephe alıyorlar. hakkı savunulması gereken insanların* hakkını savunmayıp üstüne bi' hakaret de onlar ediyorlar. düşene bir tekme de yine insanlardan geliyor. ne yazık ki hayat böyle. it uğursuz hep yüceltilecektir. insanlar böyle. son olarak, george orwell'dan bir alıntı yapmak istiyorum: "hiçbir yararı olmayacağını bile bile insan kalmanın önemli olduğunu düşünüyorsan, onları yendin demektir."
nitekim iti kopuğu yücelten de it köpektir. itin kopuğun yaptığını destekleyen de ittir köpektir. hatta ve hatta itin uğursuzun yaptığına fırsatı olduğu hâlde sesini çıkarmayan da aynen böyledir.
şimdi biraz daha ileri gitmek istiyorum. aslında bu durum hâlihazırda tam burada, bulunduğumuz bu sözlükte de her gün gerçekleşiyor. çünkü bu sözlükte insanlar her gün kendi haklarını savunuyorlar. kendi mensup oldukları inanca veya inançsızlığa söz gelince herkes başlıkların altına doluşuyor. kendi ırkına hakaret edilince herkes konuşuyor herkes yazıyor. bil umum inandığı, değer verdiği her ne ise gelip savunuyor insanlar, savunurlar. savunsunlar da kesinlikle savunmalılar. ancak sadece kendi inançlarını, ırklarını, cinsiyetlerini, cinsel tercihlerini* müdafaa ediyorlar. işin samimiyetsiz kısmı tam burada başlıyor işte, tiksinç ve mide bulandırıcı kısmı. çünkü hak sizin ise hak oluyor. ya diğerlerinin hakkı?
burada bitmiyor tabii. insanlar, kendi haklarından başka kimsenin hakkını savunmadığı gibi savunanı da desteklemiyorlar hatta destekleyene de karşı cephe alıyorlar. hakkı savunulması gereken insanların* hakkını savunmayıp üstüne bi' hakaret de onlar ediyorlar. düşene bir tekme de yine insanlardan geliyor. ne yazık ki hayat böyle. it uğursuz hep yüceltilecektir. insanlar böyle. son olarak, george orwell'dan bir alıntı yapmak istiyorum: "hiçbir yararı olmayacağını bile bile insan kalmanın önemli olduğunu düşünüyorsan, onları yendin demektir."
devamını gör...