1.
arapça bitişik olmayan, kesik, ayrı kendisinden sonrakilerle bitişmeyen harfler.
ayrıca, kuran’da bazı surelerin başına gelen harf toplulukları, en meşhurları ya-sin, elif-lam-mim, ta-ha vb.
kurandaki bu durumu bazıları boşluk doldurma, bazıları sayıların mistisizmi -ebced gibi-, bazıları da sümer ve eski arap ay tanrıçası geleneğinin kuran içine gömülmüş yansımaları olarak açıklar.
ayrıca, kuran’da bazı surelerin başına gelen harf toplulukları, en meşhurları ya-sin, elif-lam-mim, ta-ha vb.
kurandaki bu durumu bazıları boşluk doldurma, bazıları sayıların mistisizmi -ebced gibi-, bazıları da sümer ve eski arap ay tanrıçası geleneğinin kuran içine gömülmüş yansımaları olarak açıklar.
devamını gör...
2.
mukattaa, “kesmek, bir şeyi bütününden ayırmak” mânasına gelen kat‘ kökünden türemiş bir sıfat olup söz konusu harfler kelimeyi oluştururken okundukları gibi değil kendi isimleriyle telaffuz edildiklerinden “bağımsız ve ayrı harfler” anlamında “hurûf-ı mukattaa” diye anılır.
hurûf-ı mukattaa arap alfabesindeki on dört harften (ا، ح، ر، س، ص، ط، ع، ق، ك، ل، م، ن، هـ، ى) teşekkül etmiş olup bunların üçü tek, dördü iki, üçü üç, ikisi dört, ikisi de beş harflidir. tekrarlarıyla birlikte yirmi dokuz ünite oluşturan hurûf-ı mukattaa, yirmi dokuz sûrenin başında yer alır.
bu harflerin tefsir edilmesi konusunda pek çok girişimde bulunulmuşsa da yapılan tüm girişimler öznel değerlendirmeler olarak kalmıştır.
hurûf-ı mukattaa arap alfabesindeki on dört harften (ا، ح، ر، س، ص، ط، ع، ق، ك، ل، م، ن، هـ، ى) teşekkül etmiş olup bunların üçü tek, dördü iki, üçü üç, ikisi dört, ikisi de beş harflidir. tekrarlarıyla birlikte yirmi dokuz ünite oluşturan hurûf-ı mukattaa, yirmi dokuz sûrenin başında yer alır.
bu harflerin tefsir edilmesi konusunda pek çok girişimde bulunulmuşsa da yapılan tüm girişimler öznel değerlendirmeler olarak kalmıştır.
devamını gör...