söz verip tutmayan insan

şahsım tarafından boğazlanmak istenen insandır. telafi etmek adına yeni sözler verip onları da tutmaz.

neyi tutmayan insandır?
söz verip rakip takımı tutmayan insan.
söz verip eşşeğinkini tutmayan insan.
söz verip balık tutmayan insan.

gözümden düşen insandir. o günden sonra vereceği sözlerin inandiriciligi yoktur.

karaktersiz.

şayet unutmuşsa, üzgün olduğunu belirtir ve telafi eder. aksi halde durum ciddidir. zira bu durum sadece; öz saygısı olmayan bireyler için sıradan bir eylemdir. hatta çirkefe yatıp söz vermediğini, sizin yanlış anlamış olabileceğinizi bile iddia edebilir/ler.

hayattan çıkarılması gereken insan yada insandırlar. yoksa sizin de,kendi öz benliğinize olan saygınızı ve kendinize olan güveninizi yitirebilirme ihtimaliniz söz konusudur ki bunun telafisi, öyle sıradan terapiler dahi olmayabilir.. çünkü sizi sürekli: yanlış mı anladım? acaba mı ki? yok öyle değildi galiba... gibi, garip ikilemlerde bıraktırarak, manipüle etmeye başlamış/lardır bile. dikkat derim baylar, bayanlar.
dikkat!..

siz, basit bir sözünde durmama itemi olarak algılarsınız, iyimser hatta daha da öteye geçip polyannaca yaklaşırsınız ancak bu durum, manipülasyon tekniklerinin ilk aşamasıdır. dikkat edin ve sınırı aşmayın, aştırmayın.

sözlerini yutan insandır. tutamayacağı sözler verdiğini anlamış ve yüzleşmiş olabilir. elinde olmayan sebepler olabilir...

affedip yolunuza gitmenizi tavsiye ederim.

bi daha ciddiye bile almayacağım insan tipi.

bölümden zamanında bir çocukla el sıkışarak sınav dönemi gelince birbirimize anlamadığımız dersleri öğreteceğimize dair anlaşmıştık.

gel git zaman sınav dönemi geldi ve ben o anlamadığım derse tek başıma hazırlandım. sözünü tutmadı kısacası. * onun anlamadığı dersteki sınava daha var ama bakalım. *

bölümden vazgeçti zaten de giderken bi mesaj çekerim artık 'sözünü tutmuyorsun yiğidim, hayırdır?' *

bir söz vermişsem sözümün arkasında durmam gerek. olmaz öyle. nadir söz veririm zaten...

o kişi hakkinda ki düşüncelerimiz ılıklaşır..

öyle olduğunu belli etmiştir..

sözünün eri değildir.

yvşktır. ya söz verme ya verdiysen tut. nefret ettiğim şeyler. bir de bunun verdiği sözü tutmadığı halde mahcup olmayıp yüzsüz yüzsüz yeni sözler verenleri var ki aman evlerden ırak.

hiçbir konuda söz vermemek adına yapmadığı hokkabazlığı bırakmayan insanlara duyumsadığım kadar saygıyı bile duyumsamakta oldukça zorluk çektiğim insandır. *

benim istediğiniz kılıfı söyleyebilirsiniz ama yapamıyorum ve bu bir tık arsızlık oldu bende yerli yersiz söz veriyorum örneğin arkadaşlar kahveye gitme planı yaparlar gelirim derim gelmem ama sebebi yok sadece o an canım gitmek istememiştir bir iş şu gün yapılsın denir hallederiz derim halletmem sebebi yok yapacağıma dair verdiğim sözlerin ve yapmadığım sözlerin haddi hesabi yok ama nedense olmuyor ya bi şekilde son dakika vazgeçiyorum olmuyor yani ne denirse artık buna ama yavşaklık değil buna eminim yavşaklığın konu ile alakası yok diye biliyorum çünkü
neyse bir bilgi olsun size kimsenin sizden bir beklentisi olmuyor ve kafanız rahat oluyor birde böyle düşünün

sor ki niye yapmadım diyerek bunu taçlandırıyorsa buna yüzsüzlük denilir.

söz vermek, sözlük anlamı olarak " bir işi yapacağını kesinlikle bildirmek" demek. o yüzden insan yapamayacağı bir şeye söz veriyorum deyip yapmazsa güvenilirliğini kaybeder. küçücük bir şeyde bile sözünü tutmuyorsa gözümde pire kadar değeri kalmaz
.

eğer konu ölüm kalım meselesiyse elbette verilen söz tutulmalıdır amma velakin bazı sözler de insanlara zorla verdiriliyor, bu yüzden erteleme veya unutulur diye de söz verilmiş olabilir; mesela insanlar benden yapamayacağım bir şey istediğinde söz verip erteleme gibi bir fırsatım oluyor ve sonra da kendime güvenip verdiğim söz tarihe karışıyor.

bazı şeyleri vermeye benzemeyen durumlarda cesaretsiz davranan şahıs*

diyince aklıma teyzemin eve dönerken dondurma alalım sana söz diyipte dönüşte hatırlamasını beklediğim, ama hatırlamadığı gün geliyor aklıma. ben de isteyemem tabi çekiniyorum öylece kalmıştı..

liar liar

insanları kategorize etmeye bayılıyorsunuz değil mi?

cuma akşamı görüşelim, illa görüşelim, ben seni çok özledim ile başlayan cümleleri peş peşe kurup perşembe geldiğindeki hatırlatmanıza "aa unuttum ben onu, çünkü sözüne de duygusuna da güvenilmez yavşağın tekiyim" diye cevap veremeyeceği için türlü bahaneyle karşılık verenlerle, söz veriyorum yapacağım, zor olacak ama yapacağım dediği bir şeyi, o şeyi de yaparsa geriye yapacak başka bir şey kalmayacağı, nokta konmuş olacağı için erteledikçe erteleyen insanları bir tutuyorsunuz mesela.

eylemleri sebeplerinden ve değişkenlerinden bağımsız değerlendiremezsiniz söz konusu insansa. sonuçlar, anlamlar çıkarmak, tüme varmak bu kadar kolay olacak olsaydı ohoo...