muhalefetin iktidar olma gibi iddiasının olmaması

başta chp olmak üzere dönem dönem mhp'yi de dahil edersek hiç bir zaman ülkeyi yönetme gibi iddiaları olmadı. bunların yaptıkları en iyi iş iktidarı eleştirip oturdukları yerden maaş almak. seçimlere girerken halka vaat edecekleri hiç bir şey olmadığı gibi sürekli aynı şeyleri ısıtıp ısıtıp halkın önüne getiriyorlar. seçmen kitlesini koyun gibi yönetiyorlar.

maalesef toplum olarak bizim de hiçbir zaman "birey olma iddiamız" olmadı. iktidar gelsin, o güçlü ona teşne olalım. muhalefet mi? "bir avuç beceriksiz canım onlar" gibi ifadelerle hep güçlüden ve sözde "becerikli" den yana olmamız.

biz hep kurtarıcı arıyoruz. biri gelsin bizi kurtarsın ya da birileri gelsin bizi kurtarsın. arz talep meselesi olduğu için de ülkemizde "kurtarıcı enflasyonu" mevcut. herkes o beklenen kurtarıcı olduğunu iddia ediyor aslında.

biz öyle akıllı olmalıyız ki kimse utancından bize kurtarıcı olduğunu iddia edememeli. biz öyle gözü uyanık, özgür irade sahibi, dayanıklı ve doğru olmalıyız ki işte o zaman korka korka, elleri titreye titreye iktidara gelmeliler.

oysa ki tam tersi.. halk korkuyor. korkudan tir tir titriyor. "acaba ekmeğimi kaybeder miyim?"

"acaba -bağnazca ve körü körüne inandığım- değerlerimi kaybeder miyim?"

sen, ben, biz, insanlığımızı, kardeşliğimizi, içimizdeki sevgiyi ve özgürlüğümüzü kaybetmişiz.

topyekun uyuyor bütün bir toplum ve rüyalarında konuşuyor herkes.

oktrollerin zoruna giden yadsınamaz acı bir gerçektir. yıllar yılı, türkiye'de muhalefetin iktidar olma gibi bir amacı yoktur. vizyonsuz sarı muhalefetin tek amacı, iktidarı eleştirip maaşını cebine indirmektir. yiyorsa bu çürük sistemi de eleştirsenize sözde muhalifler? 20 yıl içinde amerikan sistemine döndük: ya cumhuriyetçi parti(sağ gerici) ya demokrat parti(sol gerici) ikisinden birisini seç; üçüncüsü yok. türk milleti olarak araptapar cumhur ittifakı ile kürtçü millet ittifakı arasında seçim yapmak zorunda değiliz. tek çare, üçüncü(orta) yol olan zafer partisi veya memleket partisi'dir...