stratejik ikna

jay heinrichs’in retorik sanatını ele alarak okuyucularına insanları ikna ve manipüle etme konusunda bilgilendirmek için yazdığı kitaptır.

kitaba çok uzun bir süre önce başlamama rağmen gerek ağır dili, gerek yoğun bilgi popülasyonu ve latince kelime fazlalığı yüzünden kitabı anlayarak ve bilgileri özümseyerek gitmeyi zorlaştırdığından müteakip hala devam etmekteyim ama kitap hakkında biraz yazacak kadar da fikir sahibi oldum.

öncelikle kitap çok eski ve artık eğitim kurumlarında çok yer almayan bir öğretiyi ele alıyor, yani retorik. diğer bir şekilde söylemek gerekirse etkileyici ve ikna edici konuşma sanatı şeklinde yazılabilir.

kitabın içeriği okuyucuyu sıkmamak için tarihi olaylardan yahut filmlerden ve dizilerden örnek verilerek götürülmüş ama bu şekilde bence insanı daha da sıkmaktan başka bir şeye yaramamış, çünkü ayarı tutturulamamış ve bir tık okuyucuyu boğacak düzeye gelmiş bu durum ama yine de bazıları gerçekten eğlenceli ve vay be dedirtiyor.

kitaptaki tüm argümanları ve stratejileri hatırlayabilmenin imkanı yok hem çok fazla argüman var hem de bazıları gerçekten çok anlaşılır biçimde açıklanamamış, ona rağmen yine de bazı stratejileri ve bakış açılarını okurken günlük hayatta aklına harbiden ben böyle bir şey yaşadım dedirtebiliyor. ayrı yeten uygulanabilecek belli argümanlar da sunuyor. zaten kitapta da bu argümanların hepsini bilmenize gerek yok diye yazıyor. gerçi istesekte bilemeyiz çünkü okudukça anladım ki bu bir üniversite bölümü gibi bir şey çok fazla bilgi ve uygulama var bunun içinde, insanın bunu kavrayabilmesi için harbiden buna çok ağır kafa yorması ve zaman ayırması gerekmekte o yüzden kitaptan belli başlı bilgileri almak yeterli olacaktır.

aristoteles’in de retorik hakkında kafa yorduğunu ve bu sanata da önem verdiğini kitapta öğrendim. kendine göre tanımlamalar yapıp bu sanata büyük katkılar da sağlamış, ethos, logos ve pathos terim tanımlamaları ile. yazarın da bu filozofu sıkça dile getirmesi ona ne kadar hayran olduğunu ve etkilendiğini de gösteriyor, etlilenmeyecek gibi de değil hani. gerçekten bu sanatı oldukça ciddiye almış. antik yunanda retorik okulları olduğunu söyleyerekte döneminde ne kadar ciddiye alınan ve önemli bir ders alanı olduğu da belli oluyor. zamanın en ünlü senatörleri bu okullardan eğitim görmüş.

kitapı bitirince belirli eklemeler yapacağım şu ana kadar okuduğum en ağır ve değerli kitaplardan biri olduğunu belirtmeliyim ama.