toplamda 103 bölüm, 5 sezon süren abd dizisi. eski bir cia ajanının ve zengin bir yazılımcının new york'ta suçları çözmesini konu alır.
oyuncular: jim caviezel, michael emerson, taraji p. henson, kevin chapman, amy acker, sarah shahi, brett cullen
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "ölmedim ama hafif sürünüyorum" tarafından 06.04.2021 16:44 tarihinde açılmıştır.
1.
9/11 sonrasında (bkz: harold finch) tarafından, bir sonraki terörist saldırısını önlemek için yaratılan (bkz: the machine)'in "irrelevant" olarak kategorilediği kişilerin suçlu mu yoksa kurban mı olduğunu anlamaya çalıştığımız dizi. if then else bölümü, harikadır.
tabii şimdi akıllarda şu soru var. bu adamlar terörist saldırısını önleyeceklerdi, noldu da irrelevant mevzusuna el atmaya başladılar. çünkü harold fark etti ki, "everyone is relevant to someone". bunu nathan çok önceden demişti ama işte... biraz vakit aldı harold için anlaması.
tabii şimdi akıllarda şu soru var. bu adamlar terörist saldırısını önleyeceklerdi, noldu da irrelevant mevzusuna el atmaya başladılar. çünkü harold fark etti ki, "everyone is relevant to someone". bunu nathan çok önceden demişti ama işte... biraz vakit aldı harold için anlaması.
devamını gör...
2.
ben de kim bu başlığı açacak da yazayım diye düşünüyordum. christopher nolan'ın kardeşi jonathan nolan'ın senaristliğini yaptığı dizidir. üç sezon aradan sonra mükemmel bir finalle bitirmiştir. bu dizi sırf aksiyon ya da yapay zaka üzerine odaklı değildir. arada politikacılara da giydiriyor. o açıdan takdir ediyorum ama bazen kurtlar vadisi mi izliyorum lan diye bir hisse kapılmıyor değilim. arada ufak tefek kurgu problemi olsa da mükemmel dizidir.
devamını gör...
3.
2011 yılında yayınlanmaya başladığında "you are being watched. the government has a secret system: a machine that spies on you every hour of every day. i know because i built it" diye başlayan dizi, bilim kurgu, suç draması amerikan dizisidir. baş rolünde; jim caviezel, michael emerson, taraji p. henson, kevin chapman gibi oyuncular yer alır (benim favorim daima jim caiezel'dir :).
ilk sezondan en etkileyici sahnesinden;
"sizi hayata bağlayan o kişiyi bulduğunuzda bambaşka biri olursunuz. daha iyi biri. ama o kişi sizden alındığında... o zaman neye dönüşürsünüz?"
--! spoiler !--
kameralar her yerde! izliyorlar, dinliyorlar, kaydediyorlar... sizin hakkınızda her şeyi biliyorlar! peki siz onlar hakkında ne biliyorsunuz? gizemli bir işadamı olan mr. finch, ileride işlenecek suçları önceden önlemeyi hedefleyen bir bilgisayar programı geliştirir. ilginç bir karaktere sahip bu milyoner işadamı elindeki programı hayata geçirebilmek için resmi kayıtlarda ölü olarak geçen reese adlı eski bir cia ajanıyla anlaşır. kendi kaynakları ve teknolojisiyle, reese'in yetenekleri ve sezgilerini birleştiren mr. finch'in amacı; gelecekte işlenecek olan suçları henüz suçlular eyleme geçmeden önlemektir.
--! spoiler !--
ilk sezondan en etkileyici sahnesinden;
"sizi hayata bağlayan o kişiyi bulduğunuzda bambaşka biri olursunuz. daha iyi biri. ama o kişi sizden alındığında... o zaman neye dönüşürsünüz?"
