osmanlı neden amerika'da koloni kurmadı sorunsalı

t: osmanlı'nın kolonileşme yarışına katılmasının sebebi.
evet bu başlığında bu sorunun cevabını paylaşacağım. biraz uzun olabilir çayınızı alıp okuyabilirsiniz.
evet ilk önce dönem osmanlı sona bakalım. kolonilrşmrnin yaygınlaşması aşağı yukarı 15. yüzyılın 3. çeyreğine tekabül ediyor. o dönem osmanlı doğudaki tüm siyasi rakiplerini yenmiş. tüm gücünü batıya yani avusturya habsburglularına veriyordu. osmanlı'nın tamamen orta avrupa'ya odaklanması kolonileşmenin ülkede gündem olmamasına başlıca sabap olarak gösterilebilir. hatta osmanlı neredeyse orta avrupa dışındaki başarılarılarıyla övünmüyordu bile. 3 kral savaşı ile portekiz ispanyol krallıklarına karşı ana ortsuyu göndermeden bile büyük zafer kazanmış.
, savaşın ekonomik olarak portekiz'e o kadar pahalıya patlamıştır ki bağımsızlığını ispanyollara kaybetmişlerdir. üstelik bu kadar büyük bir yıkımı sadece osmanlı sadece bölgeye atadığı paşa ve 2000 tüfekli yeniçeri ile yapmıştır(+ endülüslü müslümanlar libya korsanları vs.). sorun şu ki osmanlı hiçbir zaman cebelitarık boğazına hakim olamamıştır. evet bu savaş sonrası osmanlı fas ı resmen kendin bağlamış olsa dahi cebelitarık boğazı hala iber yarım adasındaki ispanyolların elindeydi. bu bir başka sebep.
şimdi şunu soruyor olabilirsiniz." ozaman osmanlılar neden cebelitarık boğazını ele geçirmeye çalışmadı?" bu sorunun cevabı ise paşaların ispanyollarla cebelitarık boğazı için mücadeleye girmenin gereksiz ve fazla maaliyetli olduğunu düşünüyordu.

bir diğer sebep ise osmanlı'nın boğazlardan çok yüksek gümrük vergisi elde etmesiydi. devleti savaşlardan alınan vergiler olmadan bile ayakta tutacak kadar yüksek gelir kaynağıydı. bunu osmanlını gerilemesine rağmen ekonomik olarak uzun süre çökmemesi ile kanıtlanabilir.

bir diğeri ise osmanlı'nın gemileri olan kalyonların okyanus için dizayn edilememiş olmasıydı. kalyonlar kol gücü ile çalışan gemilerken okyanuslarda avrupalılar yelkenli gemiler kullanıyordu. tabii ki osmanlı yelkenli gemi üretebilirdi zira hala teknolojik ve mühendislik avantajı osmanlıdaydı.

vizyonsuz paşalar yüzünden belki de bugün daha büyük daha güzel bir ülkede yaşama fırsatını teptik. en azından osmanlılar büyük gelir kaynağını tepti. ve olası bir amerika macerası başlamadı bile. tabii ki osmanlı'da yeni kıtada koloni elde etmeyi savunan paşalar vardı ama sesleri yeterince gür çıkmadığı için padişah da pek sıcak bakmadı.

olayla ilgili videolar;
history matters adlı youtube kanalının bu olay hakkındaki videosu;

kings and generals adlı youtube kanalının bu olay hakkındaki videosu;

yeterince okyanus tecrübemizin olmaması ve mevcut sınırlarda yaşadığımız sorunların günbegün artması olarak yorumluyorum bu durumu.

vizyon eksikliğinden dolayı.

yav he gemi yapamadı. yav he okyanus tecrübesi yoktu.

lan ne seviyorsunuz boş boş yorum yapmayı arkadaş!

asıl soru neden amerika'da koloni kurşun? kiminle kurşun? adamın fazladan yerleştirecek nüfusu olsa, kontrol edebilecek araçları olsa avrupa'da fethe devam eder. ya da kendi ülkesinin bakir kalmış, terk edilmiş topraklarını eker biçer. bok mu var abi amerika'ya gitsin. ne var orada?

altın gümüş falan demeyin sakın haa!

gidicek halı olsa hindistan'a giderdi zaten.

