neden yeşilçam sinemasında aşklar zordur sorunsalı

filmlerde zengin fakir vardır iyi kötü vardır güzel çirkin vardır kültürel uyumsuzluk vardır araya giren ve kıskançlığa yol açan erkek ve kadın yan aşklar vardır sütünü helal etmeyen anne vardır kızını menfaat için zengin birine vermek isteyen baba figürü vardır sevdiği kadını her an yanlış anla anlamaya hazır bekleyen yakışıklı jön vardır kız doğruyu söylese de ona yalan söylüyorsun diyen bu jön zaten arada bu kadar ekonomik kültürel duygusal uçurum varken biri de ego yapıp adeta aşık olmamak ve kavuşmamak için elinden geleni yapmaktadır

kendi aralarında kendi içlerinde hep daha kolaydır dış faktörlere göre. yani çevre olmasa gül gibi geçinip gidecekler.
hep aileler sorun çıkartır.
fakat şimdilerde aileye isyan bütün sorunları bastırma güçleri varken kendi aralarında anlaşmazlıklar çoktur kendi problemlerinde sıkışırlar.
belki de bastırabildikleri gelenek ve görenekler kendi bireyselliklerine göre daha hafiftir.
kendi özgürlüklerini ve kişisel düşünceleriyle çift olma halini beceremiyorlardır.
kısaca ne öyle ne böyle olmuyorsa ilişki
hep zor ve kaos ise
aşk tam da böyle bir şey değil midir zaten.
hiç kolayı var mıdır hayatta istedigimiz şeylerin.
bence yoktur.

başka konu bulamıyorlarsa zordur.

zor olmasa film olmaz. ne yani "evlenmişler bitti" mi olacak. 3 dakikalık film olmaz.

yesilçam da aşk olduğunu sanmıyorum aşk bu kadar ahlaksızlık içermez.

ah yeşilçam ah. insanları uyutmak için yıllarca çabaladınız. birbirinin aynı filmleri, hatta bazen aynı oyuncularla yeniden çektiniz. sinema diye insanları basitliğe mahkum ettiniz.

elin oğlu kendi halkının sorunlarını, kendi siyasi karmaşalarını eleştirirken siz kör, sağır taklidi yaptınız!

dönemin ana konusu buydu çünkü. keloğlan filmlerinde bile böyle yani. nasıl bir ara konak filmleri revaçta olduysa, yeşilçam’a da aşkın zor bulunması, bir denk gelim.