yazar : steve jones
yayım yılı : 1999
charles darwin'in türlerin kökeni kitabının günümüz dünyasına uyarlandığı, evrim teorisinin bilimsel gelişmeler sayesinde daha açık ve anlaşılır bir halde okura sunulduğu kitaptır.
yayım yılı : 1999
charles darwin'in türlerin kökeni kitabının günümüz dünyasına uyarlandığı, evrim teorisinin bilimsel gelişmeler sayesinde daha açık ve anlaşılır bir halde okura sunulduğu kitaptır.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "pavlov'un göbeği" tarafından 01.03.2021 19:59 tarihinde açılmıştır.
1.
(bkz: neredeyse bir balina) steve jones'un 1999 yılında yayımlanan kitabıdır. kitabın yazılış amacı; türlerin kökeninin mevcut bilimsel birikimin ışığında yeniden yorumlanması yada güncellenmesidir. kitap; yazıldığı dönemin bilgi düzeyi üzerine kurulu olsa da çok fazla detaya inmeden, konuya hakim olmayan kişilere de darwin'in kuramını güncel örneklerle, sade ve akıcı bir dille anlatıyor.
-
kladistiğin becerisi, genlerin karşılaştırmalı anatomisi sayesinde gelişmiştir. dna molekülü geçmişe uzanan ve kimileri beklenmedik desenler sergileyen milyonlarca bağlantı kurar. genleri temel alan bir floresan sondası, bir hayvanın başka hayvanlarla uyum düzeyini ortaya çıkarmakta kullanılabilir. birkaç bin bazın uyum gösterdiği bir bölgede olta kaldırılır ve kromozomlar üzerinde kızılımsı bir leke oluşur. insanlar ve domuzlar, ya da insanlar ve sığırlar, elliden fazla uzun seriyi ortak olarak taşırlar. bunlar, yavrularını canlı olarak doğurmak, tüylü olmak ve süt vermek gibi özellikler kadar, bu hayvanların ortak atadan geldiğine ilişkin kanıt oluşturur.
daha şimdiden pek çok canlının genleri baştan sona okunmuş durumda. ortaya çıkan sonuç, doğa bilimcilerin daha önceden imgelemlerine sığmayacak biçimde, canlılar arasında gruplar içinde gruplanmalar olduğudur. insan kromozomlarında bulunan otuz bin genin ve fare kromozomlarında neredeyse bir o kadarının yeri saptandı. pıgmap, domuzun genetik haritasını çıkarma çalışmasında, şimdiye kadar yaklaşık altı yüze yakın gen tanımlanmıştır. kedilerde, yüzden fazla genin kromozomdaki yeri belirlenmiştir. küçücük iplik kurdu, dna molekülündeki bütün harfleri okunan şimdiye kadar ki tek hayvan, tam olarak on dokuz bin doksan dokuz gene sahiptir ve bunların tümünün izleri sürülerek bulunmuştur. birkaç bakteri çeşidi ve tek hücreli parazitin de bütün genetik malzemesi deşifre edilmiş durumdadır.
bu canlıların çözülen genetik şifresi birbirine fazlasıyla benzemektedir. insanlar ve farelerde tümüyle aynı olan pek çok bölüm vardır ve iki bin insan geninin farelerde tam olarak özdeşleri bulunmaktadır. dna molekülünü deşifre etmek için yapılan yorucu çabalar, farelerde bulunan kromozomlardan birisinin düzeninin bir bölümü ile aşağı yukarı özdeş olduğunu ve sığırların bize farelerden de fazla benzediğini gösterdi. bitki genlerinin yarısından fazlasının farelerde eşdeğeri olduğu ortaya çıktı. nematod kurtçuğu ile maya bakterisinin kalıtım materyalinin yaklaşık yarsının ortak olduğu görüldü ( bu ikisi yaklaşık bir milyar yıl önce ayrılmıştır). oldukça uzak canlıların genetik tasarımda sergiledikleri bu beklenmedik paralellik şaşırtıcı olmuştur. insanlarda kalıtsal bir sinir sistemi hastalığına neden olan bir genin, maya bakterisinde ( sinir sistemi yoktur) tam bir dengi bulunmuştur. sy 402
