ofisime gelmeden önce randevu alın diyen akademisyen

hanımefendi danışmanımdı. odasının kapısında böyle bir çıktı asılıydı. diyelim ki bir konuda danışmam gerekiyor bunun için önce mail atıp randevu almam gerekiyordu. maili atıyorum o bana diğer gün uygun olduğu saati söylüyor ve ben diğer gün odasına gidip randevum vardı hocam diyorum. bir defasında hocam acaba bu gibi durumlarda mail atsam siz de mailden cevap verseniz olmaz mı demiştim. olmaz, ofisime gelmeniz gerekiyor, chat yapacak hâlim yok demişti.

randevu ile sohbet eden akademisyendir.

randevu almadan kimseyle konuşmayı görüşmeyi istemiyordur.

ofisinin hangi iş hanında olduğunu merak ettiğim akademisyen*

evinde de misafirlerini oturma ofisinde mi ağırlıyor diye de düşündürtür*

pardon ingiliz kraliçesiyle mi görüşüyorum dedirtir.

o akademisyen, odasında gerçekten akademik faaliyetlerle meşgul olabilir. planlı ziyaretler haricinde çalışmasının bölünmesinden hoşlanmıyordur. ki büyük ihtimalle de öyle. çünkü kimse evine iş götürmek istemez. orada ailesi vardır, çocukları vardır, evinin işleri vardır, özel işleri vardır....
herkes kötü düşünceli değildir. iyi düşünün, güzel düşünün, hoş düşünün. ihtimallerden, öncelikle güzel olanına şans verin. bu sizden bir şey götürmez. ama tersi olduğunda karakterinizi net bir şekilde ortaya koyar.