--! spoiler !--
kameralar her yerde! izliyorlar, dinliyorlar, kaydediyorlar... sizin hakkınızda her şeyi biliyorlar! peki siz onlar hakkında ne biliyorsunuz? gizemli bir işadamı olan mr. finch, ileride işlenecek suçları önceden önlemeyi hedefleyen bir bilgisayar programı geliştirir. ilginç bir karaktere sahip bu milyoner işadamı elindeki programı hayata geçirebilmek için resmi kayıtlarda ölü olarak geçen reese adlı eski bir cia ajanıyla anlaşır. kendi kaynakları ve teknolojisiyle, reese'in yetenekleri ve sezgilerini birleştiren mr. finch'in amacı; gelecekte işlenecek olan suçları henüz suçlular eyleme geçmeden önlemektir.
--! spoiler !--
devamını gör...
4.
aslında çok bilindik bir hikayeyi çok iyi şekilde anlatan alanında çekişmiş en iyisi demekte beis görmediğim dizidir.
bilindik hikayeden kasıt; bir bilgisayarı dahisi ile eski askerin hayat kurtarma çabası fakat diziyi üst seviyeye çıkaran nokta ise gerek detaylara verilen önem gerekse yan karakterlerin dahi inanılmaz derin şekilde işlenmiş olmasıdır.
kendime not; yazarlık onayladığında bu dizi hakkında inanılmaz uzun girdiler gelecektir.
bilindik hikayeden kasıt; bir bilgisayarı dahisi ile eski askerin hayat kurtarma çabası fakat diziyi üst seviyeye çıkaran nokta ise gerek detaylara verilen önem gerekse yan karakterlerin dahi inanılmaz derin şekilde işlenmiş olmasıdır.
kendime not; yazarlık onayladığında bu dizi hakkında inanılmaz uzun girdiler gelecektir.
devamını gör...
5.
cbs tarafından son sezonda fişi çekilmeseydi, harikulade bir dizi olacaktı, ki ilk sezonları öyleydi.
gayet güzel, yeri geldiğinde üzen, mutlu eden, geren, her duyguyu yaşatan şahane bir dizi.
filmdeki bazı şeylerin gerçeklik oranı çok fazla. the machine, yani makinenin 2013 yılında gerçekten inşa edildiği söyleniyordu, baya gündemde kalmıştı hatta.
dizide benim dikkatimi çeken bir hata mevcut, ilk sezonda, kaçıncı bölüm hatırlamıyorum. reese'in üzerine bomba takılı olan bölüm.
her telefonun ımeı numarası için sıfırlama kodu olmaz. şu olur, eğer telefon android ise recovery(kurtarma) menüsü olur, ve o menüden telefon hafızası tamamen silinebilir.
the machine, bilgisayar konuları doğru. gerçekten böyle sistem yapmak için, yazılım bilgisi dışında iyi bir para gerekiyor. o sunucular hiç ucuz değil.
aklımı şu anda kurcalayan bir şey gelmedi. bu arada, bu mesajı poı soundtrack izlerken yazmanın verdiği bir mutluluk var. adamlar gerçekten soundtrack işini çözmüşler yahu.
gayet güzel, yeri geldiğinde üzen, mutlu eden, geren, her duyguyu yaşatan şahane bir dizi.
filmdeki bazı şeylerin gerçeklik oranı çok fazla. the machine, yani makinenin 2013 yılında gerçekten inşa edildiği söyleniyordu, baya gündemde kalmıştı hatta.
dizide benim dikkatimi çeken bir hata mevcut, ilk sezonda, kaçıncı bölüm hatırlamıyorum. reese'in üzerine bomba takılı olan bölüm.
her telefonun ımeı numarası için sıfırlama kodu olmaz. şu olur, eğer telefon android ise recovery(kurtarma) menüsü olur, ve o menüden telefon hafızası tamamen silinebilir.
the machine, bilgisayar konuları doğru. gerçekten böyle sistem yapmak için, yazılım bilgisi dışında iyi bir para gerekiyor. o sunucular hiç ucuz değil.
aklımı şu anda kurcalayan bir şey gelmedi. bu arada, bu mesajı poı soundtrack izlerken yazmanın verdiği bir mutluluk var. adamlar gerçekten soundtrack işini çözmüşler yahu.
devamını gör...
