sen de katılmalısın yaşamı savunmaya
başlık "zamansız kelebek" tarafından 06.05.2025 19:40 tarihinde açılmıştır.
1.
1935/ 2009 yılları arasında yaşamış türk şair ve yazar kemal özer imzalı 100 sayfalık eser; şiir türünde yer alır iken 1975 yılında yayınlanmıştır.
şairin sevdalı buluşma adlı eserinden sonra okuduğum ikinci kitabı bu kitap oldu.
diğer kitabını daha iyi bulmuştum, bu şiirleri ise biraz hayal kırıklığı yaratmadı değil.
ancak kitabın adı zaten içeriğindeki şiirlerin konusuna dair bir ipucu veriyor, bütün kitap boyunca sanki tek bir şiiri okuyoruz, hep aynı dava, hep aynı bakış açısı, sanki döngüde kalmış gibi.
şiirlerin toplumcu gerçekçi bir bakış açısının ürünü oldukları da bence söylenebilir, yaşamı savunmak, âdil olmak, özgürlük, hak ve hukuk, insanın insanca yaşaması gerektiği bilinci, yaşamın savunulması gerekilen bir olgu olması, adaletsizliklere karşı olmak, mücadele etmek, hakkını aramak, bu uğurda ölümden dahi korkmamak, şiirleri özetleyebileceğim bazı temalardandı.
kişinin yeri geldiğinde umutsuzluğa düşeceği günlerin de olması ama her şeye rağmen mücadele etmenin önemi, barış için savaşmak, yaşamın ciddiye alınmasının kişide yarattığı değişim gibi durumlar da şiirlerin işlediği temalara örnek verilerek çoğaltılabilir.
edebî olarak güçlü bulmasam da okuduğum için pişman olmadığım bir kitaptı.
şairin kişisel duyguları şiirlerde ön planda olmadığı için belki biraz akıcı gelmeyebilir ama yine de kendisini okutan bir eser.
seçmiş olduğum birkaç dize ile tanımıma burada bir son veriyorum.
ve sevgili okur;
" sen de katılmalısın yaşamı savunmaya. "

sırasıdır bir daha hatırlamanın şimdi.
inancın var ya daha iyi yaşayacağına,
kıyında köşende sakladığın umut var ya, diyorsun ya:
«bir gün gelip çocuklarım kavuşurlar
benim alamadığıma.
çocuklarım edinirler benim tadamadığımı.
düşen kalır, bırakın ağlamayı!
birlikte baktılar her şeye,
tek tek bakınca göremedikleri;
içine giremedikleri evlere baktılar.
hatırlamadan gitme çekilen acıları.
her şeyi söküp almışlar elinden,
bir tek pencere bırakmışlar sana.
şairin sevdalı buluşma adlı eserinden sonra okuduğum ikinci kitabı bu kitap oldu.
diğer kitabını daha iyi bulmuştum, bu şiirleri ise biraz hayal kırıklığı yaratmadı değil.
ancak kitabın adı zaten içeriğindeki şiirlerin konusuna dair bir ipucu veriyor, bütün kitap boyunca sanki tek bir şiiri okuyoruz, hep aynı dava, hep aynı bakış açısı, sanki döngüde kalmış gibi.
şiirlerin toplumcu gerçekçi bir bakış açısının ürünü oldukları da bence söylenebilir, yaşamı savunmak, âdil olmak, özgürlük, hak ve hukuk, insanın insanca yaşaması gerektiği bilinci, yaşamın savunulması gerekilen bir olgu olması, adaletsizliklere karşı olmak, mücadele etmek, hakkını aramak, bu uğurda ölümden dahi korkmamak, şiirleri özetleyebileceğim bazı temalardandı.
kişinin yeri geldiğinde umutsuzluğa düşeceği günlerin de olması ama her şeye rağmen mücadele etmenin önemi, barış için savaşmak, yaşamın ciddiye alınmasının kişide yarattığı değişim gibi durumlar da şiirlerin işlediği temalara örnek verilerek çoğaltılabilir.
edebî olarak güçlü bulmasam da okuduğum için pişman olmadığım bir kitaptı.
şairin kişisel duyguları şiirlerde ön planda olmadığı için belki biraz akıcı gelmeyebilir ama yine de kendisini okutan bir eser.
seçmiş olduğum birkaç dize ile tanımıma burada bir son veriyorum.
ve sevgili okur;
" sen de katılmalısın yaşamı savunmaya. "

sırasıdır bir daha hatırlamanın şimdi.
inancın var ya daha iyi yaşayacağına,
kıyında köşende sakladığın umut var ya, diyorsun ya:
«bir gün gelip çocuklarım kavuşurlar
benim alamadığıma.
çocuklarım edinirler benim tadamadığımı.
düşen kalır, bırakın ağlamayı!
birlikte baktılar her şeye,
tek tek bakınca göremedikleri;
içine giremedikleri evlere baktılar.
hatırlamadan gitme çekilen acıları.
her şeyi söküp almışlar elinden,
bir tek pencere bırakmışlar sana.
devamını gör...