wes anderson'un yazıp-yönettiği, 2012 yılında gösterilen amerikan yapımı film.
yıl 1965 ve new england kıyılarındaki bir ada olan new penzance sakinleri, dünyanın geri kalanında olan bazı kötü şeylerden etkilenmemiş gibi görünen bir toplulukta yaşıyor. on iki yaşındaki sam ve suzy birbirlerine aşık olurlar ve kaçmaya karar verirler. ancak adaya yaklaşan şiddetli bir fırtına, bir grup tuhaf yetişkini, bir arama ekibini harekete geçirmeye ve felaketten önce gençleri bulmaya zorlar.
yıl 1965 ve new england kıyılarındaki bir ada olan new penzance sakinleri, dünyanın geri kalanında olan bazı kötü şeylerden etkilenmemiş gibi görünen bir toplulukta yaşıyor. on iki yaşındaki sam ve suzy birbirlerine aşık olurlar ve kaçmaya karar verirler. ancak adaya yaklaşan şiddetli bir fırtına, bir grup tuhaf yetişkini, bir arama ekibini harekete geçirmeye ve felaketten önce gençleri bulmaya zorlar.
yönetmen:
wes anderson
oyuncular:
bruce willis
edward norton
bill murray
frances mcdormand
tilda swinton
wes anderson
oyuncular:
bruce willis
edward norton
bill murray
frances mcdormand
tilda swinton
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "yoğurt" tarafından 12.01.2021 19:55 tarihinde açılmıştır.
1.
izleyicileri tarafından çok eleştirilen bir film. sebebi çok küçük yaşta aşk ve bunlarla beraber yaşadıkları. filmde çocukların yaşı on iki. eğer biri çok büyük biri küçük olsa burda eleştirilecek bir şey olabilirdi ama iki ergenlik çağındaki çocuğun aşkı benim için eleştirilmeye değer değil. masum çünkü. yaptıklarını yargılamak bize düşmez. bizim yargılamamız gereken onları bunları yapmaya iten yaşadıkları ve ona neden olanlar.
filmde izci bir çocuğun kampından kaçması ve uzun süredir mektup arkadaşı olan sevdiği kızla buluşup beraber yetişkinlerden ve onların dünyasından kaçmaları anlatılıyor. iki çocuğun da aileleri ile ilgili problemleri var ve çevreleri tarafından pek onaylanmıyorlar.
filmde en dikkat çekici şey ise mekanların adeta bir tablodan çıkmışçasına güzel olması. kullanılan baskın renkler filme ayrı bir hava katmış. dostluk kavramı çok hoş işlenmiş, ailenin insan yaşamındaki önemi izleyiciye bir kez daha öğretilmiş. cesaret ve aşka dair içleri ısıtan bir film.
filmde izci bir çocuğun kampından kaçması ve uzun süredir mektup arkadaşı olan sevdiği kızla buluşup beraber yetişkinlerden ve onların dünyasından kaçmaları anlatılıyor. iki çocuğun da aileleri ile ilgili problemleri var ve çevreleri tarafından pek onaylanmıyorlar.
filmde en dikkat çekici şey ise mekanların adeta bir tablodan çıkmışçasına güzel olması. kullanılan baskın renkler filme ayrı bir hava katmış. dostluk kavramı çok hoş işlenmiş, ailenin insan yaşamındaki önemi izleyiciye bir kez daha öğretilmiş. cesaret ve aşka dair içleri ısıtan bir film.
devamını gör...
2.
hariiikaaa
was anderson'ın yönettiği, edward norton, bruce wills, tilda swinton gibi müthiş oyuncuları bünyesinde barındıran film.
daha önceden was anderson'ın bay tilki filmini izlemiştim ve çok sevmiştim. uzun süredirde (ki bu süre 5 sene filan sanırım) büyük budapeşte oteli filmini izlemeyi erteliyordum. öyle takılırken film gözüme çarptı ve açayım bakayım dedim. iyiki demişim.
annesi babası ölmüş kimsesiz bir çocukla, sinir krizleri geçiren ve problemli bir ailede yaşayan bir kızın aşk hikayesi anlatılıyor. küçük bir adanın içinde, tek bir polis memurunun olduğu, küçük bir izci kulübünün afad gibi arama kurtarma yaptığı bir film kısaca. bu bilgileride verdim çünkü filmde masalsı bir absürtlük var. bunu bilerek izleyin ve filmi kapatmayın istiyorum. güzel film çünkü.
oyunculuklar hakkında ya da film hakkında upuzun yorumlar yapmaya gerek yok. açın izleyin işte.
uzun süredir keşke bu filmin yönetmeni ben olsaydım, bunu ben üretseydim dediğim bir film izlememiştim. hatta değil yönetmeni filmin herhangi bir yerinde arkada yürüyen adam olmak için bile birkaç fedakarlık yapabilirim açıkçası. hoş tatlı bir filmdi gerçekten çok hoşuma gitti.
filme puanım 10/8.4
was anderson'ın yönettiği, edward norton, bruce wills, tilda swinton gibi müthiş oyuncuları bünyesinde barındıran film.
daha önceden was anderson'ın bay tilki filmini izlemiştim ve çok sevmiştim. uzun süredirde (ki bu süre 5 sene filan sanırım) büyük budapeşte oteli filmini izlemeyi erteliyordum. öyle takılırken film gözüme çarptı ve açayım bakayım dedim. iyiki demişim.
annesi babası ölmüş kimsesiz bir çocukla, sinir krizleri geçiren ve problemli bir ailede yaşayan bir kızın aşk hikayesi anlatılıyor. küçük bir adanın içinde, tek bir polis memurunun olduğu, küçük bir izci kulübünün afad gibi arama kurtarma yaptığı bir film kısaca. bu bilgileride verdim çünkü filmde masalsı bir absürtlük var. bunu bilerek izleyin ve filmi kapatmayın istiyorum. güzel film çünkü.
oyunculuklar hakkında ya da film hakkında upuzun yorumlar yapmaya gerek yok. açın izleyin işte.
uzun süredir keşke bu filmin yönetmeni ben olsaydım, bunu ben üretseydim dediğim bir film izlememiştim. hatta değil yönetmeni filmin herhangi bir yerinde arkada yürüyen adam olmak için bile birkaç fedakarlık yapabilirim açıkçası. hoş tatlı bir filmdi gerçekten çok hoşuma gitti.
filme puanım 10/8.4
devamını gör...
3.
çok fazla tebessüm ettiren izleyiciye çok tatlı gelen* wes anderson filmidir.
müzikler ve görüntüler çok iyiydi. özellikle müzikler. filmin kadrosu klasik wes anderson kadrosu, yönetmen wes anderson. daha ne olsun. çok bir şey beklemeden keyif alarak izlenebilir. tavsiye ederim.
müzikler ve görüntüler çok iyiydi. özellikle müzikler. filmin kadrosu klasik wes anderson kadrosu, yönetmen wes anderson. daha ne olsun. çok bir şey beklemeden keyif alarak izlenebilir. tavsiye ederim.
devamını gör...