6.
üç sene önce birazını izleyip yarım bırakmak zorunda kaldığım dizidir. efsane bir dizidir ayrıca. özellikle harold karakterini bir ayrı severim. çok farklı bir aroması vardır. tadı damağımda kalmıştı. ızleyin izlettirin.
devamını gör...
7.
en az abartılan dizi. ama birçok diziden daha muhteşem konulara ve senaryolara sahip. günümüzde telefonların bile yüzümü kaydettiğini düşünürsek içindekilerin hiç de felaket senaryosu olmadığı aşikâr.
devamını gör...
8.
doğru, yanlış, değerli, değersiz kavramlarına ‘kime göre? neye göre?’ bakış açısıyla değinen bir dizidir. fazla uzamadan, tekrara düşmeden, sıkmadan bitti. eski bir ajan bir işe karışır ve macera başlar gibi klişe dinamikleri varmış gibi görünse de öyle değil. en sevdiğim sahne dördüncü sezon finalinde ‘welcome to the machine’ şarkısının çaldığı sahnedir. insanı ağlatabilir yani. *
devamını gör...
9.
senaryosunu jonathan nolan’ın (bkz: westworld) yazdığı yapay zeka aramızda yaşasaydı ne olurdu temalı, soundtrackleri de harika olan bilim kurgusu dizisi.
ana karakterlerinin yanı sıra tek bölümlük karakterleride iyi yaratılmıştır.
yapay zekanın insani dürtüler gösterip gösteremeyeceğine dair, kaynağından başlayıp sorular sorduran, bununla ilgili psikolojik ve felsefik çıkarımlar yapan/yaptıran, iyiyle kötünün duruma olaylara göre aynı tarafta olabileceği ya da inandığımız mutlak doğrunun iyi ve kötü ayrımını yapıp yapamayacağımız (harold finch’in machine’le arasına koyduğu inişli çıkışlı mesafe) ve sonuçlarının nasıl değişkenlik gösterebileceğini olaylar ekseninde anlatır.
harold finch’in bir yerde/zamanda patlayabilecek gerginliğini ben dizi boyunca hissetmiştim. (bkz: michael emerson)
dizinin popüler satranç sahnesi için:
ana karakterlerinin yanı sıra tek bölümlük karakterleride iyi yaratılmıştır.
yapay zekanın insani dürtüler gösterip gösteremeyeceğine dair, kaynağından başlayıp sorular sorduran, bununla ilgili psikolojik ve felsefik çıkarımlar yapan/yaptıran, iyiyle kötünün duruma olaylara göre aynı tarafta olabileceği ya da inandığımız mutlak doğrunun iyi ve kötü ayrımını yapıp yapamayacağımız (harold finch’in machine’le arasına koyduğu inişli çıkışlı mesafe) ve sonuçlarının nasıl değişkenlik gösterebileceğini olaylar ekseninde anlatır.
harold finch’in bir yerde/zamanda patlayabilecek gerginliğini ben dizi boyunca hissetmiştim. (bkz: michael emerson)
dizinin popüler satranç sahnesi için:
devamını gör...
10.
harold finch’in girişinde “ but victim or perptator, if the your number’s up, we find you ! “ şeklinde amacını özetlediği kaliteli dizi. john reese, harold finch ve root da televizyon ekranına gelmiş kült karakterler arasındadır.
devamını gör...
