sevgiliyi evine bırakırken köpek tarafından kovalanmak
başlık "homo ludens" tarafından 20.11.2023 20:53 tarihinde açılmıştır.
1.
fena hâlde karizma çizen durumdur. sevgiliye bu durumun izahını yapmak zor olacaktır.
+aşkım niye kaçtın?
-birden koşasım geldi. bir baktım köpek de benimle koşuyor. deli mi ne? neyse ne aşkım hadi ben kaçtım. şey yani gidiyorum, kafa bırakmadın bende. ya da dur sana kahveye mi gelsem acaba malum yoruldum ya. (ulan her meseleyi nasıl da çevirir.)
+aşkım niye kaçtın?
-birden koşasım geldi. bir baktım köpek de benimle koşuyor. deli mi ne? neyse ne aşkım hadi ben kaçtım. şey yani gidiyorum, kafa bırakmadın bende. ya da dur sana kahveye mi gelsem acaba malum yoruldum ya. (ulan her meseleyi nasıl da çevirir.)
devamını gör...
2.
+aşkım niye kaçtın?
-köpekle oynayasım geldi. hayvanseverlikten hep
+ ben de seninle oynayacaktım ama bu saatten sonra kendimle oynamaya karar verdim. iyi geceler.
-köpekle oynayasım geldi. hayvanseverlikten hep
+ ben de seninle oynayacaktım ama bu saatten sonra kendimle oynamaya karar verdim. iyi geceler.
devamını gör...
3.
ergen dönemlerimde parkta sevgilimle öpüşürken "geliyoo" dediğini farklı anlamıştım. meğerse köpekten korkarmış sjsjsj tövbe est
devamını gör...
4.
#2782880 tüh ya ben kızı köpeğin önüne atmayı düşünüyordum, olmadı bu ya.
devamını gör...
5.
mahalle köpeklerini besleyen hayvansever bi hatunla sevgili olmuştum bi dönem. askerden geleli daha çok olmamış, cepte para olmadığından arabayla taksiyle eve bırakma olayları yok. nerede buluşursak buluşalım el ele saatlerce yürüyoruz. hatun kondisyonsuz dayanamıyor o kadar yola bi yerden sonra minibüs otobüs taksi atlıyor gidiyor. beni de bozmuyor bu arada "ya sen aynı yolu geri yürüyeceksin, kıyamam" falan diyor.* ben de olayı yarı romantizm yarı şaka "seninle daha uzun vakit geçirmek için değer" falan sıkıyorum paso.*
günlerden bir gün seninki artık ayakkabılarını mı değiştirdi, hırs mı yaptı, gelmeden enerji içeceği mi içti nedir yorulmadı. yol boyunca da şen şakrak enerjisi yüksek sohbet muhabbet evinin olduğu sokağa kadar geldik. sokağa girince seninki bi duruldu, kafa indi öne falan ben anlıyorum ki muhafazakar bi sokakta muhafazakar aile apartmanı dediğimiz bi yere gidiyoruz. az ilerimizde sekiz on köpek var, bazısı uzanmış yatıyor, bazısı öyle salak salak etrafa bakınıyor. bizi görünce bunlar bi şamata, koşa koşa üstümüze gelmeye başladılar. ben tuttum hatunu geriye doğru çekip kaçalım tarzında, seninki de beni tuttu dur korkma diye. o önde ben arkasına saklanmış köpeklere hoşt kışt pist artık allah ne verdiyse saydırıyorum. o anın heyecanıyla kızı nasıl tuttuysam öyle kalakaldı. bana bakacak oluyor bakamıyor, dönecek dönemiyor. en son dayanamadı "prada! bi sakin ol!" öyle bi yükseldi ki sesi tüm sokak ve köpekler sus pus oldu bi an. köpekleri de o kadar zeki sanmazdım ama bu bağırınca hepsinin duruş değişti birden. tüm gözler üzerimde, sallanan kuyruklar durdu hafif hafif hırrrr sesleri yükseliyor. kafamı kaldırdım bi tüm sokak camlara doluşmuş beni izliyor gibi geldi o an. hani ters bi hareket yapsam köpeklerle beraber beni orada parça pinçik edecekler gibi camdakiler. seninki tuttu elimden usul usul tüm köpeklerin ve meraklı sokak sakinlerinin arasından geçirip apartmana soktu beni sonunda. derin bi oh çekişin ardından "köpeklerden korkuyorsan bana hiç çıkmayalım istersen" evde iki tane köpeğim var da"
şimdi bu öneriye demem gereken şey "oldu o zaman, başka sefere bize gidelim. bu arada beni sokağın başına kadar geçirsene, salmaz beni köpekler" olmalıydı. erkeğim ya hmmmanaaa... öyle korktu falan dedirtmek istemiyorum kendime. zaten başıma ne geliyorsa yerli yersiz erkeklik gösterisi yapmaya çalışmamdan geliyor. neyse. dedim yok ya onlar kalabalık olunca birden de üzerimize gelince ben sana bir şey olacak sandımdı. halbuki ben saklandım arkasına ama işte, az çok tanıyorum. biliyorum ki yemese de bu dediğimi bozmayacak yalandan tiyatro sürecek bi süre daha.
