normal sözlük yazarlarının çok duygusal ve kırılgan olması

hüzün,depresyon,dramatik anahtar kelimeler zaten.
yolda köpek,çocuk,simitçi görünce duygulanan tipler var baya baya.
anlamıyorum bazen ben mi çok duygusuzum yoksa, siz mi fazla emotionalsınız kardeşim.

(bkz: ağlayan çıksın, kasıyor beyler)

onlarca kişiyle ilgili yapılan yanlış genelleme. ne seri katil ruhlu tip vardir simdi burda, dikkat etmekte fayda var zira.

katıldığım başlıktır.

bu sabah güneş ne kadar parlak. kuşların sesi huzurla güne başlamamı sağladı. sokak hayvanları özgürce doğanın tadını çıkarırken ben onları seyrederek tanım giriyorum.
bu tanımı okuyacak yazarlar ne güzel insanlar. bir sürü değerli yazarın tanımlarımı okuyor olması beni duygulandırıyor. gözyaşlarımı tutamıyorum. sağ olun. hepinize sarılıyorum. sımsıkı.

duygusal ve kırılgan olmanın neyi kötü. bazı olumsuzlukları olabilir ama böyle insanlardan kimseye zarar gelmez.
(not : duyusal ve kırılgan degilim)

kafa sözlük yazarlarının-çaylak olarak dahil olamadığım- turgut uyar misali her duygusunun biraz hüzün olmasından mütevellit içinde bulundukları ruh halidir.

ben de aralarındayım bu grubun. kusura bakmayın lütfen.
ben troll, duygusuz, hayatı ciddiyetsiz yaşayan, sorumsuz, hayatında zorluk çekmemiş biri olmadım, olamam da.

yazarlar duygusal olabilir. hiç sıkıntı yok. duygusuz yaşamak çok sıkıcı ve tatsız olmaz mı zaten? çok ağlamayan çok gülebilir mi? böyle bir şey olabileceğini hiç sanmıyorum. burası aklımızdakileri, kalbimizdekileri döktüğümüz bir platform. bazen de dışarıda seslice söyleyemediğimiz şeyleri anonimliğe sığınarak çatır çatır söylüyoruz, bir nevi terapi oluyor. duygusal tanımlar ve başlıklar görmek çok normal bu nedenle. duygusuzca yazılmış bir sürü tanım ve açılmış bir sürü başlık da var, bu nedenle genelleme yapmanın pek de doğru olmadığını düşünüyorum. kırılganlığa gelince, yukarıdaki arkadaşların dediği gibi herkesin farklı kırılganlıkları var. özgüvensiz olduğu bazı konular var. bazı konularda hassas olmak, kırılgan bir insan olunduğu anlamına gelmez.
duygusal olmaktan korkmayın, özellikle erkekler, siz hiç korkmayın. duygularımız olmadan hayattan zevk alamayız. ağlamadan gülemeyiz, sinirlenmeden sakinleşemeyiz, değil mi? negatif olmadan pozitif de olamayız. ot gibi geçip gideriz.

çok üzerler bizi.*

yazdıklarından öyle anlaşılıyor.

(bkz: gta oynarken masum vatandaşa zarar vermemek)

doru.

san andreas oynarken, çete savaşlarından önce kalktık gittik kan dökülmesin diyalogla halledelim dedik. fak of men filan dediler, biz yine onu kahretsin oyunun akışını bozma adamım diye tıransleyt yaptık.

taxiye çıktığımızda yolda gördüğümüz yaşlılara korna çaldık, dezzem gel bırakayım gideceğin yere kadar paraya lüzum yok insanlık da lâzım anadın mı dedik.

bully oynarken, nerede alt sınıflara çöken zengin züppesi görsek anında olay yeri intikal yaptık, mazlumları kurtardık. öğretmenlerimize saygıda kusur etmedik. bir kız sevdik, binasının tam karşısındaki duvara sırt verip çömdük çıkar da görürüz diye bekledik. gitti kolej montlu götün birine vardı. bizim üstümüzde eski bir gömlek vardı...

peki elde ne var? elde boş kadeh var... salak olmiycaksın bu hayatta, kendini kullandirmiycaksın...

odundan yapılmadık,bizim de kalbimiz var tabi ki. kırılmış da olsa..

sürü psikolojisi. mesela ben oldukça şirretim ama konsept bozulmasın diye burada hep hüzünlü şeyler yazıyorum.

duygularını ifade edememek ve nasıl anlatacağını bilememekten dolayı oluyor.

size kek yapayım mı?

aynen dogru. mesela adi lazim degil 1 tane akrep burclu yazara sinirlenip 1 laf ettim, nasi 1 keci inadi varsa israrla affetmiyo.

narsisistik kırılganlığı çağrıştırmaktadır.