türk dizilerinin kızları manipüle ettiği gerçeği

sadece türk dizileri deyip spesifiğe indirgenip yanlış yapıldığını düşündüğüm başlık.

daha öncesinde sorulması gereken hala türk dizisi izleyen kaldı mı gerçeğidir zira yıllardır hep aynı senaryolar oynanmaktadır. ya doğuda gelin üzerinden aşiretler arası yaşanan çatışmalar ya da beyaz türklerin ihtiraslı yasak aşkları konu alınmaktadır. zengin erkek fakir kız teması da çokça işlenmiştir.

çıkarılması gereken sonuç: türk dizisi izleyen türk kızı ile evlenilmemelidir. survivorcı tayfayı da aynı kategoriye ekleyebilirim.

türk kızları gerçekten tuhaf. genelleme yapmak istemem ama büyük bir çoğunluğu zengin birine demir atıp hayatı kolay yoldan yaşamanın derdinde.

sadece tek bir cinsiyeti, bir yaş grubunu, şu şu kültüre sahip olan bireyleri değil ki geneli etkiliyor.

kokuşmuş kurgular havada uçuşuyor. çok biliyorsan sen yaz lan o zaman diyen beybilere de şunu diyebilirim verin yazalım.

madem çok etkiliyor insanları gördüğü şeyler o halde daha sağduyuyu arttıran diziler çoğalsa belki insanımız bi nebze rahatlar.
mesela kırmızı oda. tabi çok eleştiren de çıktı. ben de dizinin eksikliklerini görebiliyorum ama yiğidi öldür hakkını yeme. insanların bugünlerine nasıl geldiklerini geçmişlerini göstererek izleyici üzerinde küçük de olsa bir anlayışa sevk ediyor. bu değerli değil mi?
ilişki yumaklarını izleyip, asla yaşayamayacakları villaların içini seyredip kıskançlıktan mutsuzluktan öleceklerine bir parça anlayış ve sağduyu aşılayan yapımları insanlar izlese fena mı olur?

kısaca belki insanlar kendilerini kendi dilleriyle, kendi yaşanmışlığıyla anlatan yapımlar görse bunlara yönelebilir.

bir başkadır buna güzel bir örnek.

yıllar önce gta(grand theft auto) yeni çıkmışken sokakta milleti tarayacağız hırsızlık suç vahşet artacak diye endişe edenler vardı ne oldu onlar ?

kurguyla gerçeğin ayrımını yapamayanlar için bir pikachu bile tehlike teşkil eder.

hayır gerçek değil demek çok isterdim. fakat gerçekten gerçekler böyle. manipüle etmeyi geçtim bizzat dizide ki aşkı ya da başrol oyuncusu gibi erkekler arayanlar. ya da onlara aşık olan kadınlar gibi olmak isteyenlerin sayısı azımsanmayacak kadar fazla maalesef. artık bunun eğitimlisi cahili de pek kalmadı. dizilerde görmese etrafında magazinde görüp manipüle olan da çok. ne diyelim. o küçük bir ihtimal olan kızlarla karşılaştırsın bizi hayat

manipüle edilme hakkımız engellenemez.

sadece kızları mı? bir nesil evde okulda sokakta polat alemdar gibi dolaştı.

zengin yakışıklı genç holding patronlarına yanlama fikri aşılanıyordur.

özellikle range rover'a binen kadınlara karşı aşırı bir tav olma ve kıskanma olayı vardır.

türk dizilerinin akli olgunluğa erişememiş olan herkesi manipüle ettiği ve edebileceği gerçeğinin bir yansımasıdır. ona kalırsa diriliş izleyip gaza gelerek kılıç sallayan dedeleri de gördü; kurtlar vadisi etkisiyle ortalıkta memati gibi gezen erkekleri de gördü bu gözler, gözlerimiz.

dizilerle ilgili şöyle bir sıkıntı var. bir erkek dizilere özenirse ya mezara ya kodese girer , hiç olmadı hastaneye yolu düşer. kızlar da ciddi ciddi holding patronu bekliyor , bekliyor ve bekliyor. yani hayali satan adam , çok pis bir yerden yakalamış. göl hiç maya tutar mı sorusuna ya tutarsa diye cevap veren nasrettin hoca misali ya bana range rover çarpar da hastaneye giderken bana aşık olursa diye bekleyenler var memlekette. biz ne yapalım peki bizim bir umudumuz yok. sedat peker bile youtube'a düştü. (saygılar reis)

sadece kızları mı bizi de manipüle ediyor.

bir keresinde ağlayan yaşı ufak bir kız görmüştüm, önce dedim boşver olm sanane şehrin zaptiyesi sen misin? sonra yine baktım içim el vermedi gittim yanına abicim neyin var dedim.

sittir git sanane dedi, halbuki bizim dizilerde hiç böyle olmuyordu. o gün bugündür kimsenin işine karışmam sorarsa cevaplarım sormazsa bir ki üç tıp.

bence diziler kesinlikle ediyor ama müge anlı tarzı programlar daha çok ediyor.

çünkü orada kadın ve erkek profili ilişki örnekleri de izletiliyor. gerçekliği yüksek olduğu için hayatın gerçeği bu bunları beklemeliyim psikolojisi ile birşeyler yaşanıyor.

en iyisi tv izlememek

diziyle miziyle manipüle olacak kadar hafif ruhların derdi olmalıdır.

kadınlar halinden memnun bence .d

hiç birisi eyşan ya da simay olamaz bu da bir gerçek.

dizilerdeki kadın-erkek isimleri bile bir tuhaf zaten. hiç ayşe, fatma, hayriye göremiyoruz.

manipüle olmaya meyilli kişi a desen de olur. güzel giden bir ilişkisi vardır, arkadaşı ona "bak senin sevgilinin bu söylediği şüpheli, seni aldatıyor olabilir dikkat et, erkeklerden her şey beklenir" der. o da gider sevgilisinden ayrılır.
diziyle değil de daha çok kişiyle ve zihniyetle alakalı.