bakın köpek dediğin canlının bi cismi, boyutu, ağırlığı olur. o evdekiler köpek falan değildi. birinin üzerine atladığında yani ön ayaklarını kaldırdığında maksimum omuzlarına atabilir bi köpek, getirip s...ni ağzına sokacak kadar büyük olmaz, olmamalı. hadi oldu evde beslenir mi la o! doyuramazsın onu, aç kalır da seni de yer öyle bi köpek. tabi kıza kütük sormak geldi akla köpekleri görünce. tahmin edin nereliymiş.*
iki dakika durabildim o azmanlarla aynı evde. bi kaçışım var evden, tam kurtuldum derken bir de sokaktakilerle karşılaşıp onlardan. hani usain bolt falan koşsa arkamdan yakalayamaz öyle bi koşma. bakın ben tüm hayatım boyunca öyle bi göt korkusuyla koşmamışımdır. üç gün et kesti bacaklarım yürüyemedim. gören arkadaşlarım "askerden yeni gelen hatunları sakatlar, bu kendi sakatlanmış. tercihlerine saygımız var ama söyle kardeş, bilelim." diye alaya alındım. hatunla da daha görüşmedik o günden sonra. bi iki naber nasılsın diyecek oldum da yok hacı, ben o köpeklerle aynı eve girmem bir daha.
günlerden bir gün seninki artık ayakkabılarını mı değiştirdi, hırs mı yaptı, gelmeden enerji içeceği mi içti nedir yorulmadı. yol boyunca da şen şakrak enerjisi yüksek sohbet muhabbet evinin olduğu sokağa kadar geldik. sokağa girince seninki bi duruldu, kafa indi öne falan ben anlıyorum ki muhafazakar bi sokakta muhafazakar aile apartmanı dediğimiz bi yere gidiyoruz. az ilerimizde sekiz on köpek var, bazısı uzanmış yatıyor, bazısı öyle salak salak etrafa bakınıyor. bizi görünce bunlar bi şamata, koşa koşa üstümüze gelmeye başladılar. ben tuttum hatunu geriye doğru çekip kaçalım tarzında, seninki de beni tuttu dur korkma diye. o önde ben arkasına saklanmış köpeklere hoşt kışt pist artık allah ne verdiyse saydırıyorum. o anın heyecanıyla kızı nasıl tuttuysam öyle kalakaldı. bana bakacak oluyor bakamıyor, dönecek dönemiyor. en son dayanamadı "prada! bi sakin ol!" öyle bi yükseldi ki sesi tüm sokak ve köpekler sus pus oldu bi an. köpekleri de o kadar zeki sanmazdım ama bu bağırınca hepsinin duruş değişti birden. tüm gözler üzerimde, sallanan kuyruklar durdu hafif hafif hırrrr sesleri yükseliyor. kafamı kaldırdım bi tüm sokak camlara doluşmuş beni izliyor gibi geldi o an. hani ters bi hareket yapsam köpeklerle beraber beni orada parça pinçik edecekler gibi camdakiler. seninki tuttu elimden usul usul tüm köpeklerin ve meraklı sokak sakinlerinin arasından geçirip apartmana soktu beni sonunda. derin bi oh çekişin ardından "köpeklerden korkuyorsan bana hiç çıkmayalım istersen" evde iki tane köpeğim var da"
şimdi bu öneriye demem gereken şey "oldu o zaman, başka sefere bize gidelim. bu arada beni sokağın başına kadar geçirsene, salmaz beni köpekler" olmalıydı. erkeğim ya hmmmanaaa... öyle korktu falan dedirtmek istemiyorum kendime. zaten başıma ne geliyorsa yerli yersiz erkeklik gösterisi yapmaya çalışmamdan geliyor. neyse. dedim yok ya onlar kalabalık olunca birden de üzerimize gelince ben sana bir şey olacak sandımdı. halbuki ben saklandım arkasına ama işte, az çok tanıyorum. biliyorum ki yemese de bu dediğimi bozmayacak yalandan tiyatro sürecek bi süre daha.
bakın köpek dediğin canlının bi cismi, boyutu, ağırlığı olur. o evdekiler köpek falan değildi. birinin üzerine atladığında yani ön ayaklarını kaldırdığında maksimum omuzlarına atabilir bi köpek, getirip s...ni ağzına sokacak kadar büyük olmaz, olmamalı. hadi oldu evde beslenir mi la o! doyuramazsın onu, aç kalır da seni de yer öyle bi köpek. tabi kıza kütük sormak geldi akla köpekleri görünce. tahmin edin nereliymiş.*
iki dakika durabildim o azmanlarla aynı evde. bi kaçışım var evden, tam kurtuldum derken bir de sokaktakilerle karşılaşıp onlardan. hani usain bolt falan koşsa arkamdan yakalayamaz öyle bi koşma. bakın ben tüm hayatım boyunca öyle bi göt korkusuyla koşmamışımdır. üç gün et kesti bacaklarım yürüyemedim. gören arkadaşlarım "askerden yeni gelen hatunları sakatlar, bu kendi sakatlanmış. tercihlerine saygımız var ama söyle kardeş, bilelim." diye alaya alındım. hatunla da daha görüşmedik o günden sonra. bi iki naber nasılsın diyecek oldum da yok hacı, ben o köpeklerle aynı eve girmem bir daha.
devamını gör...