memurlar işçiler bir ay maaş almasın nolcek ki diyen vali

ki onu da çalın 'di mi?

benim berber de buna yakın şeyler söylüyordu geçen. vali olmak için zeka gerekmiyor demek ki. benim berber de yapabilir aynı işi; öyle görünüyor.

o zaman bedaş elektrik, igdaş doğalgaz, iski su faturasını almasın bu ay benden. devlet ev sahibime kiramı ödesin. vodafone telefon faturamı, netflix exxen blue tv beinsports üyelik faturalarımı, digitürk internet faturamı almasın. arabanın ilk 6 ay vergisini de silsin devlet. bankalar kredi kartları ve kredi taksidini silsin. mutfak alışverişimi de verdiniz mi ben tamamım. maaşımı seve seve almasam da olur. zaten çok bir şey değişmez aldığım gibi daha elime geçmeden uygulamalar otomatik olarak bunları kesiyor bana birşey kalmıyor.

gönül ister ki bir maaş değil bir yıllık maaşımızı yollayalım hatta bir depremzedeye yıkılan evini verebilelim ama bizler bazı kişiler gibi dünyanın sayılı zenginleri listesinde kendimize yer bulamıyoruz. burada da bir işleyiş var, hayat devam ediyor. garibanın üç kuruşuna göz dikme planları yapacağınıza yurtdışı bankalarında saklı duran milyonlarınıza el atsanıza samimiyetinizi görelim.

5 adet şahıs var. 5 şirket var. geldiğinizden beri 408 milyar doları bunlara teşvik olarak verdiniz. sağladığınız vergi afları ile bu 5li çeteden alınacak para trilyon dolara ulaşıyor.

siz yine garibanın, işçinin, memurun kursağından geçecek 2 lokma ekmeğe çökme derdindesiniz halk düşmanları!

ülkenin valisi bile vatandaşı yolunacak kaz olarak görüyorsa, bu ülkeyi komple yıkın ya.
vali zihniyeti 20 senede recep yazıcıoğlu'ndan buralara kadar geldiyse, bu artık geri dönüşü olmayan yoldur.
düzelmeyiz biz.

şöyle kuyuya gel sayın valim, ulu orta nasıl vereyim, maaşımı.

iyi bari, domalalım da, siz de rahatlayın bizde!

pardon da vali efendi, devlet deprem yaralarını saracak halkın. halk halkın yaralarını sarmakla yükümlü değil. halk zaten hortumladığınız vergileri ödüyor bunları yapabilin diye. izmir depreminde yüzünüz kızarmadan iban attınız halka mesela. sizi o koltuklara halk oturttu ki devleti yanında olsun hep diye. sen maaşını bağışla. millete akılsızlık dolu akıllar verme. iğrençsiniz lan şakasız.

yine bir talan siyaseti. kaosu fırsat bilip milletin hakkını gasp etmeye çalışan validir. bunların yağmacılardan bir farkı yok.

guney koreli millet vekilleri maasinin yarisini bağışladıklarini beyan ettiler ,vali çıkmış karnini zor doyuran milletin maasina goz dikmis ,allah islah etsin o adami,o calismayan beyni ile nasil vali olmuş cok merak ediyorum...

devlet neden var o zaman? madem verdiğim vergileri gereken yerlere kullanmıyorsun benden vergi isteme. ya da sen bütün şahsi malını ver önce? nolcek? zaten senin şahsi malın aslında halkın malı.

yanlış. ben şahsen istemem. ecevit gibi bir lider isterdim, deprem yardımlarıyla memur maaşları ödensin. nerden nereye.

ben bir maaşı seve seve bağış'larım ama bir şartla!
makamı bırakacaksın.
hem size ihtiyaç yok, gerektiğinde milletçe birbirimize yardımcı oluyor yetinebiliyoruz.
her zor durumda en acı günde bu milletin en zıt kutupları bile birbirine sarılmış, kenetlenmiş, birbiri ile her şeyini bölüşmüştür. ekmeğini, parasını, acısını, gözyaşını ve battaniyesini.

keşke bu milletin sıradan vatandaşın vicdanı ve merhameti sizde olsaydı paşam.

böyle olacaksa kimseyi yönetici idareci falan seçmeyelim. nasıl olsa bizbize halledeceksek. siz ne iş yapacaksınız? neyi organize edeceksiniz?

vali bey neden milletvekilllerine bu öneriyi sunmuyor. bana kalırsa da 600 milletvekili fazla. ekonomik yük. bir de kendi maaşından da vazgeçsin bir zahmet. zavallı memur ve işçi zaten ay sonunu zor getiriyor. sahi bu ülkede en ufak krizde memur ve işçi parasına göz koyabiliyorsanız siz ne yapıyorsunuz. size neden ihtiyaç duyalım. biz milyonları hatır uğruna yuvarlayamıyoruz. çoğumuz o yuvarlanan rakamları hayatı boyunca bir arada göremez.