ortaya söylenen salata

tam bir turnusol. ortaya söylenen salataya ilk dalan, ortamın en ayı insanıdır.

ailecek kaşık çatalla dalınan yazık canı çıktı dediğim bir öğün

ağzınıza soktuğunuz çatal kaşıkla dalınmaz. salatanın ayrı çatalı kaşığı (ya da maşası vs) olur, onunla alıp tabağınıza koyarsınız.

kekoluğun lüzumu yok.

biri başlamadan kimsenin saldırmaya cesaret edemediği yiyecek.

hayvan gibi hepiniz salyali catal kasikla dalmayin. kibarligin luzumu yok bu anlatimda. tabagina alirsin zikkimlanirsin. bu yasta da yemek adabi ogretmeyelim.

ortaya söylendiyse herkesin bir salata tabağı olmalı en azından.
masadaki herkesin aynı çorbadan içmesi neyse aynı salatadan yemesi de tuhaf çünkü.
evde bile artık aynı tabaktan yenmiyor. zaten hijyenik de değil.

ayrı ayrı getirilmesini istiyoruz. sonrasında manalı manalı bir bakış yiyoruz, inşallah gıcık olup içine tükürmüyorlardır.

cem yılmaz hem şaka hem bir hakikatı paylaşmıştı, sen bize ne yap biliyor musun? restoranlarda çok geçerli bir şey, hayatın gerçeği yani.

-salata ne yaptırayım? marul, akdeniz... diye sayar garson bey. ve denir ki. +sen bize ne yap biliyor musun? ortaya kaşık yap.
-ortaya yaptırıyorum o zaman.
+ortaya.
-büyük yaptırıyorum.
+ıııiii yani ortaya. *
-ortaya, hemen.

kaşıktır o kaşık salatasıdır. güzel olur. kaşıklar kaşıklar alırsın tabağına. ya da zaten herkes dosttur akrabadır kendi kıyından köşenden yersin işte filan.
bak şimdi canım meyhane ortamı çekti hay allah hiç huyum değildir...

dışarıdaki salatalara hiç güvenmiyorum. sebzeleri yıkamadıklarına, bunun için uğraşmadıklarına çok eminim.
hele ortaya gelen salata, herkes çatallayacak, kaşıklayacak o salatayı.
hiç hijyenik değil.
düşüncesi bile rahatsız edici.

sadece bizde olan bir adet. dünyanın başka bir yerinde göremezsiniz. ailem dışında yenen yemeklerde pek tercih etmem. sebebi aynı #2982799