1.
merhametin ve doğaya saygının cisimleşmiş hali olan minyatür konaklardır. kuşlar da tabiatın denge elemanlarıdır ve evrendeki her canlı gibi bizlere emanettir. bu ilişkinin geçmişi eskiye dayanır. bunun en basit örneği osmanlı ve selçuklu tarihi eserlerinde, özellikle camilerin, hanların, hamamların, medreselerin dış cephelerinde kuşlar için yapılmış estetik kuş evleridir. küçük yapıda olanlar serçeler, büyük yapıda olanlar da güvercinler için tasarlanmış, bu barınaklar vakıf kültürünün bir parçası olmuşlardır. bu yuvalar serçe sarayı, kuş köşkü, güvercinlik gibi isimler ile de literatüre yerleşmiştir. bina cephesine işlenen kuş yuvaları zaman içinde süsleme boyutuna dönüştü. bina duvarlarında olmasa bile parklarda, ağaçlarda tahta veya mukavvadan kuş evleri gözümüze çarpar oldu. ürgüp'teki derin vadilerde ve peri bacalarının üstlerinde bulunan güvercinlikler de farklı tasarımda kuş yuvalarıdır. aynı kayalara oyulmuş manastırlar misali bölgenin zengin kültürel miras ve dokusunu yansıtır, sanatsal bir görüntü ortaya koyar. bu yuvalarda hem güvercinler konaklar, hem de gübrelerinden güherçile elde edilir, yani insan ve hayvan arasında karşılıklı faydalanmanın, insan ile doğa arasındaki uyumun bir başka örneği.
devamını gör...