sokak köpekleri itlaf edilsin kampanyası

aci ama gerçek, iş iyice kontrolden çıktı
günde 100'lerce kişi bu başıboş itlerin saldırısına uğrayıp hastanelerin acil servislerini doldurur oldu.
özellikle 5'li 10'lu teşkilat kurup sokak başlarını tutuyorlar, çoluk çocuk bunlar yüzünden sokağa çıkamıyor.
verilecek 10-15 günlük süre içinde hayvansever kardeşlerimiz bu hayvanlardan sahipleneceklerini sahiplensin veya bu iş guzellikle çözülsün.

yüzlerce kadının da başıboş erkekler tarafından hastanelik edildiğini düşünürsek, itlafa önce erkeklerden başlamak gerekir diye düşünüyorum. verilecek 10-15 günlük süre içerisinde kadınlarımız bunlardan sahipleneceklerini sahiplensin, bu iş bir şekilde çözülsün.

hayvana tecavüz eden insan, yemeğine çivi atan veya zehirlemeye çalışan insan, kendini sevdirmek için gelen hayvana tekme atan veya taş atan insan, yavrularını zehirleyen insan... yahu 36 yaşındayım istanbul da gezmedigim nokta kalmadı ama bu sürüler bana neden hiç saldırmadı acaba ? hayvanlara kötü davranırsan onlar da bir şekilde kendini korumak için vahşileşir. başlık sahibi sanırım şafi.

bu konunun çözülebilecek tek bir yolu yok maalesef.
şunu söylemedende geçemiceğim hayvanların size karşı yaptıkları saldırganlıktan çok şikayetçisiniz sesinizi çıkartabiliyorsunuz ancak o canlılar sesini çıkartamıyor kliniğe günde kaç tane tecavüze uğrayan, uzvu kesilen, sırf bakamadıkları için poşete sarılıp atılan ölüm döşeğinde hasta tedavi ediyoruz hiç bir fikriniz düşünceniz yok. itlaf edilcek tek hayvan vardır o da insandır.

öncelikle, "şöyle şöyle başka problemler de var, o yüzden bu probleme ses çıkarmayalım" diye mantık olmaz. ona şiddet, buna kötülük hepsi önemli sorunlardır, bu da önemli bir sorun. hiçbirinin çözümü için diğerini beklemek zorunda değiliz. zaten öyle yapsak hepsi birbirini kitler, hiç yol alamayız.

bu iş sokağa atılan köpek ve kısırlaştırmama inadı ile bu hale geldi. şimdi 10 milyonun üzerinde, bir kısmı çeteleşmiş ve insan hayatını tehdit eden köpekle karşı karşıyayız.

bunu kaldırabilecek sayıda hayvan barınağı yapma şansımız yok. onda biri için bile yok. izmir belediyesinin onyılın hayvan projesi diye sattığı barınaktan 20 tane daha yapmak lazım sadece izmir'e. romantizmi kenara bırakırsak öyle bir bütçe de alan da mümkün değil.

en azından ısıran ve saldıran köpekler derhal uyutulmalı. medeni ülkede sahipli köpek bile yapsa, uygulama bu yönde. sokak köpeği zaten yok. (anadolu'da da hep böyleydi bu arada. son 20 senede akla karayı karıştırdık)

yenidem hortlamış kampanyadır. özellikle x'de anonim hesapların başı çektiği bir grup itlaf talebi yayıyor.