- darwin'in düşüncelerinin bir bölümü bugün de geçerliliğini korumayı sürdürürken, kimi düşüncelerinin yanlış olduğu anlaşılmıştır. buna karşılık, türlerin kökeni, bir bilim eseri olduğu kadar sanat eseri olarak ele alınmayı da hak etmektedir. onun temel mesajları geçerliliğini korumaktadır. en gelişkin hayvan ve tasarlama yeteneğine sahip en yüksek varlık olarak insan, tıpkı diğer canlılar gibi, açlığın ve ölümün hüküm sürdüğü doğadaki savaşın içinden doğmuştur. ama yalnızca insan, bu savaşın sınırlarını kabul etmeyerek onun ötesine ilerleyebilmiştir. fakat bunu önceden belirlenmiş bir yazgı olarak değil, tümüyle kısa erimli ve çıkarcı seçilimin ardışık birikimi sonucunda gerçekleştirmiştir. sy 464
-
kladistiğin becerisi, genlerin karşılaştırmalı anatomisi sayesinde gelişmiştir. dna molekülü geçmişe uzanan ve kimileri beklenmedik desenler sergileyen milyonlarca bağlantı kurar. genleri temel alan bir floresan sondası, bir hayvanın başka hayvanlarla uyum düzeyini ortaya çıkarmakta kullanılabilir. birkaç bin bazın uyum gösterdiği bir bölgede olta kaldırılır ve kromozomlar üzerinde kızılımsı bir leke oluşur. insanlar ve domuzlar, ya da insanlar ve sığırlar, elliden fazla uzun seriyi ortak olarak taşırlar. bunlar, yavrularını canlı olarak doğurmak, tüylü olmak ve süt vermek gibi özellikler kadar, bu hayvanların ortak atadan geldiğine ilişkin kanıt oluşturur.
daha şimdiden pek çok canlının genleri baştan sona okunmuş durumda. ortaya çıkan sonuç, doğa bilimcilerin daha önceden imgelemlerine sığmayacak biçimde, canlılar arasında gruplar içinde gruplanmalar olduğudur. insan kromozomlarında bulunan otuz bin genin ve fare kromozomlarında neredeyse bir o kadarının yeri saptandı. pıgmap, domuzun genetik haritasını çıkarma çalışmasında, şimdiye kadar yaklaşık altı yüze yakın gen tanımlanmıştır. kedilerde, yüzden fazla genin kromozomdaki yeri belirlenmiştir. küçücük iplik kurdu, dna molekülündeki bütün harfleri okunan şimdiye kadar ki tek hayvan, tam olarak on dokuz bin doksan dokuz gene sahiptir ve bunların tümünün izleri sürülerek bulunmuştur. birkaç bakteri çeşidi ve tek hücreli parazitin de bütün genetik malzemesi deşifre edilmiş durumdadır.
bu canlıların çözülen genetik şifresi birbirine fazlasıyla benzemektedir. insanlar ve farelerde tümüyle aynı olan pek çok bölüm vardır ve iki bin insan geninin farelerde tam olarak özdeşleri bulunmaktadır. dna molekülünü deşifre etmek için yapılan yorucu çabalar, farelerde bulunan kromozomlardan birisinin düzeninin bir bölümü ile aşağı yukarı özdeş olduğunu ve sığırların bize farelerden de fazla benzediğini gösterdi. bitki genlerinin yarısından fazlasının farelerde eşdeğeri olduğu ortaya çıktı. nematod kurtçuğu ile maya bakterisinin kalıtım materyalinin yaklaşık yarsının ortak olduğu görüldü ( bu ikisi yaklaşık bir milyar yıl önce ayrılmıştır). oldukça uzak canlıların genetik tasarımda sergiledikleri bu beklenmedik paralellik şaşırtıcı olmuştur. insanlarda kalıtsal bir sinir sistemi hastalığına neden olan bir genin, maya bakterisinde ( sinir sistemi yoktur) tam bir dengi bulunmuştur. sy 402
- darwin'in düşüncelerinin bir bölümü bugün de geçerliliğini korumayı sürdürürken, kimi düşüncelerinin yanlış olduğu anlaşılmıştır. buna karşılık, türlerin kökeni, bir bilim eseri olduğu kadar sanat eseri olarak ele alınmayı da hak etmektedir. onun temel mesajları geçerliliğini korumaktadır. en gelişkin hayvan ve tasarlama yeteneğine sahip en yüksek varlık olarak insan, tıpkı diğer canlılar gibi, açlığın ve ölümün hüküm sürdüğü doğadaki savaşın içinden doğmuştur. ama yalnızca insan, bu savaşın sınırlarını kabul etmeyerek onun ötesine ilerleyebilmiştir. fakat bunu önceden belirlenmiş bir yazgı olarak değil, tümüyle kısa erimli ve çıkarcı seçilimin ardışık birikimi sonucunda gerçekleştirmiştir. sy 464
devamını gör...