kadın bedeni obje değildir

kadın haklarını savunan ve erkeklerle eşit haklara sahip olmak isteyen kadınlar tarafından söylenen bir sözdür.*
buraya kadar her şey mükemmel.
lakin riyâkarlık söz konusu.
instagramda çıplaklığı ve güzelliği ile takipçi kasan, çok iyi enstrüman bile çalsa bunu vücudunu ön plana çıkartarak yapan bir kadın topluluğu mevcut.
fenomen/ünlü olmak için vücudunu ve güzelliğini kullanarak bunu yapan bir kadın topluluğu var.
ne yazık ki vücudunu kullanarak mesleğinde yükselen bir kadın topluluğu da var.
kadın vücudu obje değildir diye bağıran bir grup kadın, yine de kendini bir obje gibi kullanmaktan çekinmiyor.
buna riyâkarlık denir.
kadınlar bana kızmayın lütfen. bu bir gerçeklik. aranızda bunu yapanlar var.
saygılar, sevgiler.

toplumun oluşturduğu algılar sonucu hem kadınlar hem de erkekler kadını görsel biçimiyle değerlendirmekte ve kadının kişiliğini, duygu düşünceleri yok saymaktadır. buna sebep olan toplum ve toplumun beklentileridir. erkeklerle eşit haklara sahip olmak isteyen kadınlar diye bir şey yoktur çünkü zaten eşit haklara sahiptirler. bunu anlamayanlara anlatmaya çalışmaktır tüm çaba.

kadın erkek eşitlik diye bik bik ötenlere eşitlik durumunun adalet olmadığıyla ilgili bir hikaye anlatmak istediğim başlıktır.

bir usta 9 cmi 10 cm olarak ölçmüş bir mühendis de 9.99999 kmyi 10 km olarak ölçmüş. hakim karşısına çıkartmışlar kim daha çok kusurludur?

konu eşitlikse ikisi de 1 cmlik hata yapmıştır.
kendim şahsen cinsiyet eşitliğine değil toplumdaki rollere inanıyorum.

eğer eşitlik istiyorsanız önce iş kanununda bulunan kadınların yer altı, su altı ve maden işlerinde, gece işlerinde çalıştırılamaz maddelerine itiraz edin de samimiyetinize inanalım.

üstelik madem erkeklere bağımlı olarak yaşamak istemediğinizi savunuyorsunuz, evleninceye kadar babadan, evlendikten sonra kocadan sigortalı olma, babanız öldükten sonra maaş alma ya da annenize kalan emekli/dulluk maaşına ortak olmama gibi durumları iptal ettirin de görelim. eşitlikse eşitlik yetimliği, öksüzlüğü sadece erkekler çekecek diye bir kaide yok.

degilse öyleymiş gibi davranılmasın. sergilenmesin kalçalar mesela özellikle kadraja doğru. göğüsler agzimizn içine sokulmasin en büyüğü bende diye, fotoğraf karelerinde. dimi ama? et yığınlarıya ovunmesin guzel kadinlarimiz. aklin bilimin ışığında birazda nöron gösterisi yapsınlar.

tıpkı erkekler gibi.
(bkz: erkekler cinsel obje değildir)

birisi çıkıp ta kadın bedeni cinsel objemidir dedi ne oldu anlamadım da.
- uzayda sevişmek serbesttir.

önerme doğru, obje kelimesi hafif kalır;

michelangelo'nun elinden çıkmışcasına, davud heykeli misali hayranlık uyandırıcı detaylarla bezelidir.

madem değildir neden bütün reklamlarda kadın bedeni ile insanlar cezbediliyor? neden fenomen olmak isteyen bir çok kadın bedenini sergiliyor? estetik endüstrisinde neden bu kadar para dönüyor?

kadın bedenini obje haline getirenlerin çoğu gene kadın. erkek o bedeni arzular bu doğaldır. o bedeni obje haline getirerek hedef erkek kitlesinin ilgisi çekilmeye çalışılıyor. bu nedenle kadın bedeni objedir. cinsel objedir ve bunda suç, eğer suç ise, biz erkeklerin değildir. suç doğamız gereği arzularımız üzerinden bizi manipüle etmeye çalışan zihniyettedir.

thodex reklamı için fotoğraf çekimlerine bakın bir. verilmek istenen mesaj thodexte coin yatırımı yaparsanız bu arabanız olur, bu arabanız olursa bu kadınlar sizin olur. şimdi söyleyin obje mi değil mi?

evet değildir, ancak bazı cinslerimiz kendilerini objeleştirmeyi sevmekte. kendi bedenini objeleştiren insanları anlamıyorum. sereyim ortaya para geliyor mantığıyla sosyal medya da çokça yer alırlar. (bkz: açık giymek değil, bile isteye meme popo sallama göze soka soka) ha kadınlar mı sadece böyle? tabi ki değil bazı erkek arkadaşlarımız da bolca meydana sermekte kendilerini, çüklerine kadar inen şortlarıyla kas gösterisi yapıp, hormonlarla oynamayı pek severler.

bende obje değil süje'dir yani öznedir cümlenin başlangıcıdır.

ancak, psikoloji alanındaki farklı uygulamacıların doğal bedene karşı bu yanlı ve önyargılı tutumu elden ele aktarmaya devam ettiklerini, kadınları sürekli bedenleri üstünde odaklaşmaya özendirdiklerini ve böylece onları verili şekilleriyle daha derin ve güzel ilişkiler kurma şansından yoksun bıraktıklarını söylemek yeterlidir. bedenlerine ilişkin olarak hissettikleri yoğun kaygılar, kadınları yaratıcı hayatlarından ve başka şeylerle ilgilenme gücünden büyük ölçüde yoksun bırakmaktadır.

*

e biz de obje demedik.

sosyal medyadaki teşhirci influencerler pek öyle demiyor.