şahsen sokak köpeklerinin itlafını istemem ama çocukların, yaşlıların da yem olmasını da aynı şekilde. bu nedenle devlet makamına büyük görev düşüyor.

bazı gerçekler acıdır. o yüzden okuyacaklar için peşinen söyleyeyim; bu girdi hiç hoşunuza gitmeyecek hatta sizi üzecek fikir ve ifadeler barındırır…

öncelikle şu konuda anlaşmamız ve bu gerçekliği kabul etmemiz gerekmektedir:

sokaklar, hayvanların yaşam alanı değildir!

sırf atıklarımıza ulaşabiliyorlar ve bir şekilde bu sebeple hayatlarını devam ettirebiliyorlar diye bu durumu normalleştirememeliyiz hanımlar beyler! bahsi geçen hayvanlar vahşi değildir. avlanma içgüdüleri yoktur. insan atıkları, insan müdahalesi olmasa doğada yaşamlarını sürdüremezler…

on milyonun üzerinde bir popülasyon söz konusu. iş çığırından çıkmış durumdadır. on milyon köpeği toplayıp barınaklara tıkamazsınız. birincisi böyle büyüklükte bir yer temin edemezsiniz ki bahsi geçen büyüklük türkiye’nin en az 8 ilinin yüz ölçümünden fazla etmektedir.

hadi ettiniz, böyle büyüklükte bir yerde hizmet edecek veteriner hekimi bulamazsınız.

evet, üzücü bir şey.
evet, onlar da can…
ama bu sorunun sebebi de yine biziz…
kontrolsüz beslemeler buna sebep…
sofralarımızda israf ettiğimiz yemekler buna sebep…

sevgisiz bir insan değilim. sevmek nedir bilirim. semtimde yaşayan tüm başıboş köpeklerle de aram iyidir.

ama üzülerek belirtmeliyim ki desteklediğim kampanyadır…

toplum sağlığını geçtim, artık toplum can güvenliğini de tehdit etmektedir…

her yıl onlarca insan, kadın, erkek, çocuk can vermeye başladı bu sebeple farkında değil misiniz?

evet, tekrar söylüyorum, çok üzülüyorum, kahroluyorum belki bununla yüzleşmekten ama yok, başka yolu yok. devlet, bir an önce mevcut yasayı değiştirerek itlaflara başlamalıdır…

nasıl ki cerrahlar, bütünü korumak için parçayı soğukkanlılıkla kesip atabiliyorlarsa, aynı titizlik ve soğukkanlılıkla devlet gerekeni yapmalıdır…

yapılacak iş basit. devlet önce bir periyod belirleyecek, o periyod sırasında sahiplenmek isteyene yardımcı olacak ve insanlar sahiplensin diye gerekirse teşvikte bulunacak…

sahiplenenleri izleyecek bir sistem geliştirecek, terk edilme problemlerinin önünce geçecek… insana da cezai yaptırımlar uygulayacak…

ama neticesinde yapılması gereken yapılacak…

söyleyeceklerim bu kadar…

bunu yazan kişiye şunu sormak istiyorum...verdiler eline tüfeği, bir köpeği vurabilir misin?
ben yapamam, bırak köpeği, sineği öldürürken vicdan yapıyorum.

kampanya dedi ya la. kampanya ne arar burada oğlum? kim kaale alsın sizi burada? vasıfsız mısınız komik misiniz siz la? jajsjsjs

tüm sokak köpekleri kurulacak barınaklarda ömürlerinin sonuna kadar hak ettikleri şartlarda yaşayabilir. sağlıklı beslenerek, sağlıklı bir ömür sürerek. 55 milyon dolar buna yeterdi.

onun yerine bu parayı bir turisti uzaya göndermek için harcadık.

#2840979

sağcıların anasını silkeleyip sineklere vicdan yapmak da değişik bir psikoloji.
(bkz: osuruktan teyyare)

rabbim der ki; hayvanlar benim sessiz kullarımdır, şimdi zulme susuyorlar ama hesap günü konuşacaklar.

ithal dertlerdir bugün köpek derler yarın insan olur o
insanların ölümüne en çok sebeb olan şeyler 1 hastalıklar 2ncisi de diğer insanlar

sorun madem insanların ölmesiyse, o zaman insanları öldürelim sorun ortadan kalkar??

sen köpeklerin yaşam alanları olan yeşilliklere, ovalara binaları kondur.
onların alanını işgal et, sonra "köpeklerin orada ne işi var"
çok basit örnek vereceğim:
izmir'de yaşayanlar bilir.
bornova evka-4 ve balçova'nın teleferiğe yakın kısımlarına son bir kaç yıldır domuz sürüleri iniyor.
inmekle kalmıyor, her akşam oradalar.
neden?
çünkü onlar yüzyıllardır zaten orasaydı.
şehir olarak öyle yerlere imarlar açıldı ki, mis gibi yemyeşil ormanlar traşlanarak siteler kuruldu.