11.
izlediğime pişman olmadığım dizilerden biridir. her bölümü baştan sona kendini izletir. bazı dizileri ileri sararak izliyorum.
yazılım, kodlama gibi konulara ilgim olmasa da teknoloji tarafı epey ilgi çekici ufuk açıcıydı. lost izlemiş biri olarak michael emerson için bile izlenecek bir dizi olmuştu.
john reese karakteri bu tip karakterler içinde en eli yüzü düzgün karakterlerden biridir.
yazılım, kodlama gibi konulara ilgim olmasa da teknoloji tarafı epey ilgi çekici ufuk açıcıydı. lost izlemiş biri olarak michael emerson için bile izlenecek bir dizi olmuştu.
john reese karakteri bu tip karakterler içinde en eli yüzü düzgün karakterlerden biridir.
devamını gör...
12.
çaylakken ne yazılır diye düşündüm ve dedim ki person of interest yazmayacaksam yazarlığımın ne anlamı var. yazar olacaksam ve kim bilir bu profil nerelere gidecekse gitsin ilk 5 entry'de mutlaka poi olmalı.
çok ilginç bir hikayeyle başladığım* bu dizinin ilk iki sezonu'nu özellikle ilk sezonunu arka sokaklar'ın daha profesyonelce ve altı dolu bir hikayeyle yapılmış bir dizi gibi izledim. 3. sezona geçince dedim noluyoruz abi. 3. sezonu bitirdiğimde 4. sezon henüz çıkıyordu. hemen güncele yetiştim. dizi o kadar iyi gidiyordu ki 4.11 (if then else) bölümünün mükemmel ötesi olduğunu fark etmedim bile. daha sonra tekrar izleyince bir başyapıt olduğunu anladım.
4. sezonun final sahnesi geldiğinde kendimden geçmiştim. hayatımda izlediğim hiçbir şeyden bu kadar etkilenmemiştim. spoiler vermeden izlemeyenlere tavsiyem etrafınızda derin bir sessizlik olsun ve bence yalnız olun. müziğin girişinin ve gözünüze çarpan görüntülerin tadına varın belki de hayatınızda hiç böyle bir uyum yakalayamayacaksınız.
abi nasıl ya bu şarkı ile o sahne nasıl bu kadar uyumlu olabilir. nasıl yaparsınız bunu ya? bilmem kaç yılından kalma şarkıyı nasıl 90 bölüm bekleyip tam da burada "father" yazısında patlatırsınız. allah sabır vermiş size.
sonra ne mi oldu. neydi günahım da allah böyle bir bela verdi bilmiyorum ama 4. sezon finalinden sonra dizinin iptal olduğu abd'nin dizinin devam etmesini istemediği söylentileri çıktı ki doğrulandı daha sonra. tabi halimi düşünün. acaba ne olacak diye yarım ingilizcemle haberleri takip ettim. hiçbir net bilgi yoktu. bekle bekle kafayı yedim. daha sonra oyuncuların ve fanların baskısıyla 5. sezonun çıkacağı bilgisi geldi ama diğer sezonlar gibi 22 veya 23 bölüm değil 13 bölüm olacaktı. ayrıca beklendiği gibi 12 haftada yayınlanmayacak 6 veya 7 haftada yayınlanıp bitirilecekti. (bazı haftalarda 2 hatta 3 bölüm yayınlandı) tabii böyle olunca da 5. sezonda bir sürü çekim hatasına denk geldik. yapımcıya, oyunculara, yönetmene yakışmayacak derecede hatalar vardı. konu ise her zamanki gibi mü kem meldi. bir şekilde bitti. unutmadan söyleyim 4. sezon finalinden 5. sezon ilk bölümüne kadar tam 364 gün bekledik. 364 gün. bana sorsanız 5 yıl gibiydi ama 364 günmüş imdb öyle diyor.
