ministry of fear
başlık "pinkshinyultratambourine" tarafından 16.01.2022 17:14 tarihinde açılmıştır.
1.
graham greene'in 1943 yılında yayımlanan romanını sevgili fritz lang beyazperdeye aktarmaya karar vermiş, romanın yayımlanmasından bir yıl sonra, 1944 yılının aralık ayında vizyona sokmayı başarmış ve dönemin ikonik bir kara filmi haline getirmiş.
bu filmi spoiler vermeden biraz eleştirmek istiyorum.
film fritz lang filmini izlemiş insanların aşina olacağı bir çekim açısı ve diyaloglara sahip, izlemeyenler için şöyle aktaralım, çekim açıları o dönemin *40-49* popüler olarak nitelendirilmiş açılara sahip olmasına karşın, diyalogları insanın uykusunu getirecek cinsten.
film o kadar yavaş ilerliyor ki bir zamandan sonra insanın uykusunu getirebilecek bir hale bürünüyor, kara film sevenlerin bildiği üzere film yavaşladığı an bir aksiyon yaşanır ve ilgi tekrar filme döner ya, bu filmde o sadece bi kez oluyor, onun dışında ciddi anlamda yavaş akan ama zamanla açılan bir roman izlenimine sahip.
filmin senaryo kısmına bakacak olur isek, filmden uyarlama olması bir yana dursun, birçok hollywood filminin senaryo kısmından tanıdığımız seton i. miller yardımcı olmuş. senaryo kısmı şu anki zaman diliminde bizleri hayal kırıklığına uğratacak olsa bile, o dönem için ciddi anlamda ters köşe yapabilecek klişelere sahip.
(bkz: das cabinet des dr. caligari) gibi bir filmi, ufacık bir dokunuş ile filmi kendi döneminin en iyi filmi haline getirmiş sevgili fritz lang abimizin bu filmine karşı pek iyi şeyler söyleyemiyorum, izlenmese de olur, çerezlik bir film için de fazla yavaş.
6/10.
bu filmi spoiler vermeden biraz eleştirmek istiyorum.
film fritz lang filmini izlemiş insanların aşina olacağı bir çekim açısı ve diyaloglara sahip, izlemeyenler için şöyle aktaralım, çekim açıları o dönemin *40-49* popüler olarak nitelendirilmiş açılara sahip olmasına karşın, diyalogları insanın uykusunu getirecek cinsten.
film o kadar yavaş ilerliyor ki bir zamandan sonra insanın uykusunu getirebilecek bir hale bürünüyor, kara film sevenlerin bildiği üzere film yavaşladığı an bir aksiyon yaşanır ve ilgi tekrar filme döner ya, bu filmde o sadece bi kez oluyor, onun dışında ciddi anlamda yavaş akan ama zamanla açılan bir roman izlenimine sahip.
filmin senaryo kısmına bakacak olur isek, filmden uyarlama olması bir yana dursun, birçok hollywood filminin senaryo kısmından tanıdığımız seton i. miller yardımcı olmuş. senaryo kısmı şu anki zaman diliminde bizleri hayal kırıklığına uğratacak olsa bile, o dönem için ciddi anlamda ters köşe yapabilecek klişelere sahip.
(bkz: das cabinet des dr. caligari) gibi bir filmi, ufacık bir dokunuş ile filmi kendi döneminin en iyi filmi haline getirmiş sevgili fritz lang abimizin bu filmine karşı pek iyi şeyler söyleyemiyorum, izlenmese de olur, çerezlik bir film için de fazla yavaş.
6/10.
devamını gör...