tüm romanların diziye dönüşmesi

bir bakıma iyi olan durumdur aslında. daha önce o romanla ilgili hiçbir fikri olmayan yurdum insanını romandan haberdar eder, belki birkaçını gidip romanı almaya okumaya teşvik eder.

çoğu romana, yazarına ihanet statüsündedir.

cennet mahallesi ile başladı bu furya. sonra önünü alamadık.

keşke yaşar kemal'in romanlarının da dizisi çekilse dedirtir.

açıkçası işime gelir. çok övülen ama türünden, konusundan filan beğenmediğim romanları böyle görmek işime gelirdi.

okumayı sevmeyen türk insanının ulaştığı zirvedir, okumaya sevk etmek şöyle dursun aksine okuyacağı varsa da okumaz insan. ayrıca bu diziler filmler okuduğunuz kafanızda canlandırdığınız hayal gücünüzü konuşturarak oluşturduğunuz o karakterleri yerle bir ederler.

insanlar, kitapları okumak yerine, dizileri izlemeyi tercih ediyorlar. bu da, okuma alışkanlığı kazanmasına engel oluyor. ve herkes için olmasada bazı insanların hayal güçlerinin körelmesinede neden olabilir. bazen de olmaz.

okuduğum herhangi bir kitabın filmine de dizisine de tahammül edemiyorum söyle ki eğer karakterler üzerinde tasvir yoksa uzun hayal ederken kısa sarışın düşünürken esmer çıkıyor hadi bunu geceyim 700 sayfa kitap 2 saate sığdırmaya çalışılıyor ozetle nereden baksan sacma (yazmaya üşendim siz anladınız beni )

yaratıcılıktan yoksunluğun ve hazırcılığın bir sonucu.

sevdiğim bir romanın dizisini izlemek, o romana ihanet etmek gibi geliyor bana. uzun yıllar öncesinde yazılmış klasik bir romanın günümüze uyarlanarak diziye dönüştürülmesi, romanın ruhundan kopmaya sebebiyet veriyor. mesela, cep telefonunun olmadığı zamanlarda yazılmış bir kült romanın günümüze uyarlanarak diziye dönüştürülmüş versiyonunda karakterlerin cep telefonuyla konuşması bile bana çok abes geliyor. belki de zihnimde romandaki sahnelerle dizideki sahneleri sürekli kıyaslamaya çalıştığım için bu durumu garipsiyorumdur. gerçi dizinin sadece bir uyarlama olduğu gerçeği ile yüzleşince, en nihayetinde hiçbir uyarlamanın, aslı gibi olamayacağından hareketle diziden çok fazla şey beklemenin saçma olduğunu düşünüyorum. ezcümle, diziyi zihnimizde okuduğumuz romanla kıyaslama hatasına düşmeden yani sadece romandan esinlenerek günümüze uyarlanmış bir çalışma olarak görebilirsek diziyi izlemekten keyif almak kolaylaşabilir diye düşünüyorum. yoksa her sahneyi kıyasla kıyasla, buna kafa mı dayanır?*

romanların kalitesini bozuyorlar

aaa. neden öyle diyorsunuz sayın romalılar. yappprak dökümü kötü mü olmuştu?
164 sayfalık novellanın her bir harfine, sözcük aralıkları dahil, bir bölüm çekmişti yapımcılar.
emeğe saygı olsun, yoksa ağzımın tadı bozuluverir ali rıza beyler.

ıyi ya bence. bazilari cok iyi olabiliyor cunku.