çok az şeyin fanboyuyumdur. tuttuğum takımın bile bu kadar fanboyu değilimdir. ama bu diziye dizi diyemiyorum. izlediğin en iyi dizi sorusuna hep mr robot diyorum. çünkü bu bir dizi olamaz. olsa olsa şaheser olabilir.
poi misyonerliğim şimdilik bitti. yazarlık gelince devam edebilirim :)
çok ilginç bir hikayeyle başladığım* bu dizinin ilk iki sezonu'nu özellikle ilk sezonunu arka sokaklar'ın daha profesyonelce ve altı dolu bir hikayeyle yapılmış bir dizi gibi izledim. 3. sezona geçince dedim noluyoruz abi. 3. sezonu bitirdiğimde 4. sezon henüz çıkıyordu. hemen güncele yetiştim. dizi o kadar iyi gidiyordu ki 4.11 (if then else) bölümünün mükemmel ötesi olduğunu fark etmedim bile. daha sonra tekrar izleyince bir başyapıt olduğunu anladım.
4. sezonun final sahnesi geldiğinde kendimden geçmiştim. hayatımda izlediğim hiçbir şeyden bu kadar etkilenmemiştim. spoiler vermeden izlemeyenlere tavsiyem etrafınızda derin bir sessizlik olsun ve bence yalnız olun. müziğin girişinin ve gözünüze çarpan görüntülerin tadına varın belki de hayatınızda hiç böyle bir uyum yakalayamayacaksınız.
abi nasıl ya bu şarkı ile o sahne nasıl bu kadar uyumlu olabilir. nasıl yaparsınız bunu ya? bilmem kaç yılından kalma şarkıyı nasıl 90 bölüm bekleyip tam da burada "father" yazısında patlatırsınız. allah sabır vermiş size.
sonra ne mi oldu. neydi günahım da allah böyle bir bela verdi bilmiyorum ama 4. sezon finalinden sonra dizinin iptal olduğu abd'nin dizinin devam etmesini istemediği söylentileri çıktı ki doğrulandı daha sonra. tabi halimi düşünün. acaba ne olacak diye yarım ingilizcemle haberleri takip ettim. hiçbir net bilgi yoktu. bekle bekle kafayı yedim. daha sonra oyuncuların ve fanların baskısıyla 5. sezonun çıkacağı bilgisi geldi ama diğer sezonlar gibi 22 veya 23 bölüm değil 13 bölüm olacaktı. ayrıca beklendiği gibi 12 haftada yayınlanmayacak 6 veya 7 haftada yayınlanıp bitirilecekti. (bazı haftalarda 2 hatta 3 bölüm yayınlandı) tabii böyle olunca da 5. sezonda bir sürü çekim hatasına denk geldik. yapımcıya, oyunculara, yönetmene yakışmayacak derecede hatalar vardı. konu ise her zamanki gibi mü kem meldi. bir şekilde bitti. unutmadan söyleyim 4. sezon finalinden 5. sezon ilk bölümüne kadar tam 364 gün bekledik. 364 gün. bana sorsanız 5 yıl gibiydi ama 364 günmüş imdb öyle diyor.
çok az şeyin fanboyuyumdur. tuttuğum takımın bile bu kadar fanboyu değilimdir. ama bu diziye dizi diyemiyorum. izlediğin en iyi dizi sorusuna hep mr robot diyorum. çünkü bu bir dizi olamaz. olsa olsa şaheser olabilir.
poi misyonerliğim şimdilik bitti. yazarlık gelince devam edebilirim :)
devamını gör...
13.
polisiye ve bilim kurgunun bir arada olduğu güzel bir dizidir. bu dizide oluşturulan senaryoda pek çok şeyi görebilirsiniz. harold finch makine adı verdiği bir yapay zeka programı yaratmıştır ve bu yapay zekaya iyi ile kötü arasındaki farkı öğretmiştir. makine tehdit altında olan insanları şifreleyerek harold ve ekibine ulaştırmaktadır. onlar da ilgili kişileri tespit ve takibi yaparak onların hayatlarını kurtamaya çalışırlar. fakat hükümet böyle bir sistemin varlığından endişelenir. bu esnada hükümet kendisi için bir yapay zeka programı edinir bununla birlikte iki yapay zekanın savaşı da ortaya çıkar. çok keyif aldığım efsane dizilerdendir.
devamını gör...