1.
bir elektromanyetik dalganın, sahip olduğu dalga boyundan çok daha küçük tanecikler tarafından saçılımı ve gökyüzünü mavi görme nedenimiz.
cümlenin son kısmının ne anlama geldiğine ilişkin biraz merakı olanlar için ek bilgi:
ışık, elektromanyetik bir dalga. beyaz ışık dediğimiz güneş ışığının içerisinde, gökkuşağı renkleri dediğimiz renklerde, yani farklı dalga boylarında ışık bileşenleri var. bunların hepsinin, mesela bir prizmadan geçerken kırılma ya da atmosferde yol alırken saçılma miktarı birbirinden farklı.
rayleigh saçılımı, dalga boyu ile ters orantılı. yani ışığın dalga boyu ne kadar küçükse saçılması o kadar fazla olur. mavi ışığın dalga boyu, beyaz ışıktaki diğer bileşenlere göre daha kısa olduğundan, mavi ışık atmosferde daha fazla dağılır. bu nedenle de gökyüzü bize mavi görünür.
cümlenin son kısmının ne anlama geldiğine ilişkin biraz merakı olanlar için ek bilgi:
ışık, elektromanyetik bir dalga. beyaz ışık dediğimiz güneş ışığının içerisinde, gökkuşağı renkleri dediğimiz renklerde, yani farklı dalga boylarında ışık bileşenleri var. bunların hepsinin, mesela bir prizmadan geçerken kırılma ya da atmosferde yol alırken saçılma miktarı birbirinden farklı.
rayleigh saçılımı, dalga boyu ile ters orantılı. yani ışığın dalga boyu ne kadar küçükse saçılması o kadar fazla olur. mavi ışığın dalga boyu, beyaz ışıktaki diğer bileşenlere göre daha kısa olduğundan, mavi ışık atmosferde daha fazla dağılır. bu nedenle de gökyüzü bize mavi görünür.
devamını gör...
2.
gökyüzünü mavi görme nedenimiz olan ışığın veya diğer elektromanyetik
radyasyonun, ışığın dalga boyundan daha küçük tanecikler tarafından saçılımı olarak tanımlanır.
bunu ortaya atan ilk kişi ise ingiliz bilim insanı ve matematikçi lord rayleigh olarak bilinir.
radyasyonun, ışığın dalga boyundan daha küçük tanecikler tarafından saçılımı olarak tanımlanır.
bunu ortaya atan ilk kişi ise ingiliz bilim insanı ve matematikçi lord rayleigh olarak bilinir.
devamını gör...