osmanlı tarihinde hiçbir zaman koloni kurmamıştır. hükmettiği topraklara savaşarak girmiş ya yönetici atayarak, vergisini toplayarak ya da onayladığı yerel bir yöneticiden senelik haracını alarak ordularını çekmiştir. o bölgeyle olan ticaret, bölgenin bayındırlığı ya da başka bir şey umurunda olmamıştır. balkanlarda uyguladığı iskan politikası ise kolonizasyon değil doğrudan yurtlaştırmadır. bazı tarihçiler osmanlının (isyan etme ihtimali ya da bastırılmış bir isyanın tekrarını önlemek için) sürgün ederek merkezden uzaklaştırdığı toplulukların koloni olarak değerlendirilebileceği görüşündedir. ancak bunlar koloni tanımına uymaz.

göçebe olanlar koloni kuramaz, sadece konarlar...

birisi başlığı açana tarih kitabı fırlatsın

deniz ve denizciliğin gelişmemiş olmasıdır. kendi etrafındaki bölgeler ile uğraşmaktan deniz aşırı ülkeleri kendince hedef göremedi.

bütün olay istanbul'un fethi. ipek yolunun sonu istanbul ve kırım. osmanlı zaten tıkır tıkır para kazanırken kristof kolomb beyazıt 2 den gemi istemiş adam yok demiş. adamın derdi zaten dua etmekmiş hiç hırslı olmamış ve vizyonu da bu kadarmış.

cebelitarık'ı geçecek götleri olmadığı içindir.

arkadaşlar rica ediyorum saçma salak şeyler yazmayın.

tanımların sahiplerini cnn-türk kanalına davet eder bu hükümet. bakınız türkiy televizyonlarında bilgiden yoksun, uç fikirli adamlar iş yapıyor. sizi keşfetmelerini beklemeyin, sizler başvurun!*

amerika yeni ticaret yolları aranırken tesadüfen bulundu. o zamanın dünyasında ki ticaret yollarının ortasına oturmuş bir osmanlı askeri, tüccarı ya da denizcisi için yeni dünyaların keşfi ve kolonileştirilmesi gereksiz derecede masraflı bir maceradan başka bir şey değil.

portekiz'in coğrafi avantajına sahip değildi. amerika kıtasından ta istanbul'a mal taşımak kârlı gelmemiş herhal.

çünkü piri reis in ömrü vefa etmedi.

ikmal sorunları vardı. amerikadan gelecek olan ürünleri istanbula taşımak maliyet açısından külfeti olacaktır. getirilen altin gümüş gibi değerli madenleri eger kendi piyasasına sokmayı düşünürsek osmanlida ciddi enflasyon olacaktı.

sonuç olarak bunu hiç bilemeyecegiz

döneminde gerek duyulmadığı içindir. yoksa hindistana deniz seferleri düzenleyen akıl gerekli görseydi amerikayı da kolonize etmeyi en azından denerdi diye düşünüyorum.

dönemin ticaret merkezi üç kıtanın merkezindeydiler gerek duymamışlardır diyeceğim de isteselerdi de coğrafi konumdan ve masraftan dolayı zaman ayıramazlardı. ayrıca batıda haçlılarla, doğuda acemlerle, afrika yine batı sömürgeleriyle uğraşmaktan amerika'yı düşünmeye fırsatları olmamıştır.

lojistik olarak mümkün olmadığı için. cebelitarık'tan geçirmezler. koskoca fransa'nın dahi ingiliz ablukasıyla kolonilerini nasıl kaybettiği ortada. louisiana'yı da sırf bu yüzden sattılar abd'ye. balık ve denizci anlamında fakir bir deniz olan akdeniz'den osmanlı'nın ciddi bir donanma çıkarması da beklenemezdi.

pek çok sebep var aslında. ikmal desen sorun, gemicilik bağlamında, özellikle uzun menzil gidecek güçlü yelkenlilerin olmaması da cabası (malum akdeniz sularına daha alışık bir filo mevcut). düşünüldüğünde mantıklı bir yatırım da değil, osmanlı'nın inanılmaz merkezi ve güçlü bir konumu var, geleneksel ticaret yolları ve bu yoldan gelen malların çoğuna kolaylıkla ulaşıyor.

mehmet sefa gürkan'ın çok güzel bir lafı vardı bu konuyla bağlantılı: "osmanlı o kadar da geri kalmadı, öbürleri (avrupa) çok hızlı gitti" şeklinde. tamamen doğrudur. doğal kaynak ve lüks bolluğu çeken bir ülkenin kalkıp da dünyanın öbür ucuna gitmesi çok da mantıklı gözükmemiş olmalı zamanın devlet adamlarına.