ortaya karışık yapana sabah programları

hitap ettigi kitleyi cok iyi bilen programlar.

parayi bastirip reklam yapmak isteyen plastik cerrahla baslangic, sonra burc yorumlari, yasam koclari falan, mimik bir yemek tarifi, cuma gunleri ekmegini dinden cikaran bir hoca, ekstra derdindeki sarkicilarin birkac sarki soylemesi ve aklimiza gelebilecek bircok konuda mutlaka bir seylerin soylenmesi. suyundan da koyun a.k.

edit. ortaya karisik yapan.

klasik yurdum ev hanımlarına göre dizayn edilmiş programlardır. kadın beyninin o grift yapısına uygun şekilde biraz ondan biraz bundan koyarlar. ortaya çıkan çorbaya da program derler.

ne hasta şifa bulur o programla ne dindar dininden bir şey anlar. 5 dakika önce hoca "gıybet ölü eti çiğnemek gibidir" der, 5 dakika sonra bir ünlünün donunu tartışırlar.

doktorları da bir tuhaftır bu programların. yaşa, kiloya, cinsiyete, kişinin vücut yapısına, alerjisinin olup olmamasına ve daha birçok parametreye bakılmaksızın "kavak ağacının yapraklarını al kaynat, 3 gün mahallede gezdir, büyüklerine hayır duası aldır, amuda kalkıp tek nefeste tüket" gibi alakasız alakasız tavsiyelerde bulunurlar. birde yurdum insanında bir bitki endemikse şifalıdır inanışı vardır. yaygın olan bir bitki asla şifalı değildir. onlara göre zaten ilaçlar da bitkilerden yapılmıyor mudur? hı hı dersin bu kurumlar falan aptaldır çünkü 20 sene bir ilaç sentezlemek için saç baş yolarlar. ne gerek vardır, kavak ağacının yaprağını mahallede gezdirsen yeter halbuki.

benim gibi kendini akıllı sananlar da yrni uyanıp yorum yaparlar mesela kendini entelektüel zannedip. oysaki elinde tuttuğu telefondan birkaç bilgiye erişebiliyor olmak ne kadar entelektüel yapar insanı?

bebekte üç beş tur atmak en iyisidir burdan bakınca.