ortaçağ'da halı ve kilim dokumacılığı

abazanlıktan uzak hoş bir konu. tarih boyunca halı ve kilim dokumacılığı denildiğinde, akla ilk gelen isimlerden birisi de nohutyalılardır. türklerin kayı boyunda yaptığı çeşitli hareketlerden esinlenen nohutyalılar, yazma özgürlüklerine çok düşkün bir halk olup, baskı altında kalınca kendileri gibi yazamamaları ile tanınırlar. zaten bu nedenle kilime düşmüşlerdir can sıkıntısından. madem rahat yazamıyoruz, halı yapalım bari demişlerdir. çuval, ibrik örtüsü, kanepe başı, nevresim, mesane tülü, file çorap, patates selesi, bere, kazak gibi tekstil malzemelerinin üretiminde uzmanlaşmış, gayet güzel başarılar elde etmişlerdir (patik örmek gibi).

tam olarak kendileri gibi olamayan nohutyalılar, alfa devletler tarafından yüzyıllar boyunca sıkıştırılmış, mıy mıy, bilgiye odaklı ve sümsük yapıları yüzünden sürekli fethedilmişlerdir. öte yandan, edepli ve cinsel konulardan bahsetmeyen aslanlar gibi bir topluluktur. bunların önüne tayt atılsa mesela, "hayır şu an kilim işlicem ben" derler.