katar'ın tıp fakültelerimize çökmesi

bu ulkeden hic umudum olmamasinin sebebi bastakilerin zihniyeti ve onlara destek verenler degildi hicbir zaman. tarihe de baktiginizda bu zihniyet turkleri, gocebe yasayan vergi vermeyen gereksiz kitle olarak gordu her zaman bu belli. ama umutsuzluk veren, her seye romantik muhaliflik yapan, kendini soz sahibi olarak gormeyip her seyin de iyisini isteyen, ancak bunun icin hicbir mucadele vermeyen tembel, aman agzimizin tadi kacmasinci kitleydi, hala da oyle. o kadar da yapamazlar diye diye bu kitle her seyini vermek uzere. bi de alismislar, yurtdisina gider yasarim demeye. yurtdisi da hazirdi beyaz turkler gelsin rahat etsin demeye. yuzde 90i kebapcida calisacak en fazla. hem aptal hem cesaretsiz bu kitle. boyle bi dunya olsa tum latinler ispanya'ya giderdi ispanya'nin nufusu 500 milyon olurdu. adamlarin dil ve dini ayni olmasina ragmen bunu yapamiyor. siz daha cook goreceksiniz boyle haberler. alkolden ve maasindan vergi alinan sayidan baska bisey degilsiniz.

olsun onlar arap kardeşlerimiz istediklerini yapabilirler biz onlara bu dünyada her türlü hürmeti göstermeliyiz ki cennette bal akan ırmaklarda takılabilelim.. o nedenle arap efendilerimiz her şeyi yapabilirler.. isterlerse gelip bizi neyse...

ben ikna oldum…

yks öncesi moral oldu gençlere.

üniversiteyi emek emek kazanmayı, bitirmeyi,ardından da kpss yüzünden çile çekmeyi deneyimlemiş biri olarak, sınavsız bir şekilde başka bir ülkeden insanların gelip burada kendilerine yer bulmalarını anlamak olacak iş değil.
yarın, emek emek çalışmış gençler -belki de birçok imkansızlık yüzünden hazırlanamadıkları için binbir kaygıyla kağıdını almışlar da - olacak. bugünün belli olmadığı, yarının belli olmadığı bir çıkmaz içinde hissederek.
burada politik çıkarımlarda bulunmayacağım, zaten çoğumuz bunu anlayabilecek kadar yetkin. bunun sonuçlarını çeken yine ülkemiz insanları olacak.
hala umut taşımak istiyorum içimde geleceğe dair.gençlerimizin kaygı duymadan bir gelecek hayali kurabildiği, engellerin bir bir önlerine çıkmadığı bir gelecek.
fotoğraf, karşılaştırma amaçlı değildir : yalnızca bolca özlem içerir.

arkadaşlar... tarafsız bir araştırma ile işin aslının böyle olmadığı açıkça ortada. resmi gazete yayınını kırparak koyan arkadaşa sorarsanız size aslını söyleyecektir muhtemelen.

ben de muhalif bir insanım, ben de bu iktidarın defolup gitmesinden yanayım ama şu girilere bakınca komik duruma düştüğünüzü görüyorum. üzülüyorum...

anlaşmadaki 'silahlı kuvvetler' ifadesinden algı kasmaya çalışıp şu olayı normalleştirmeye çalışanlar var.

katar silahlı kuvvetlerinin asker veya sivil öğrencileri gelip burada sınavsız tıp eğitimi alacak göründüğü üzere. ister sıradan bir katarlı olsun, ister askeri öğrenci olsun, ister katar emirinin bizzat kendisi olsun benim ülkemde niye gelip sınavsız üniversite eğitimi görüyor arkadaş? ne fark eder? niye bu ülke çocuklarının kontenjanları işgal ediliyor?

mesele katar personelini eğitmek. hamza dağ da güya değişim programı diye bize yutturmaya çalışıyor. aynen aynen, daha kendi personeline tıp eğitimi veremeyen katar'a kesin bizden de öğrenci gider. hani şu daha kendi ülkesini koruyamayan, suud tehdit edince türk askerini ülkesine çağıran katar.

vallahi yazık günah arkadaş. başımızdakilerin milliyetçilik ayakları boşuna değilmiş. gerçekten sağlam arap milliyetçisi bunlar. araplar şaşkındır inanın, neyimizi beğeniyorlar bu kadar diye.

sinirden ağlamama sebep olan haber.

yalan haber.
habertürk

cerrahpaşaya da bekleriz!

