kadınlar her şeye katlanmalı mı sorunsalı

çevremde o kadar kadın var ki hepsi de çocukları için yuvam yıkılmasın ya da ailesi tarafından çocukların var dur sus dayan diyerek geri çevriliyor kadınların ayrılamama sebepleri arasında gideceğim yer yok çocuklarımla nasıl çalışırım nasıl bakarım oluyor ama en ilgincini yeni duydum.daha yeni evli adam başka kadınlara bakıyor ve utanmadan bunu da konuşuyor kaynana desen başka dert. bu bayan evim yuvam yıkılmasın diyor.ortada gerçekten yuva var mı ben göremiyorum neden anlamıyorum gerçekten kendimize hiç mi acımıyoruz bu adamdan adam olmaz diyemiyoruz.

hele hele hele hele basliga for.

canim sozlugum bbbbe.

biditto: noktalama kullanilarak baslik acilabilmesine h a l a imkan veriliyor olmasi hmmmpffff.

sureyya hanim’in mod eliyle muhtesem degisimi:

hiç kimse kendine acı veren hicbiseye katlanmamali kendini buna mecbur ,muhtac,buna bağımlı görmemeli herkes özgür dusunebildigi kadar özgür ve var hepimiz değerliyiz bize kötü gelen en ufak bi seye bile katlanmak zorunda değiliz

işte sırf bu yüzden!

kadınlar okuyun, meslek edinin, ekonomik özgürlüğünüzü ele alın.

kağıt bile en fazla 7 kere katlanır ama kendi ayakları üzerinde duramayan insan sonsuza kadar katlanır. *

kadın yada erkek fark etmeksizin insan istemediği hiç bir şeye katlanmak zorunda değildir. bir insanın bir hareketine yada huyuna katlanıyorum diyorsanız eğer o insana olan sevginizi gözden geçirin zira insan sevdiklerine katlanmaz sevdiklerini kusur gördüğü şeylerle birlikte kabul eder. insan ancak sevmediği kişilere ve olaylara veyahut hareketlere katlanır, yani katlanmak zorlamak bazen de zorunda kalmak anlamına gelir oysaki sevdiğimiz insanların en itici hareketleri bile bize hoş yahut normal gelir. bu yüzden katlandığınızı hissediyorsanız o kişiye olan yakınlığınızı ve sevginizi gözden geçirin asıl sorun o noktada olabilir kişinin hareketlerinde yahut kendisinde değil...

kadınlar hiçbir şeye katlanmak zorunda değil hatta hiçkimse hiçbir şeye katlanmak zorunda değil.

insanlar farklı psikolojilerle kendilerini rahatsız eden birçok şeye, birçok kişiye katlanıyor. bazen kibarlıktan, iyi niyetten yapıyor ama sonuçta kişinin kendisi zarar görüyor.
önce kendizine nazik olun, sonra başkalarını düşünürsünüz.

ekonomik özgürlükten önce duygusal özgürlüğünü eline almayan kadınlar, her şeye katlanması gerektiğini düşünürler çünkü suçu hep kendinde görürler. çocukluğunda aşırı suçluluk duygusu altında boyun eğici ve aşırı fedakâr olursa her şeyin düzeleceğine dair bir şeması olan kadınlar, evliliğinde her şeye katlanması gerektiğine ve aynı şekilde boyun eğici ve aşırı fedakâr olduklarında her şeyin düzeleceğine inanırlar. kendi ihtiyaçlarını yok sayarlar ve sadece eşinin ihtiyaçlarını gidermesi gerektiğini düşünürler ki o yüzden ekonomik özgürlükleri olsa bile, kendilerine zulmeden eşlerinden ayrılamazlar. neden hep böyle oluyor diye merak edenler için hayatı yeniden keşfedin ve narsistle ateşkes kitaplarının bu konuda farkındalık kazanılması açısından çok faydalı olduğunu düşünüyorum.

tabiki katlanmamalı ama katlanmak zorunda bırakılıyor çoğu kadın. ailesi arkasında durmuyor çünkü dayak yiyor, aldatılıyor sırf elalem kocası var desin diye çekip almıyor kızını. o... çocukları filminde ipek tuzcuoğlu'nun canlandırdığı bağdagül geldi aklıma başlığı görünce.

kadın ya da erkek bazı şeylere katlanmalı, yoksa işler daha kötüye gidebilir.

sadece kadınlar değil parası olmayan biri kendisine para verene katlanır. ömrün boyunca kendini gelistirmez, zengin bir kocis bulup parasını yiyeyim mantığıyla yaşarsan hep bir şeylere katlanmak zorunda kalırsın.