1.
john hillcoat yönetmenliğini üstlendiği, başrollerini viggo mortensen ve kodi smit-mcphee' nin paylaştığı 2009 yapımı film. the road, cormac mccarthy'nin pulitzer ödüllü aynı isimdeki romanından uyarlanmış, post apokaliptik bir dünyada geçen drama hikayesidir.
--spoiler--
günümüzden çok uzakta olmayan bir gelecekte, meydana gelen büyük depremler ile beraber iklim değişikliği oluşmuş. tüm bu felaketler devam ederken gökyüzü kalın gri bir bulut tabakası ile kaplanmış ve güneş artık görülmez hale gelmiş. bununla beraber dünyada ki tüm bitki ve hayvanların sonu gelmiş ve insanlar için ızdırap dolu bir yaşam mücadelesi başlamış. bu mücadele içerisinde, amansız hastalıklar, açlık, tıbbi ilaç ve hizmet yoksunluğu, susuzluk, insan avcılığı ve yamyamlık gibi korkunç senaryolara şahit oluyoruz. böylesine bir distopyanın içerisinde bulunan başrol karakterlerimiz olan baba ve oğlunun, iyi insanları bulmak umudu ile amerika'nın kuzeyinden güneyine, kıyı şeritleri boyunca olan yol maceralarına tanıklık ediyoruz.
--spoiler--
ımdb : www.imdb.com/title/tt0898367/
filmi izledikten sonra aklıma gelen ilk şey, 1972 yılında gerçekleşen uruguay hava kuvvetlerinin 571 sefer sayılı uçuşu olmuştur. özet geçecek olursam, ant dağlarına düşen ve uçakta sağ kurtulan bir takım insan, 2 ay boyunca kurtarılmayı beklemişlerdir. bu süre içerisinde uçakta ki tüm gıda maddelerini tüketen kazazedeler, yaşamaya devam etmek için ölen insanların cesetlerini yemişler ve hayat mücadelelerini devam ettirmişleridir. kaynak gerçek hayattan vermiş olduğum bu kesit ise filmde işlenen konunun gerçekliğini ve olasılığını apaçık ortaya sermektedir.
devamını gör...
2.
film aslında bir kesit olarak bize sunuluyor. olayların ortasında başlıyor ve sonu olmayacak şekilde de ilerliyor. gördüğüm en karamsar filmlerden biridir. izlerken o durgunluk beni benden almıştır.
evin birinde bodrum gibi bir yere iniyorlar. zombi gibi tipler hücum ediyor. ama sonra anlıyoruz ki adamlar depolanmış yiyecekmiş aslında. her gün bir uzvu koparılıyor ve canlı tutuluyorlar. etkileyici bir sahne idi.
evin birinde bodrum gibi bir yere iniyorlar. zombi gibi tipler hücum ediyor. ama sonra anlıyoruz ki adamlar depolanmış yiyecekmiş aslında. her gün bir uzvu koparılıyor ve canlı tutuluyorlar. etkileyici bir sahne idi.
devamını gör...