kadınlar erkeklerden önce olgunlaşır yalanı

her genelleme gibi bu genelleme de yanlıştır. yok öyle bir şey, silin onu kafanızdan.

ben bu bir süreç değil bu bir doğa. kadınlar doğası gereği erkeklerden daha mantıksal daha az içgüsüseldir.

21 yaşında ki bir kız 21 yaşındadır ama 21 yaşında ki erkek 21 yaşında değildir. aksini iddaa eden erkektir.

yalan değildir.ilk olarak ortaokul yıllarını hatırlarsanız kızların regl başlangıcı, vücut değişimi daha erken başlar.sözüm meclisten dışarı, kültürel olarak embesil gibi yetişirilen erkek çocukları tava tutmayı beceremezken, yine kültürel sebeplerden eve mahkum edilmiş kız evladı kişisel temizliğine dahi daha çok dikkat etmeyi bilir.yani bu beyanın yalan olmadığı evler ve coğrafyalar vardır, birisi de türkiye coğrafyasının büyük çoğunluğudur.

(bkz: doğvu mu samet)

orda burda size yazan erkeklere yüz vermeyin. onların tek derdi sizle yatmak. ha sizin isteğiniz buysa, devam. ama abaza heriflerle zaman kaybetmek istediğinizi sanmam. size cidden değer veren ve bunu kanıtlayan biri varsa , ona şans verin. yoksa , yalnız kalın daha iyi

oltamı attım bekliyorum.

kısaca:
yalan değil, doğrudur.

uzunca:
dişilerde (8-13) erkeklerde ise (9-14) yaşlarına denk gelen 'bedensel olgunlaşma' (tam karşılığı olmasa da ergenlik olarak da tanımlanabilir) süreci gözlemlendiği yaş aralıklarının dikkate alınması durumunda kadınların erkeklerden daha evvel 'bedensel olgunluğa' ulaştığının bir göstergesi olarak kabul görebilir. (bahsi geçen yaş aralıklarının dışında 'ikincil cinsiyet karakterleri'nin gelişimine devam etmesi mümkündür, yani ergenlik kızlarda 13, erkeklerde 14 yaşında biter diye bir kaide yok.)

mental olgunluk açısından ise teoride yalnızca 1 yıl gibi insan ömrü açısından 'kısa' olarak değerlendirilebilecek bu zaman farkı gelişimsel teoride zaman-mekan kavramlarının ilişkilendirilmeye başlandığı 'concrate operational' ve mantığın temel alınarak 'gerçekçi' düşünmenin gözlemlendiği ve bu gerçekçi düşünme sisteminin geliştiği 'formal operational' dönemlerine denk gelmesi nedeniyle 'mental olgunluk'a ulaşmanın kadınlarda erkeklerden daha evvel gerçekleşmesine katkıda bulunur.

sosyal olgunluk açısından incelemek gerekirse freud tarafından ergenlik (puberty) ve süregelen ergenlik (onward puberty) dönemlerine denk gelen bu yaş aralıklarında özellikle süregelen ergenlik (onward puberty) sürecinde 'sosyal olgunluk'a ulaşılması hasebiyle bahsi geçen 1 yıllık süre yine kadınların sosyal olgunluğa erkeklerden evvel erişmesinde önemli rol oynar.

elbette kadınların mental, bedensel ve sosyal açıdan erkeklerden evvel olgunlaşması bir 'olgu' tabi ki bu durumun bir de 'neden bu şekilde bir erken olgunşaşma gerçekleşiyor?' sorusuna karşılık cevap olarak verilecek ve 'sebep' şeklinde nitelendirecek cevabı/cevapları var. onları da bilgim el verdiğince daha sonra yazacağımı ümit ediyorum, yoruldum cünkü şimdilik bu kadar olsun...

figür'ün kaynağı: the lancet

cinsiyet meselesi değildir. insanı olgunlaştıran hayat şartlarıdır.

hiçbir zaman ve hiçbir konuda genelleme yapmak doğru deģildir.
kişid3n kişiye göre değişir. bazı kadınlar vardır asla olgunlaşamaz ve bazı erkekler de vardır hayatlarına başlar başlamaz daha çok küçükken olgun bir birey olmak zorunda kalırlar.
demek istediğim kadın veya erkek değil.
bir insan olarak hayat şartları olgunlaşmanın zamanını belirler.

üniversite kampüslerinde öğrencilerin toplu olarak bulunduğu bahçelerde filan gözlemler yapana kadar ben de inanırdım buna. beş dakika yalnız kalınca üzerine memleketin bütün hüznü çöken kadınları gözledikten sonra bu inancım ciddi bir değişime uğradı. evet erkeklerin de geneli yalnızlıktan veba gibi kaçınır belki ama kadınlar sanki ölecekmiş gibi davranıyor en ufak bir yalnızlık ânında. şimdi olgunlukla yalnızlığın ne ilgisi var denilecek, öyle bir ilgisi vardır ki... yalnızken gözlemleyin insanları, yüz ifadelerine bakın, tavırlarına bakın. sonra yanına birisi geldiğinde değişen tavırlarına ve yüz ifadesine bakın. sadece olgun olup olmadığını değil; yaşamına dair daha pek çok ayrıntıyı görmek mümkündür.