1.
2016 çıkışlı amerikan bilim kurgu filmidir. düşük bütçeli bir yapımdır ve bir sinema filmi değildir; tv filmidir. zaman yolculuğu/döngüleri konseptini işleyen iyi filmlerden biridir. biraz time trap (2017) filminin daha aksiyonlu ama daha az fantastik hali gibidir. bu iki filmin zaman anomalilerini işlemeleri hiç benzemiyor ama "amatörce" yönleri bana göre bu filmlerin kesişimsel bir benzerliği olduğu sonucuna vardırabilir izleyicileri. iki filmde de bazı oyunculuklar çok iyi ve ikna edici lakin bazı "aktörler" de hiç inandırıcı değil. paradox'un imdb'deki oylanma sayısı ve rating ortalamasını hiç hak etmediğini düşünüyorum gene de; çok daha iyisini hak eden bir film bu.
gavurların deyişiyle "slow burner" bir film bu ve özellikle de ikinci yarısına kadar pek de özel bir film değilmiş/olmayacakmış gibi devam ediyor. evet. zaman makinesi, döngünün yarattığı kaderci/umutsuz hisler, çözüm üretmek için kafa patlatmalar, idealler, entrikalar, hırslar, şüpheler, şoklar, dehşet anları, güven kaybetmeler, amaçlar, kişisel çıkarlar vs... yani bunlar bu tür bir filmden beklenmeyecek şeyler değiller ama filmin ikinci yarısında esas entrikalar ortaya çıkmaya başlıyor ve film izleyicisini dünyasına çekmeyi başarabiliyor. gerilim ve aksiyon dozu da yüksek bir film bu. düşük bütçeli bir tv filminden, görsel efektler, yönetmenlik ve oyunculuklar gibi bakımlardan çok da bir şey beklememek lazım ama beni içine çekebilen filmler genelde hikaye odaklı olup bunu başarıyla ekrana yansıtan yapımlar olduğundan ve bu eserin de onlardan biri olduğundan, bu yapımı çok beğendiğimi rahatlıkla söyleyebilirim.
filmdeki en büyük gizemlerden biri baş karakter olan jim üzerinden dönüyor ama yoksa esas baş karakter o değil mi? biraz cypher (2002) filmindeki gibi bir sürpriz mi var acaba bu hususta?.. olur ya bu tür kurgularda; mesela "baş kötü"nün biri olduğunu düşünürüz ama sonra bir anlarız ki aslında o sadece bir piyonmuş. bu arada konu dışı ama cypher (bkz: şifre çözücü (film)) yapımını mutlaka izleyin. nasıl geri planda kalmış bu yapım bilemiyorum ama kesinlikle süper eğlenceli ve beyin yakma potansiyelli bir film. ama önce paradox'u izlemeniz daha iyi olabilir zira cypher'dan sonra bu film "çin malı" gibi kalabilir kalite bakımından. malum, bütçe farkı.
paradox, evet çığır açmıyor, evet afallatmıyor ama kesinlikle çok keyifli zaman geçirtiyor ve kaliteli biz seyir zevki yaşatıyor. yani belki de ben çocukluğumdan beri amerikan yapımı tv filmlerine çok alışkın olduğum için yadırgamamışımdır bu yapıtı. hatta yaşıtlarım ve civarı yaş grubundakiler bilir ki, öyle "dandik" filmler çıkardı ki tv'lerde özellikle de gece saatlerinde, bunların arasından çok eğlenceli bir yapıma denk geldiğimiz zaman bataklıkta inci bulmuşuz gibi sevinirdik; ve evet, bu film de bana aynen bu hissi yaşattı.
sonu benim için epey sürpriz oldu diyebilirim filmin bu arada ve çok güzel bir sürpriz oldu. "prediktıbıl" filmlerden bıktıysanız bu filme bi şans verebilirsiniz. ama belki de bu filmin nasıl sonlanacağını siz önceden tahmin edebilirsinizdir; aslansınızdır, kaplansınızdır, geliyordur gelmekte olan. tıp. (sonuçta bilim kurgu da bizim, tıp bilimi de bizim. değerler, değerlerimiz.)
gavurların deyişiyle "slow burner" bir film bu ve özellikle de ikinci yarısına kadar pek de özel bir film değilmiş/olmayacakmış gibi devam ediyor. evet. zaman makinesi, döngünün yarattığı kaderci/umutsuz hisler, çözüm üretmek için kafa patlatmalar, idealler, entrikalar, hırslar, şüpheler, şoklar, dehşet anları, güven kaybetmeler, amaçlar, kişisel çıkarlar vs... yani bunlar bu tür bir filmden beklenmeyecek şeyler değiller ama filmin ikinci yarısında esas entrikalar ortaya çıkmaya başlıyor ve film izleyicisini dünyasına çekmeyi başarabiliyor. gerilim ve aksiyon dozu da yüksek bir film bu. düşük bütçeli bir tv filminden, görsel efektler, yönetmenlik ve oyunculuklar gibi bakımlardan çok da bir şey beklememek lazım ama beni içine çekebilen filmler genelde hikaye odaklı olup bunu başarıyla ekrana yansıtan yapımlar olduğundan ve bu eserin de onlardan biri olduğundan, bu yapımı çok beğendiğimi rahatlıkla söyleyebilirim.
filmdeki en büyük gizemlerden biri baş karakter olan jim üzerinden dönüyor ama yoksa esas baş karakter o değil mi? biraz cypher (2002) filmindeki gibi bir sürpriz mi var acaba bu hususta?.. olur ya bu tür kurgularda; mesela "baş kötü"nün biri olduğunu düşünürüz ama sonra bir anlarız ki aslında o sadece bir piyonmuş. bu arada konu dışı ama cypher (bkz: şifre çözücü (film)) yapımını mutlaka izleyin. nasıl geri planda kalmış bu yapım bilemiyorum ama kesinlikle süper eğlenceli ve beyin yakma potansiyelli bir film. ama önce paradox'u izlemeniz daha iyi olabilir zira cypher'dan sonra bu film "çin malı" gibi kalabilir kalite bakımından. malum, bütçe farkı.
paradox, evet çığır açmıyor, evet afallatmıyor ama kesinlikle çok keyifli zaman geçirtiyor ve kaliteli biz seyir zevki yaşatıyor. yani belki de ben çocukluğumdan beri amerikan yapımı tv filmlerine çok alışkın olduğum için yadırgamamışımdır bu yapıtı. hatta yaşıtlarım ve civarı yaş grubundakiler bilir ki, öyle "dandik" filmler çıkardı ki tv'lerde özellikle de gece saatlerinde, bunların arasından çok eğlenceli bir yapıma denk geldiğimiz zaman bataklıkta inci bulmuşuz gibi sevinirdik; ve evet, bu film de bana aynen bu hissi yaşattı.
sonu benim için epey sürpriz oldu diyebilirim filmin bu arada ve çok güzel bir sürpriz oldu. "prediktıbıl" filmlerden bıktıysanız bu filme bi şans verebilirsiniz. ama belki de bu filmin nasıl sonlanacağını siz önceden tahmin edebilirsinizdir; aslansınızdır, kaplansınızdır, geliyordur gelmekte olan. tıp. (sonuçta bilim kurgu da bizim, tıp bilimi de bizim. değerler, değerlerimiz.)
devamını gör...