öyle değil ama olsun tebessümü

bir brokoli ve tosbağa ukdesidir.

başlığı okuduğum anda bile sinirlenmeme neden olan, bana göre tamamen bir kibir göstergesi bir eylemdir.

tebessüm kadar güzel bir şeyi bile kibir göstergesine çeviren insanlar var bu dünyada. görünce insanı mutlu eden tebessüm bu insanların dudaklarında öfke patlamalarına neden olabilecek kadar eğreti durur.

cehaleti tahsil ile alakalandırmadan söylüyorum ki bu tür insanlar genelde cahildir. ve çoğu zaman bir siyasi görüşe, bir dini inanca, bir dünya görüşüne körü körüne bir bağnazlıkla inanmış insanlardır.

kendilerine has bir görüşleri yoktur. genelde devşirme fikirlerle kör topal idare ederler. ama siz bir fikir beyan ettiğiniz zaman dudaklarına sonradan yapışmış gibi duran bir tebessümle sizi hatalı olduğunuzu belli eder. bunu sizin cehaletinize verdiklerini belli eder ve bazen bu tebessüme "olsun" sözünü de eklerler.

karşı bir görüşleri yoktur, sizinle tartışmaya girmezler. sadece bilgece olduklarını düşündükleri ama aslında aptalca olan bir gülüşle sizi hoş görürler.

yani can sıkan bir tebessümdür bu. ukde sahibi yazar arkadaşım brokoli ve tosbağa kusuruma bakmasın. belki o böyle bir şey düşünmüyordu bu ukdeyi bırakırken. açıkçası ben de neden bu kadar sinirlendiğimi anlamadım açıkçası.

uzaydayız sonuçta, herkes gergin.

başlığı okur okumaz içime yine bu tebessümü attığım hayal kırıklıkları çöktü.

birkaç şekilde yapılanı var gözlemlediğim kadarıyla.

bir tanesi,
gerçekten haklı olduğun bir konuda karşındaki insanın gözünü, kulağını, zihnini kapatıp seni duymak istememesindendir. *

diğeri,
bile isteye, doğrusunu senden benden iyi bildiği halde manipülasyona girişip yalanı, yanlışı gözünün içine baka baka hiç utanıp sıkılmadan söyleyen insanlar için kullanılır.

öteki,
bir işe yeni başlamış, henüz tecrübesiz ve hata yapmış, öğrenmek heveslisi birini rahatlatmak ve aynı zamanda doğrusunu da öğretmek adına söylenebilir. *

beriki,
ilk versiyonun tam tersidir.
manipülatif ve çok bilmiş kişisi, ne söylersen söyle zaten ilk saniyeden itibaren bu kalıp ile gelir.(bkz: koşarak uzaklaşılması gereken kimseler)