şöyle düşünün (gerçekten düşünmek zor bir şey değil, deneyin bence) :
3-4 nesilden beri bir köyde yaşıyorsunuz.
dedeniz, babanız, siz derken hep aynı evde doğup büyümüşsünüz.
sonra bir gün birileri geliyor, evinizin yanına gökdelenleri dikiyor.
her yer onlarla dolu artık.
sonra size bir sabah "bu mahallede ne işin var be pis insan" diyorlar.
sizce orası kimin yaşam alanı?

neden biz insanoğlu hırsımızı hep hayvanlardan alıyoruz, kinimizi ve öfkemizi hayvanlar üzerinden kusuyoruz? hızımızı alamayınca ormanları yakıyoruz? ahirette dile gelecek her biri, sırf bu bile ahirete inanmama sebep.

biri çıkmış @lucky charm uzaya adam göndrmek 55 milyon dolarla tüm sokak itleri bir barınakta ömür boyu bakılabilirdi yazmış. diğeri çıkmış @kralarthurhazretleri onların yaşam alanlarını işgal ettik demiş.
55 milyon dolarla 14 milyon iti bir ömür bakabileceğini düşünen yazarın matematik bilgisi bir sorgulanmalı. it başına 4 dolar düşüyor. (devletin resmi sayısı 2.8 milyon başıboş it o zaman da 20 dolar düşüyor) dolayısıyla bu fikir çöp bir fikir.
gece üstü araştıramam arşivimi, 1953 yılından kalma bir fotoğraf var ankara bahçelievleri gösteren. yeni planlanmış. tek tük ev var. aaaa bir tane bile it yok dolaşan. hani biz onların yerini işgal etmiştik? şimdi? her adım başı bir sokak iti. kim işgal ediyor?
ankara çakırlar. buranın bitişiğinde yıllarca çalıştım. 2000 yılından sonra evler yapılmaya başlandı. daha önce ilaç olsun diye tek it yokken şimdi itler insan avında orada. kim işgal etmiş?
bu lafı söyleyenlere iki önerim oluyor:1) madem işgal ettik, sen öncü ol, itin olmadığı bir yere git, itleri 20 metre kareye bir it olacak şekilde evine al;
2)bir arkadaşınla çadır al dağ başına git, kamp kur. kamp kurduğun yeri iyi seç. civarda it olmasın ki yerini işgal etmiş olma. otur ateşini yak. etini pişir. ne kadar zamanda civara it doluşacak bir kaydet.
özet: insanlar itlerin yaşadığı yere gitmez. itler haysiyetsiz hayvanlar olduğu için (siz onu sadakat olarak nitelersiniz) beleş yiyeceğin olduğu yere gelir.
ha çözüm mü? basit. sokaklarda it beslemeyi katı kurallarla yasaklamak. katı kural : ağır para cezası ve ertelemesiz hapis cezası. itler de doğadaki diğer tüm hayvanlar gibi kendi yiyeceklerini kendileri bulmayı öğrenmeliler. öğrenemeyen elenir. bu yöntemle tek bir mermi atılmadan it nüfusu eko sistemin kendilerini taşıyacağı sayıya iner. aç kalınca saldırganlaşan itler mi? işte onlar itlaf edilebilir.

öldürmekten başka çözümler gelsin aklınıza. uygulaması belki daha zahmetli olur belki ama sırf g.tünüze zor geldi diye herhangi bir canlıyı öldürmek ilk seçeneğiniz olmamalı.