(bkz: kara tiren katar katar)

katarlı gençleri sığdırabildikleri ülkeye bir bizi sığdıramadılar.

ne çabuk unuttunuz yurt dışında 1 yıl okuyup kayıtsız şartsız türkiyenin en iyi üniversitelerinin tıp fakültesine yerleşenleri... bu haberinde doğruluğunu çok sorgulayamam

yine olan türk gençlerine oluyor anasını sattığımın dünyasında yükseklerde gözümüz yok biz çalışıp hakkımızı bile kazanamıyoruz ki

resmî gazeteye baktığım kadarıyla panik yaratacak durum değildir. ama genel durumu sorarsanız, eh, hangi panik atak krizi açıklar durumu, bilemedim.
atatürk orman çiftliği’nin açık arttırmayla parça parça satıldığı, kentleri rantla bir gören bir ülkedeyiz. üniversite öğrencilerine baktıklarında gelecekten çok tehlike olarak gören, hastaları müşteri yapan hastanelerin, güzelim doğal arazilere baktıklarında beton, köprü ve havaalanı gören, ezan ve müziği özgürlük içinde birbirine karıştıran, cebine hangi parti harçlık bırakıyorsa ona vatandaş olanların ülkesinde, herkesi kendi bildiği doğruların kafesine kapatmaya çalışanların arasında … sınavsız giriş olsa da şaşırmazdım.

ek olarak, askeri okulların itibarsızlaştırılması meşru değildir.

b*k çukurunda eğitim alıyoruz bir de başkanı b*k atıyor eyvellah.
edit: (her zaman ki gibi)

kantar kantar paraların (gbkz:katar)’ına tanınan haktır. parayla yapılamayacak hiçbir şey yokturların ülkesindeki bilimin çapını görteren hak.

oy moy yok.

ırkçılık yapmayı hiç sevmem ama bu tarz haberleri duydukça insanın içinden bir şeyler cız ediyor. bizim suçumuz ne? hadi ben gene o bölümde okumuyorum ya orada okuyan kardeşimin suçu ne? daha geçen gün türkmen bir arkadaş ile voleybol sahasında tanıştığımızda iç çekerek diş hekimliği bölümünü kazanamadığını söylemişti. hadi türkleri geçtim (sanki ülke bizim). bari ülke vatandaşları olmayanlar için adaletli olun!

üniversite sınavına girmeden bir gün önce yapılan açıklama 3 milyon genç 3-0 geride başlıyor üniversite hayatına bakın ben bunların hiçbirine hakkımı helal etmiyorum birine bile taşı toprağı altın olan ülkemin her yerini sattılar. bu nedir altın yumurtlayan tavuğu satmaktır

benim sülalem aslında katar'a dayanıyor. sayın türkiye yönetimine duyurulur.

efendim, şöyle anlatayım, benim babamın babasının babasının babasının adı abdülseyyid'dir. efendim kendileri katarlı bir göçebe, biz o dönem new jersey'a gitmişiz. orda işte dedem sayılan abdülseyyid, george denen bir hovarda ile arkadaşlık kurmuş, büyük bir para babası olmuş, sonra george buna basmış tekmeyi dedem gene katar'a dönmek istemiş. zaten katar güçlü ülke, gücüme güç katar demiş, ülkeye almamışlar. tabi efendim o dönem katar lideri sayın cabbar ekselansları idi. dönemeyince de, dedem abdülseyyid, "türküm diyen herkes türktür" lafını duymuş, çok hoşuna gitmiş ve türkiye'ye gelip burada ikamet etmişler.

yani biz aslında soyca, sopca katarlıyız. evet biliyorum yaş geçti artık, tıp okuyamayız, ama ne demiş ünlü düşünür enes batur, azim çalışma mutluluk, yani efendim okumanın öğrenmenin yaşı yoktur. katarlı bir şahsiyet olarak, emektar bir doktor olmak isterim.

hatta tıp okuyana kadar emekliye ayrılırım ben, o yüzden okumasam da olur, siz direkt adımı profesör doktor diye yazarsanız, (doçent de olur) ben çok memnun olurum. 2 ay içerisinde aşıyı bulamazsam da, kendim bizzat istifa edeceğim. söz veriyorum.

hatta direkt ben hipokrat yemini de edeyim hemen; hipokrat, yemin ederim ki, çok iyi bir doktor olacağım.

saygılar, sevgiler.

ülkemde turco istemiyorum.
suriyeli olmayan da vatandaşım demesin.
qatarlıyım canım uzaaa.