normal sözlük'teki feminist yazarlar

içinde yer almaktan onur duyduğum topluluk.

yemeksepeti puanlarını merak ettiğim topluluk

çiçeksepeti hakkında ne düşündüklerini aşırı merak ettiğim fantasya.

benimdir. feminizm kötü bir şey değildir efendiler. bakmayın bugün ortalıkta feminizm adı altında dolaşan feminazilerin olduğuna. feminizm mantıklı bir yaklaşımdır toplumsal yapıya.

ben degilimdir. hicbir akimi/ideolojiyi koru korune savunmuyorum.

kendimi feminist olarak tanımlamamakla birlikte, görüşlerinin destekçisi olduğum yazarlardır.

girdikleri tanımlara bakarsanız çoğunun twitter daki ergen primci tayfadan farksız olduğu görülmektedir. kankacılığa oynayan sözlükten tanıştığı 3-5 tip sayesinde her saçma entryleri oylanan genel olarak her söylediğim doğrudur, hep ben haklıyım kafasında hareket eden bomboş yazarlardır. içlerinde adam akıllı olanı çok azdır. sözlüğe tamamen prim yapmaya ve isim yapmaya gelmişler başka icraatları yok. linç kültüründen beslenirler aynı zamanda. bunlara göre herkes kendileri gibi düşünmek zorunda yoksa kadın düşmanı oluyormuşsunuz. puhahahh.

eşitlik isteğini erkek düşmanlığı olarak zannedenlerin sevmedikleri yazarlardır.

ben miyimdir gerçekten bilmiyorum. sözlükteki yazarlar hakkında da "aha bu kesin feminist" gibi bi takım çıkarımlarda bulunmadım. şeye de denk gelmedim, ben feministim diye bayrak sallayan birilerine. bu gerçekten böyle.

kendi adıma feminist olmak için biraz da okuma yapmam gerektiğine inanıyorum. bunun ortaya çıkışı var, geçmişten günümüze ilerleyişi ve değişimi var, bunun türleri ve dalları falan filan var. ben çok temel düzeyde hareketin tarihine bile hakim değilken kendimi feminist olarak tanımlamam, zırcahil bir şekilde bu etiketi istemiyorum.

inanılmaz basite indirgeyerek "kadın ve erkek eşit haklara sahip olmalıdır" fikrini savunan herkese feminist diyeceksek o zaman bu etiketi bana da yapıştırabiliriz. ama meseleyi bu kadar basite indirgeyip şu tek cümleye sığan ana fikre sahip bireye bişeyist demeye gerek yok, insan diyebiliriz. ne bileyim bu siyah adamla beyaz adam eşit haklara sahip olmalıdır demek gibi bir şey. bu deniz tosbağasının da yaşamaya insan kadar hakkı vardır demek gibi bir şey. yani bu, öteki ile empati kurduğunuzda konu ne olursa olsun söyleyebileceğiniz şey. bunu yapabildiğinizde de insan oluyorsunuz benim gözümde. mesele bu kadar basit.

bişeyist olmamak için niye g*tünü yırttın cesicim diye soracak olursanız hemen başka bir konuya giriş yapacağım. bişeyist olmak, her zaman bir şeyi "körü körüne savunmak ya da o şeyin peşinden sorgusuz sualsiz gitmek" demek değildir. bunu yapıyor olmak, bişeyist olmanın bağnazlıkla kesiştiği noktada durmaktır o kadar. fakat bişeyist olmak işte her zaman bağnaz olmak demek değildir. feminizm örneğinden yola çıkıyorsak feminist en kaba tabirle feminizm yanlısı olan, feminizmi benimseyen ve destekleyen kişidir. hiç kimsenin bir şeyist olmadığı bir dünya aksine bana daha korkunç gelir çünkü öyle bir dünyada üretilen bir fikir ve o fikri bilen ve savunan insanlar yok demektir. herkes bişeyist olmak zorunda demiyorum elbette ama, böyle insanlar da olacaktır ve olmalıdır da. peki madem bişeyist olmak kötü bi şey değil, ben neden bu etiketi istemiyorum?

işte tam olarak yukarıda saydığım nedenlerden dolayı. çünkü önünü arkasını bilmeden bir konuyu sahiplenmek, kendini öne fırlatmak ve sırf bir kimlik edinmek adına kendini o şeyist olarak tanımlamak en çok o şeye zarar veriyor da ondan. insanlar kelimeleri anlamlarını bilmeden kullanıyorlar. "feminazi" denen şeyin eminim feminizmde bir adı var. ama "feminazi olmayan" feministler de var ve onların da başka başka adları var. tam bu noktada olduğun şeyi incelemek, tanımak ve doğru tanıtmak en çok senin savunduğun düşüncenin yararına olacaktır. çünkü o zaman karşına biri "sen feminazisin" diye çıktığında sen gerçekten "erkeklere ölüm" diye dolaşan bir feministsen bile baştan uca kimliğini temellendirebilir ve karşıdakine izah edebilirsin. o zaman mesela "erkekler de kadınları öldürüyo! kadın cinayetleri şu kadar arttı!" diye çemkirerek bu kadar önemli bir meseleyi sündüre sündüre milletin antipatisini toplayıp insanları konuya duyarsızlaştırmazsın. al sana feminizme katkı.

ben de kadın olduğum için ve ben de insan olduğum için kadın cinayetleri söz konusu olduğunda bunu yapabiliyorum tabi ama siz benim dediğimi yapın yaptığımı yapmayın. biz de elimizden geldiğince adil olmaya ve fikirlerimizi öfkemize kurban etmemeye çalışıyoz.

aralarında olmaktan mutluluk duyduğum yazarlardır.

erkekleri gömüp kadınları yüceltmiyorum. kadınları gömüp erkekleri yüceltmediğim gibi.

ben sadece eşitlik istiyorum. başka da bir şey değil. erkeklerin feminizmi erkek düşmanlığı olarak algılamasından da artık yoruldum.
erkekler hiç düşündü mü, kendilerinin de haklarını arayacakları bir akım neden yok diye, çünkü haksızlığa kim daha çok uğruyorsa o hakkını arar. tabii bunun cinsiyeti yok ama bu böyle.

benim, erkeklerden nefret ediyorum.
özellikle de kızlarımı alacak müstakbel damat olacak şerefsizlerden.
(bkz: kız babası olunca feminist olmak)

dini kurallara uyan bir feministim.

(bkz: feminist kızlar çok yakışıklı)

kustum.

bi sevişseler rahatlayacak yazarlardır efenim.
kadın hakkı falan diye pozitif ayrımcılık isteyip eşitlik adı altında bize pazarlamaya çalışıyorlar.
2 meme ucu dilletse feminizimden eser kalmayacak.

şimdi
yasalar üzerinde hakkım olduğuna ve toplumda bir yerimin olduğuna inanıyor ve destekliyorum erkekler konusunda da erkeklerin üstünde yük olan konuları desteklemiyorum. mesela erkek adam ağlamaz hayır ağlar erkek adamın arabası olur hayır imkanı yoksa olmaz. gibi ben her iki cinsiyetin eşit olduğunu düşünüyorum feministlikte budur.