musa anter davasının zaman aşımına uğraması

yurdum gerçeğidir. şaşırtmamıştır.
allah'tan zaman aşımını beklemişler.
takipsizlik vermediklerine şükür.

bu ülkede bir dava zaman aşımına uğruyorsa, devlet babamızın pislikleri halının altına atıp saklama telaşındandır. ama gün gelir, o halının altındaki pislikleri tutacak yer kalmaz ve evin içini b*k götürür.

vay kürtçü musa'nın kürtçü fedaileri toplanmış! vay babayiğitler vay! uğur mumcu'yu, abdi ipekçi'yi, bahriye üçok'u gram anmazsınız ama böyle! varsa yoksa kürtçüler! aha size musa anter!

musa anter davasında zaman aşımı süresi 20 eylül 2022 tarihiydi. hakim mahkemeyi 21 eylül 2022 tarihine erteleyerek "biz yüce türk adaleti olarak bu davanın sonuçlanmasını istemiyoruz" demiştir. bunu çok net söylemiştir.
mahkemelerin uzatılarak davaların zaman aşımına uğratılması yüce türk devletinin "bu suçu ben işledim ama beni yargılayamazsınız" demesinin dolambaçlı yoludur. oysa gerek yoktur, devlet bir yasayla, "devlet görevlileri, kolluk kuvvetleri işlediği suçlardan dolayı yargılanamaz" diye bir yasa çıkartsa da şu mahkeme dedikleri tiyatroları izlemesek. nitekim bunun ön yasası zaten vardır: memurin muhakemat kanunu. ermeni tehciri sırasında, devlet görevlilerinin işledikleri cürümlerin muhakeme edilmesini bir üst amirin takdirine bırakan bu yasayla tehcirde işlenen tüm cürümler cezasız kalmıştır. (bu yasa 4 şubat 1339 (1913) yılında çıkarılmış olup ermeni tehcirinin ta o günlerde planlandığını gösterir)
yukarıda bir yazar musa anter'e karşı uğur mumcu, abdi ipekçi, bahriye üçok'u göstermiş. çok var ama ben bir isim daha ekleyeyim: prof. cavit orhan tütengil. bunların hiçbirisinin katili bulunmadı ya da bulundu (mehmet ali ağca), yurt dışına kaçırıldı. özetle devletin yasası değişmedi, katil bulunmuyorsa, ya da cezasız bırakılıyorsa katil devlettir. net.
ethem sarısülük'ü öldüren ahmet şaşmaz'ın iki yıl, afyon'da 25 askeri katleden komutanların hiç yıl, elazığ'da askerin eline pimi çekilmiş el bombası verip dört askeri öldüren teğmene 12 yıl (beş yıl yatıp çıktığı söyleniyor), dilek doğan'ı öldüren polis yüksel moğultay'a 45 gün, cemevinde cenaze bekleyen uğur kurt'u öldüren polise 12 bin lira para cezası verildi.
musa anter cinayeti de bir istisna değildir. cinayet, demirel'in deyişiyle "devlet bazen rutinin dışına çıkar" gereği devlet tarafından işlendiğinden cezasız kalması normaldir.
şu veya bu cinayeti kutsayanların unutmaması gereken şey şudur: devlet bana, sana, devlete kutsal diye bakana hep aynı şekilde, pislik, hamamböceği, leş, yarı insan gözüyle bakar. bugün bana olan yarın sana da olabilir. bunu akıldan çıkarmamak gerekir. bak, silme erdoğan'a oy veren mahalle, polis zoru, cop, toma, basınçlı su, gazlarla basılarak evler içindeki eşyalarla birlikte yıkılmakta, oy verenlere de "sittir git nerede yaşıyorsan yaşa" deyip direnenler dayak, kötek, işkenceyle gözaltına alınmaktalar.