porno yıldızına aşık olmak

ben deli değilim ukdesi.

wut!!! bu gerçek bir (bkz: bruh moment).

mümkündür ancak aşk ile sevgiyi birbirine karıştırmamak gerekir. zizek'in de altını çizdiği üzere sevgi aslında habis bir eylemdir. siz birisine "seni seviyorum" dediğinizde orada bir çizgi çekersiniz, sizin için diğer insanların bir anlamı olmadığına; tüm ilgi ve dikkatinizi bu insana yönlendireceğinizi ifade eden bir şeydir ve bu aslında korkunç bir şeydir - zira karşımızdakinin bu kadar bir ilgiyi isteyip istemediğini tamamen hasıraltı eden bir düşüncedir. aşk ise biraz daha duygudurumsaldır; gelir geçer ve daha çok fiziksel güzelliğe karşı duyulan bir arzuyu ifade eder.

e porno yıldızı dediğimiz şey tam da bu arzu nesnesinin idealize edildiği ve en nihayetinde bize ideal bir sonucu veren - hiç bir porno filminde karakterlerin orgazm olamadığını görmeyiz, hep bir mutlu son vardır - ter yoktur, hiç bir hata yoktur ama hepimizin bildiği üzere seks böyle temiz böyle hatasız bir şey değildir. bu aşk da aslında lacancı bir ifadeyle jouissance kavramına şak diye oturur. bu duyuyu hissederken karşımızdakinin bir ideal "kadın" olduğunu, asla bizim olamayacağını da biliriz ama o hayale karşı duyulan arzudan da haz etmeden duramayız. hem acı ve hem hazzı yaşarız ki jouissance tam da budur.

deli gibi aşık olunursa belki geçmişini aklına getirmeyendir.

yok artık daha neler. bir kalıp sabuna da aşık olun bari. epey teşviki mesainiz vardır.