paçaları katlayıp yalın ayak sahilde yürümek

bazı romantik dizilerde kıllı adamların kışın ayazında yaptığı sevda olayı.

amacı yok. yürüyüp şarkıya başlıyoruz inceden ve kızlar seviyor bizi.

çünkü deli öpmüş gibi kotu sıvayıp yürüyoruz 100 metre.

filmlerde nedensizce romantik veya eğlenceli bulunan fakat hiç hoşuma gitmeyen eylem

yürürken verdiği keyifden ziyade,dönmen gereken yere dönüp hayalini kurunca daha bir keyif veren durum. hissettiniz mi?

o kadar sosyallikten uzak kaldım ki buna bile özeniyorum.

deniz kenarında yürümenin yanında oturup taş, kabuk aramak...
hafif hafif eserken gelen yosun kokusu...
sonra bir de balkonda oturup bir şeyler yudumlarken bulduklarımı eşeleyip kolye, bileklik, halhal haline getirdiğim akşamlar...
yazı ve stressiz günlerimi özledim sözlük, oldukça.

havalarin cok soguk oldugu, ozellikle kis aylarinda denize giremedigim icin, kisa da olsa tatminlik yaratmaya calistigim, cok keyif veren eylem. yaptiktan sonra ayak isitma eylemi ve sicak icecekler tuketimi ile devam edilir.

güneş hafiften batışa geçmiş. saçlarınız uzun ve rüzgarda dağılıyor. deniz sol tarafınızda kalmış ve ıslak kumlarda yürüyorsunuz.
sahilde kimse yok. ayakkabıları elinize almışsınız. kafanıza takılan bir şey yok. sakin kafayla yürüyorsunuz.
bir yandan da dilinizde bir şarkı.
''kaldı gözlerimde tuzuyla o sevgili
hatırası kamburumda
kahrediyor beni
eski anılardan birkaç resmiyle
bense bu sahilde bir sarhoş

pantolon ketense ve omzunuza ceketi de attiysaniz bnce kisilerden bagimsiz olarak son derece estetiktir