1.
kesinlikle katıldığım terimler bütünüdür.
bazen yanıltır insanı, önyargıyla yanaşırsın gibi gelir, ama aslında sonradan haklı olduğun ortaya çıkar,
bebekler asla yanılmaz bu hususta, eğer birine gitmiyorlarsa, bu suret sahibi kendisini korkutuyorsa, uzaklaşmak gerekir o kişiden, en azından samimi değildir.
ibrahim hakkı'dan da eseri olan marifetname ile ilgili bir rivayet anlatılır.
marifetname isimli eserini hazırlarken ibrahim hakkı bir dostuyla bir yere seyahet etmeye karar verir. bir handa kalmaya karar verirler. kitapta insanların dış görünüşleriyle, mizaçları hakkında bilgiler vardır. bunu uzun zaman tetkik etmiştir. örneğin kişi kısa boylu tıknaz ve çilli ise kurnaz, güvenilmez ve kaba birisidir. girdikleri hanın sahibi fiziksel olarak bu profile uymaktadır, oysa ki kendilerini güleryüzle, kibarlıkla ve güven veren bir eda ile karşılamıştır,
ibrahim hakkının morali bozulur, misafirlerin daha sonra birkaç talepleri olur onları da ikiletmeden gerçekleştirir. iyice üzülmüştür ibrahim hakkı, tetkiklerinde yanıldığını düşünür,
ertesi sabah uyandıklarında handan ayrılırken ödeyecekleri tutar üzerinden anlaşmazlığa düşerler ve tıknaz, çilli, kısa boylu hancı gerçek yüzünü gösterir. arkadaşı tam hancı ile kavga edecekken ibrahim hakkı arkadaşına seslenir:
bırak ne kadar para istiyorsa ver, bu adam bana neredeyse senelerdir emek verdiğim kitabımı yaktıracaktı, der.
hasılı her ne kadar genellemek doğru olmasa da, o kenafir gözler, nemrut bakış, g..ten bacak duruş, yengeç yürüyüş, at ağızla yapılan yersiz espriler siret hakkında bilgi vermektedir.
bir de ay parçaları vardır, güzel güler, güzel bakar, güzel görür, onlarda gider yukarıda söylediğim o at ağızlının ağzının içine bakar o güzel gözlerle.
hikayenin sonunu böyle beklemiyordunuz biliyorum ama acı gerçekler bunlar.
bazen yanıltır insanı, önyargıyla yanaşırsın gibi gelir, ama aslında sonradan haklı olduğun ortaya çıkar,
bebekler asla yanılmaz bu hususta, eğer birine gitmiyorlarsa, bu suret sahibi kendisini korkutuyorsa, uzaklaşmak gerekir o kişiden, en azından samimi değildir.
ibrahim hakkı'dan da eseri olan marifetname ile ilgili bir rivayet anlatılır.
marifetname isimli eserini hazırlarken ibrahim hakkı bir dostuyla bir yere seyahet etmeye karar verir. bir handa kalmaya karar verirler. kitapta insanların dış görünüşleriyle, mizaçları hakkında bilgiler vardır. bunu uzun zaman tetkik etmiştir. örneğin kişi kısa boylu tıknaz ve çilli ise kurnaz, güvenilmez ve kaba birisidir. girdikleri hanın sahibi fiziksel olarak bu profile uymaktadır, oysa ki kendilerini güleryüzle, kibarlıkla ve güven veren bir eda ile karşılamıştır,
ibrahim hakkının morali bozulur, misafirlerin daha sonra birkaç talepleri olur onları da ikiletmeden gerçekleştirir. iyice üzülmüştür ibrahim hakkı, tetkiklerinde yanıldığını düşünür,
ertesi sabah uyandıklarında handan ayrılırken ödeyecekleri tutar üzerinden anlaşmazlığa düşerler ve tıknaz, çilli, kısa boylu hancı gerçek yüzünü gösterir. arkadaşı tam hancı ile kavga edecekken ibrahim hakkı arkadaşına seslenir:
bırak ne kadar para istiyorsa ver, bu adam bana neredeyse senelerdir emek verdiğim kitabımı yaktıracaktı, der.
hasılı her ne kadar genellemek doğru olmasa da, o kenafir gözler, nemrut bakış, g..ten bacak duruş, yengeç yürüyüş, at ağızla yapılan yersiz espriler siret hakkında bilgi vermektedir.
bir de ay parçaları vardır, güzel güler, güzel bakar, güzel görür, onlarda gider yukarıda söylediğim o at ağızlının ağzının içine bakar o güzel gözlerle.
hikayenin sonunu böyle beklemiyordunuz biliyorum ama acı gerçekler bunlar.
devamını gör...