kılıçdaroğlu'nun türkiye'deki işsizlik sorununa bulduğu çözüm

tam olarak chp genel müdüründen beklenen bir çözüm önerisidir. chp'nin ekonomi kurmaylarını tekrar tebrik ediyorum.

haber kaynağı

ek: haberi eksik verdiğim iddia edilmiş. adam tam olarak ülkede üretime dayalı istihdamı artırmak yerine 10 milyon memur atamaktan bahsediyor. absürd olan ben oluyorum. iktidarıyla muhalefetiyle vatandaşı olmasan eğlenceli ülke aslında.

ek 2: kamunun ve bütçenin üzerinde personel yükü tavan yapmışken, tarımda ve sanayide işgücüne katılım endeksleri dibe vurmuşken bunu mükemmel öneri olarak cilalayanlar ya ekonomi bilmiyor ya da bu ülkede yaşamıyor.

(bkz: şakaysa hiç komik değil ciddiyse çok komik)

bu şey değil miydi kahvehanelerde her masaya yeni deste açarak pandemide kahvehanelere çözüm bulan chp lideri.

o zaman çay içemeyen insanlar içinde

her masaya 5 yancı desek ülkedeki çay içemeyen insan problemi biter mi ?

demokratik bir ülkede bundan akıl sağlığı raporu isterler.

neden garipsenıyor gayet mantıklı aslında bir. belediye ye 27 akraba atanıyor hava alanına tüm rize atanıyor rize'de işsizlik kalmıyor en azından denenebilir.

haberi eksik, işinize geldiği gibi veriyorsunuz. neden böyle bir şey demiş açıklamadan, yazının içinden bir cümle seçip sözde aklınızla dalga geçtiğinizi sanıyorsunuz. zaten insanlarda okuma, araştırma yeteneği olmadığı için * sazan gibi konuya atlayıp dalga geçtiklerini sanıyor bazıları da.



çok ta absürt bir öneri olmamış bence.
chp genel müdürü diyerek * bir insanı aşağıladığını sanmak ta ancak sizin mizah anlayışınıza sığar.

edit1: haberin eksik verildiğini iddia etmiyorum, haber eksik verildi diyorum ve delil sunuyorum.

edit2: muhtarlar kanunda, kamu görevlisi olarak geçerler. yani 657 ye tabi devlet memuru değillerdir, muhtara atanacak yardımcı da devlet memuru olmayacaktır.
muhtarların kamu görevlisi olarak değerlendirilmelerinin sebebi; memurlar ve diğer kamu görevlilerinin görevleri sebebiyle işledikleri suçlardan dolayı yargılanabilmeleri için izin vermeye yetkili mercileri ve izlenecek usulü belirleyen 4483 sayılı memurlar ve diğer kamu görevlilerinin yargılanması hakkında kanun ile 5237 sayılı türk ceza kanununda da köy ve mahalle muhtarlarının kamu görevlisi olarak zikredilir.
yani muhtarlar da devlet memurları gibi görevi kötüye kullanmaktan yargılanabilsin diye onlara kamu görevlisi sıfatı verilmiştir.

bir önerme yanlışsa yanlıştır arkadaşlar. diğer önermeler de yanlış demek sizi haklı çıkarmaz.
kılışlara mı virelim? diyen dayıları haklı çıkaracak kadar saçma bir teklif olmuş kanaatimce.

kemal bey danışmanınız kimse sizinle daş neyse dalga geçerek yanlış yönlendirmiş. tez zamanda yanı başınızdan uzaklaştırın.

klişe olacak ama ironiden anlamayan nesle aşina olmamalıyız.
meşhur hikayedir; papa new york'a iner inmez, mikrofonlar uzatılır ve sorulardan biri, new york'taki genelevler hakkında ne düşünüyorsunuz olur.
papa şaşkınlıkla 'new york' ta genelev mi var?' der.
ertesi gün manşetler şöyle atılır: papa new york' a iner inmez genelev var mı diye sordu.
başını okumazsan, bir cümleyi alırsan olay buna döner. her yere şişirme kadrolar doldurulurken de aynı cevvallikle yazmanızı da bekliyoruz. önümüz yaz, soğuktan korkuyor olamazsınız.

eskiden aktroller laf cımbızlayıp algı yaratmaya çalışırlardı, şimdi stepne tosuncuklar da başlamış aynı çabaya, körle yatan şaşı kalkar.

bir yerde yanlış bir hesap var. bu habere göre 50 küsür bin muhtar varmış. 1 değil 2 kişi verelim. etti mi 100 bin? ee geri kalan 9 milyon 900 bin işsiz ne olacak?

devlet bahçeli bey'den matematik dersi almalısınız sayın kılıçdaroğlu.

muhtarların iş yükünden bahsetmiş doğal olarak muhtarlara hitaben konuşmuş. ne iş yapıyorlar da yükleri fazla acaba?

evet gerçekten türkiye'de bir muhalefet problemi var.

bence herkesi memur yapalım. parayı içerde döndürmüş oluruz. fabrika falan açtırıp yabancıya kaptırmayız.

biz diyoruz muhtarlıklar kapansın bu bize bi yük daha yüklüyor muhtar kahvede okey oynarken çok yoruluyor

yana döne kutuplaşmak için malzeme aramaya gerek yok. bizim iktidarımız da muhalefetimiz de ölene kadar koltuğu bırakmaz. bahsi geçen partiler gelecek dönemler için kaç lider yetiştirmiş veya yetiştirmeye uğraşmış? takım tutar gibi parti tutup, taraftar gibi atışıp dururuz ancak.

asıl sorun şu; arkasına bir partiyi almadan memleketin kendini alanında yetiştirmiş bireyleri yönetime nasıl gelebilir?

kokuşmuş siyaset mekanizmasında bir reform gerçekleşmediği sürece ülkede neyin düzelmesini bekliyoruz? şu topraklardan gelişmiş ülke diye bahsedilmeden ölüp gideceğiz.

halbuki uğraşmaya gerek yoktur, 10 milyon işsizi birbirine kalem müdürü olarak atayıp daha kolay çözülebilecek sorundur. muhtarları sıkmaya da gerek yoktur 5-5 böl that's it beybi

eskilerin o sözü var ya "bi baltaya sap olamadın" hah bu mevzu tam da o.

adam resmen bana oy vermeyin diye yalvarıyor.

kesilmiştir, montajdır deyip inanmadığım videodaki çözümdür. hay başın batmasın senin adam... milletin umuduna bak ya, bizi bu garabetten kurtarmasını umduğumuz adama bak. iktidarı bir dert muhalefeti ayrı bir dert, böyle vaziyetinin içine... şu anlaşılmıştır ki sevgili yazarlar, bu memlekette yaşanmaz. imkanı olan avrupa'ya kaçsın. bu memlekette bu zihniyetlerin gölgesinde yaşamak insanlık onuruna aykırıdır.