the notebook

başrollerini ryan gosling ve rachel mcadams'in paylastigi film. büyük beklentiyle izlediğim ama benim için tırt çıkmış bir filmdir. ne ağlattı, duygulandirdi ne de izlerken keyif aldim.

böyle bir aşk yaşamayı kim istemez ki diye iç geçirten bir film. henüz izlemeyenler için spoiler olabilir bundan sonraki cümleyi okumayın.
--! spoiler !--

aynı anda aynı kaderi yaşamaları beni en çok duygulandıran sahneydi.

--! spoiler !--

normalde aşk filmlerinin tarzım olmamasına rağmen izlediğim ama içimde ilginç bir his bırakmış şık bir film. müzikleri de ayrı güzeldir dinlenmesi tavsiye edilir.

sırf ryan gosling gülüşü için bile izlenebilecek film.
adamın kadına baktığı her sahne birbirinden şahane.
adam hiç kızmıyor, gözleriyle belli ediyor hüznünü.
günümüzde bunlardan kalmış olabilir, bence umut vadeden bir film.

seven bir erkeğin vefasını tanımlanamak için bu film kullanılabilir.

rachel mcadams ise canlandırdığı karakterde, kendini özenerek seven adama, çok güzel aşık oluyor. sevgisini karşılıksız bırakmıyor.

filmdeki fonlar birbirinden güzel. özellikle kazların olduğu sahne.
film finali ile 2000'li yılların love storysi olmuş.

ryan gosling beyefendinin her hâlini beğendiğim için zevkle izlediğim ve konusunu gerçekten beğendiğim filmdir.


spoiler


noah, allie'den hoşlanıyor, allie ilk başlarda istemese de sonradan o da hoşlanmaya başlıyor ve ikili mükemmel bir aşk yaşıyor. allie noah'ın yaşadığı yere yazı geçirmek için geliyor; ailesi zamanla bu ilişkiyi öğreniyor ve ekonomik farklılıklar yüzünden onaylamıyor. işler kötüye gidiyor ve noah allie'den ayrılmak istiyor ama tabii çok büyük bir kavga ediyorlar. allie yazı geçirmek için geldiği yerden ayrılıyor ve noah ona sürekli mektup yazıyor ama bu mektuplar allie'ye asla ulaşmıyor çünkü annesi mektupları saklıyor.

o dönemlerde savaş var, allie hemşire olmuş ve yaralılara bakarken lon isimli bir adamla tanışıyor, bu adam zengin olduğu için allie'nin ailesinden tam puan alıyor, evlenme kararı falan alıyorlar. noah bunlar yaşanırken askerde oluyor, askerden döndükten sonra noah görüyor ki allie ile hayalini kurduğu evi birisi almış. kim almış? noah'ın babası. noah evi tamir ediyor, gazetelere çıkıyor; allie görüyor sonra yanına gidip konuşuyorlar falan. zamanla tekrar bir araya geliyorlar ve sonu nasıl bitiyor tahmin edin? mutlu tabii ki ama allie alzheimer olduğu için pek hatırlamıyor zaten not defterinde yazan hikâyede onun hikâyesi.

acıklı ve hoş bir hikâyeydi. birbirlerini seven insanların kavuştuğunu görünce çok duygulanıyorum. sanırım bu film bir kitaptan uyarlamaydı. bir ara almayı düşünmüştüm ama türkçe çevirisi yoktu o yüzden vazgeçmiştim. izlemek istiyorsanız gönül rahatlığıyla izleyebilirsiniz...