rimel sürerken ağzın istemsizce açık kalması

neden olduğunu kimselerin bilmediği, refleks denilerek geçiştirilen bir durum.
en mantıklı açıklaması kortikal homunculus'ta ağız, burun ve gözün kontrol sahalarının yakın olmasıdır. beyindeki sinirsel bağlantılar çok yoğun ve karmaşık olduğu için impulsun* komşu nöronal sahalara yansıyabilmesi söz konusudur.




bunun da sadece bir teori olduğunu akıldan çıkarmamak gerek yine de.

rimel-ağız ilişkisi her ne kadar basit ve önemsiz bir tuhaflık gibi görünse de arkada yatan nedenin bilinmesi insan nörofizyolojisine dair bazı bilinmezlerin ortadan kalkmasına yardımcı olabilir.

bende gerçekleşmeyen durum. sanırım zararsız bir genellemenin kurbanı oluyoruz konu bu olduğunda.

mükemmel bir kız eşekliği. bayılıyorum onların bu hallerine.
bi de ağızlarına yakın bir yerlere bi şeyler sürdükleri zaman o dudakları kasılmıyor mu, ağızları sabit bir açıklıkta kalmıyor mu, of diyorum. o halde bile vır vır konuşuyorlar. dudaklarını hareket ettirmeden bir şeyler anlatmaya çalışıyorlar bize. o sesleri süper işte. ağızlarının içinde homur homur konuşuyorlar. sabaha kadar konuşsunlar dinlerim.

sözlükte böyle şeyler okumak istiyorum ben. aferin. tatlı tespitler. klişe ama ufaktan harekete geçirici.

trafik çevirir.

ağızlarıyla açı sağlıyorlar. balans ayarı gibi düşünün.

ağız açıkken çok daha uzun süre dayanıyor o rimelin hacmi. biz annemizden ve 2010 yılındaki james charles'tan böyle gördük.

o hazırlık sizin içinse ağzınız açık zevkle izlersiniz. arada da sohbet, muhabbet, fingir fingir..

gözleri deli gibi açmaya çalışınca, ağız da kendiliğinden açılıyor..
bence mevzu bundan ileri geliyor.

gözleri deli gibi niye açarsın?
görselle güçlendirelim;



korku, şaşkınlık, şok!
yüz binlerce yıldır bu nedenle açarız gözleri ve ağızları...
vücut böyle alışmış..
ikisi birbiriyle koordineli hareket etmiş hep.
şimdi şurada ayna dediğimiz şey, son 100 yılda yaygınlaşmış...
vücut nereden bilsin, klasik bir aynaya bakıyorsun?
şoka uğradın, algı seviyen arttı birden diye düşünüyor...

zaten inanılmaz görünüyorsunuz kadınlar; rimel, ruj, fondöten falan sürerken...
hastayım o hallerinize...
son derece ciddi!
yapılan işe konsantre...
hele o bakışlar!
tamamen üretkenlik, yapılan işi iyi yapmaya odaklı...

ince belli bardakta çay içerken serçe parmağın istemsiz kalkması gibi mi?

far görmüş tavşan gibi olmak.(bkz: swh)

açık kalmaması mümkün değil. her ne kadar bu sefer ağzımı açmayacağım desem de bir bakıyorum gene açmışım. * *